Olaylar Ve Görüşler

Güvenlik korucuları ve özlük hakları hakkında - Kazım ÖZATAK

08 Aralık 2021 Çarşamba

Köy korucularının yapmış olduğu görev, kamu kolluk güçlerinin bir alt dalı olan yardımcı kolluk türüne girmektedir. Yardımcı kolluk, genel kolluk ve kamu özel kolluğunun bulunmadığı zamanlarda kolluk görevini yerine getiren kişidir. Köy Kanunu’na göre köy korucularının görevi, köy sınırı içinde herkesin ırzını, canını, malını korumaktır. Köy muhtarlarının emri altında bulunan ve silah taşımaya yetkili koruculara karşı gelenler jandarmaya karşı gelmiş gibi ceza görürler (Köy Kanunu, m: 68-73). Bu da korucuların yardımcı kolluk olmasına rağmen köy içinde jandarmanın bulunmadığı zamanlarda genel kolluk vazifesini gördüklerini göstermektedir.

1924 yılında 442 sayılı Köy Kanunu ile uygulanmaya başlanan koruculuk sistemi, dönemin koşulları itibarıyla artan eşkıyaya karşı oluşturulmuş bir sistemdir. Köy koruculuğu sistemi o günün koşullarında, ülke genelinde kolluk güçleri yaygın ve yerleşik olmayan devlet için zorunluluk olarak ortaya çıkmıştır.

KÖY KORUCULUĞU

Köy koruculuğu sistemi, terör örgütü PKK’nin ortaya çıkması sonucu 1985 yılında “geçici köy koruculuğu” ismi ile yeniden örgütlendirilmiştir. Geçici köy koruculuğu sistemini mevcut köy koruculuğundan ayıran birçok yön vardır. Yeni sistemde geçici köy korucularına aylık, kısmi sağlık güvencesi, görev esnasında meydana gelen mağduriyetlerin giderilmesi ve belirli bir görev süresini yerine getirenlere görev sonrası aylık bağlanması gibi özlük hakları tanınmıştır. 

GEÇİCİ KÖY KORUCULUĞU

Geçici köy korucuları, köy korucularından farklı olarak idari bakımdan mülki idare amirine, mesleki olarak da jandarma komutanına bağlıdırlar. Sahip oldukları özlük hakları köy korucularından daha fazladır. 2016 yılında çıkarılan kanun hükmünde kararname ile geçici köy korucularının adı “güvenlik korucusu” olarak değiştirilmiştir. Ancak birçok sorun halen çözüm beklemektedir. 

Geçici köy korucularının özlük haklarının yetersizliği ve personel konularının kanunla düzenlenmemesi hukuk devleti ilkesi ile bağdaşmadığı gibi geçici köy korucularının (güvenlik korucuları) kendilerini kamu görevlisi olarak hissetmemelerine sebep olmaktadır. Bununla birlikte, statüleri net olmayan geçici köy korucuları, görevleri olan güvenlik hizmetinin gerektirdiği yeterli eğitimi almamaktadırlar. Bu nedenle yapmış oldukları görevin hassasiyetini tam olarak anlamayan geçici köy korucuları, disiplin sorunu yaşayabilmektedirler. Bu da sıklıkla sistemin kaldırılmasının gündeme gelmesine neden olmaktadır.

BAŞLICA SORUNLAR NELERDİR?

- Görev yerleri değişti en başta ve askeri alanlarda nöbet tutmaya başladılar. Bir şey olsa köylerini dahi koruyamıyorlar.

- Yaptıkları iş, yoğun mesai ve tehlikeli görevlerde bulunmalarına rağmen iyi bir maaş ve ek ödeme ya da görev parası, gıda yardımı ve ikramiye gibi ödeme desteği verilmiyor.

- Emeklilik ikramiyeleri ve emekli maaşları yaptıkları göreve binaen çok azdır.

- Son yıllarda gerek genç olanlar gerekse üniversite mezunu güvenlik korucuları çeşitli kamu kurum ve kuruluşlarda görev aldıkları halde normal memurlar gibi maaş ve haklara sahip değiller.

- EYT olarak bilinen emeklilikte yaşa takılanlara benzer bir durumun güvenlik korucularını etkilemesi. 

- Tayin haklarının olmaması.

Bunlar belli başlı hak ve talepleridir güvenlik korucularının. Güvenlik korucularının tüm öz hakları verilmelidir ve sistem derhal bugünkü koşullar, şartlar göz önünde bulundurularak rehabilite edilmelidir. Umarız güvenlik korucuları da hak ettikleri yasal düzenlemeyle verilecek tüm özlük haklarına bir an önce kavuşurlar.

KAZIM ÖZATAK



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları