Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Koronavirüsle Savaşın Stratejisi - Dr. Cihangir DUMANLI
Koronavirüse
karşı mücadele bir savaştır. Savaşta da inisiyatifi düşmana kaptırmamak ve elde
bulundurmak çok önemlidir. Ülkemizde salgın hastalıkla mücadele, “aç-kapa” olarak tanımlanabilecek bir yöntemle yapılmaktadır. İnisiyatif düşmana (virüse) kaptırılmıştır.
Önce o saldırıyor, biz önlem alıyoruz. Önlemler karşısında
saldırının şiddeti azalınca iktisadi ve siyasi kaygılarla önlemleri gevşetiyoruz. Bunu gören düşman yeniden saldırınca biz de önlemleri yeniden sıkılaştırıyoruz. Yani virüsün davranışına göre reaktif strateji izliyoruz.
Virüs bizden ileride gidiyor. Bu da kayıpları artırıyor. Bu stratejinin
başarılı olmadığı anlaşılmıştır. Aynı şeyleri yapıp farklı sonuçlar beklenmez.
PROAKTİF STRATEJİ
Savaşta komutan zamanlama bakımından üç tür karar verebilir: 1) Fırsat kararları. 2) Sorun kararları. 3) Kriz kararları.
Doğru ve etkili olanı, fırsat kararı vermektir. Buna göre komutan bir durum muhakemesi yapar. Tehdidin ileride alacağı boyutu, düşmanın imkân ve kabiliyetini değerlendirir. Tehdit henüz o boyuta ulaşmadan, komutan önlemini alır. Tehdit o boyuta geldiğinde komutan hazırlıklıdır. Tehdidin erişeceği boyutu doğru tahmin etmek, bilgi ve deneyim gerektirir. “Biraz daha bekleyelim, tehdit gelişsin, ona göre önlem alırız” denirse inisiyatif düşmana geçer. Tehdit artık sorun veya kriz haline gelir. Bu durumda riski daha yüksek olan sorun veya kriz kararları almak zorunda kalınır.
Bu teoriyi, salgın hastalığa karşı savaşa uygularsak doğru strateji şöyle olmalıdır: Öncelikle Bilim Kurulu, bilimsel öngörülerle, kısa ve orta vadede, vaka, ağır hasta, ölüm sayılarının ne olabileceği üzerinde çalışmalıdır. Karar vericiler o sayılar gerçekleşmiş gibi sıkı önlemleri önceden almalıdır. Savunma tedbirlerini (aşı) güçlendirmelidir. Virüs yeniden saldırdığında, zaten önlemler önceden alınmış, savunma pekiştirilmiş olacağından, daha az kayıp verilecektir. Kısacası, şimdi olduğu gibi reaktif değil, proaktif bir strateji izlenmelidir. Virüsten önde gidilmelidir. Vakaların ilerde alacağı tehdit boyutu öngörülemiyorsa en tehlikeli senaryoya göre önlem alınmalıdır.
Koronavirüsle mücadelede diğer bir husus, tehdidin boyutunun doğru tanımlanmasıdır. Diyalektik materyalizmde bir kural vardır: Nicelikteki değişim, nitelikte değişimi getirir. Vaka sayıları milyonları buldukça bu sadece bir sağlık sorunu olmaktan çıkar. Toplumsal, siyasal, iktisadi, psikolojik boyutları olan, birbiriyle ilgili çok boyutlu bir sorun haline gelir. Alınacak önlemler de buna uygun, çok boyutlu ve bütünleşik önlemler olmalıdır. Karar vericilere öneride bulunacak organlarda, bütüncül bir yaklaşımla işin tüm boyutlarını dikkate alacak uzmanlar görev almalıdır.
Salgınla
mücadelede bilimin gerekleriyle siyasetin ihtiyaçları bazen çelişmektedir.
Siyasetçiler kararlarında kısa vadeli siyasi çıkarlarını değil, bilimin
gereklerini ön plana
almalıdır. Bu suretle salgın önleneceğinden,
uzun vadede siyasi avantaj da sağlanır. En doğru yolu gösteren bilimdir.
DR. CİHANGİR DUMANLI
EMEKLİ TUĞGENERAL
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- Kalın Colani'nin yolcusu!
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- 35 milyon TL değerinde altın sikke ele geçirildi
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Erdoğan'a kendi sözleriyle yanıt verdi
- Türkiye'den Şam Büyükelçiliği'ne atama!
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- 21 kişinin daha hastanelik olduğu ortaya çıktı