Zeytinliklerin korunması - SUNA TÜRKOĞLU
Olaylar Ve Görüşler
Son Köşe Yazıları

Zeytinliklerin korunması - SUNA TÜRKOĞLU

22.07.2024 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Ülkemizin yeraltı servetlerini de yeryüzü zenginliklerini de en akılcı yöntemlerle koruyarak kullanmak zorundayız. Koruma, kullanma dengesinin sağlanması ise bu alanların objektif esaslara göre hazırlanmış yasal düzenlemelerinin bulunmasına ve yönetimlerin uygulamalarını, bu yasal çerçeve içerisinde sürdürmelerine bağlıdır.

Yeryüzü zenginliklerimiz arasında özel bir yere sahip olan zeytinliklerimiz için, 1939 yılında 3573 sayılı “Zeytinciliğin Islahı, Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanun” yürürlüğe girmiştir.

Kanun, aşılı zeytinlerin, bakım, tımar ve toplanma ve sıklarının kökletme ve yeniden fidan dikme suretiyle meydana getirilecek zeytinliklerin tesis ve yetiştirme, yabani zeytinliklerin açma ve aşılama işlerinin Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın (Tarım ve Orman Bakanlığı) direktifi altında yapılacağını; orman sınırları dışında bulunan ve devletin hüküm ve tasarrufunda olan yabani zeytinliklerin ve zeytin yetiştirmeye elverişli fundalık ve makiliklerin Tarım ve Orman Bakanlığı’nca tespit edilip, haritalandırılacağını; bu alanlarda zeytin ağaçlarını aşılayıp, yetiştireceklerin devlet eliyle nasıl destekleneceğini; devletin zeytinciliğin ıslahı, yeni zeytin dikim alanlarının tespiti ve teşviki ile verimin artırılması, hastalık ve zararlılarla mücadele, ürün elde etme masraflarını azaltma yükümlülüğünü ayrı ayrı düzenlemekte ve en önemlisi zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalara en az 3 kilometre mesafede zeytinyağı fabrikası hariç zeytinliklerin vegatatif ve generatif gelişmesine engel olacak tesis yapılamayacağını hüküm altına almaktadır.

TARIM ARAZİLERİNDE MADENCİLİK

Yeraltı zenginliğimiz olan madenlerimizin ise milli çıkarlara uygun olarak aranması, işletilmesi, üzerinde hak sahibi olunması gibi konular, 1985 yılında (6309 sayılı kanun yürürlükten kaldırılarak) yürürlüğe konulan 3213 sayılı Maden Kanunu ile düzenlenmiş bulunmaktadır. Bu kanun uyarınca madencilik faaliyeti yapılan alanların izne tabi alan olmaları halinde, ilgili olduğu kanun hükümlerine göre gerekli izinlerin alınması zorunlu bulunmaktadır.

Yasalar ile getirilmiş olan kurallar böyle iken 1.3.2022 tarihinde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nca “Maden Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” ile 2017 tarihli “Maden Yönetmeliği”nin “Tarım arazilerinde madencilik faaliyetleri” başlıklı 115. maddesine 4. fıkra eklenerek “ülkenin elektrik ihtiyacını karşılamak üzere yürütülen madencilik faaliyetlerinin tapuda zeytinlik olarak kayıtlı olan alanlara denk gelmesi ve faaliyetlerin başka alanlarda yürütülmesinin mümkün olmaması durumunda madencilik faaliyeti yürütecek kişiye bazı koşullarla zeytinlik sahada çalışma izni verilmesi” düzenlemesi getirilmiştir.

Anılan bu yönetmelik hükmünün anayasanın 45. maddesine ve 3573 sayılı zeytincilik ile ilgili kanuna aykırı olduğu iddiası ile açılan dava sonucunda Danıştay 8. Dairesi 2.5.2024 tarihli esas No:2022/1855, karar no: 2024/2514 sayılı kararıyla ve oybirliğiyle yönetmelik hükmünü iptal etmiştir.

BAKANLIĞIN YETKİSİ YOK

Danıştay 8. Dairesi, dava ile ilgili hukuki değerlendirmesinde,“Anayasanın 124. maddesi uyarınca Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın yönetmelik çıkarma yetkisinin bulunduğuna işaret etmekle birlikte; çıkarılacak yönetmeliğin bakanlığın görev alanı ile ilgili olması, kanunların uygulanmasını sağlama amacı gütmesi ve kanunlara aykırı olmaması gerektiği hususunu vurgulamakta; zeytinlik sahalarda yürütülecek madencilik faaliyetleri bakımından “Maden Kanunu”nda “ilgili kanun hükümleri” şeklinde yapılan atfın zeytincilik ile ilgili kanun (3573 sayılı) hükümleri olduğu “ayrı bir yasal düzenleme yapılmadığı sürece zeytinlik sahalarda madencilik faaliyetlerinin ancak anılan kanun hükümleri çerçevesinde yürütülebileceği sonucuna” ulaşmakta; “3573 sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanun” uyarınca koruma altında bulunan zeytinlik sahalardaki faaliyetlerin kanun ile düzenlenmesi gerektiği ve esasen davalı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın bu alanı kendi başına, yönetmelik ile düzenleme yetkisi bulunmadığını” saptamaktadır.

‘MADEN KANUNU’

Bu saptamalar sonucunda da “Maden Kanunu’nda madencilik faaliyetleri için ilgili kanun hükümlerine yapılan atıf ve 3573 sayılı kanun ile getirilen sınırlamalar ve yasaklamaların yönetmelik ile ortadan kaldırılması mümkün olmadığından” kanunlarda bir değişiklik olmadan yönetmelik hükmü ile madencilik faaliyetine bakanlığın izni ve madencinin taahhütnamesi ile olanak sağlayan düzenleme hukuka uygun bulunmamıştır.

Danıştay 8.Dairesi’nin bu kararı, hem anayasa ve kanun hükümlerini göz önünde bulundurarak normlar hiyerarşisini koruması hem de her düzeydeki idarenin yetki sınırlarını belirlemesi açısından çok önemli olduğu gibi; parlamentonun varlığını yeniden hatırlatarak, 1939 yılında koruma altına alınan zeytinlikleri yeniden parlamentoya emanet etmesi yönünden de çok önemlidir.

SUNA TÜRKOĞLU

EMEKLİ DANIŞTAY ÜYESI

Yazarın Son Yazıları

Çağdaşlık yolunda bir ömür - Hüseyin Karataş

Çağdaşlık eksikliğine ve dokunulmazlara dokunan sevgili hocam Prof. Dr. Türkan Saylan...

Devamını Oku
13.12.2025
Geleceğin savaş alanı, Türkiye ve Karadeniz - Doğu Silahçıoğlu

“Erken Cumhuriyet dönemi”nde (1923-1938) savunma sanayisindeki gelişmeler Türkiye’yi; başta uçak olmak üzere harp silah araç gereçlerinde dış satım yapan bir ülke konumuna getirmişti.

Devamını Oku
12.12.2025
Gençlik MESEM’den büyüktür - Kaan Eroğuz

AKP iktidarı tarafından 2016 yılında örgün ve zorunlu eğitim kapsamına alınan mesleki eğitim merkezleri (MESEM), çocuk işçiliğinin yaygınlaşmasında ve “kurumsallaşmasında” kritik bir rol oynuyor

Devamını Oku
12.12.2025
İnsan onuru ve demokrasi - Ayşe Atalay

TDK sözlüğünde “onur” kavramı insanın kendisine karşı duyduğu saygı olarak tanımlanıyor.

Devamını Oku
11.12.2025
Komisyonda emekçinin adı yok - Şükrü Karaman

Milyonlarca emekçinin yeni ücrete ilişkin alacağı kararı merakla beklediği Asgari Ücret Tespit Komisyonu çalışmalarına yarın başlayacak.

Devamını Oku
11.12.2025
Karadeniz’de neler oluyor? - Can Erenoğlu

Dünyanın en güvenli ve istikrarlı denizi Karadeniz dünyanın en tehlikeli deniz alanına mı dönüştürülüyor?

Devamını Oku
10.12.2025
Gelir adaletsizliği tırmanıyor! - Devrim Onur Erdağ

Türkiye'de emeğin değeri uzun zamandır siyaset meydanında sıkça dile getirilen bir konu.

Devamını Oku
10.12.2025
Yeni feodal çağ ve dijital baronluk - Doğan Sevimbike

Yanis Varoufakis’in No Kings Means No Barons başlıklı yazısı, çağımızın ekonomik ve siyasal düzenini “yeni bir feodalizm” olarak niteliyor.

Devamını Oku
09.12.2025
Erdoğan’ın 2005’teki hayalleri - Kadir Serkan Selçuk

Yıl 2005. Dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, o dönem henüz el konmamış olan Sabah gazetesinin 20. kuruluş yıldönümü için gazeteye bir yazı yazmıştı.

Devamını Oku
09.12.2025
Terörist başının ayağına gitmek... - Hatice Topçu

Ulus devletler; tarih bilinci, ortak coğrafya ve dil birliğine dayanır.

Devamını Oku
08.12.2025
‘Kırkyama’ siyaset… - Prof. Dr. Utku Yapıcı

Türk siyasetinde son yıllardaki en ilginç gelişme siyasi kimlikler düzleminde yaşanıyor.

Devamını Oku
08.12.2025
Çocuklarımız artık kimsesiz mi? - Özgür Hüseyin Akış

Cumhuriyetin kuruluş yıllarında söylenmiş bir cümle hâlâ kulaklarımızda çınlar:

Devamını Oku
07.12.2025
Çözüm mü, çözülme mi? - Ülgen Zeki Ok

Emperyalist güçlerin Ortadoğu’daki kirli emellerinin önündeki en büyük engel olan Atatürk’ü Türk halkının yüreğinden söküp atmak, yani öldürebilmek için bir gri propaganda yöntemi uyguluyor.

Devamını Oku
06.12.2025
Tek Çin ilkesi - Wei Xiaodong

Türkiye’de Çin’in Tayvan bölgesi yaygın olarak bilinse de bu bölgeye ilişkin tarihi ve siyasi bilgiler genellikle sınırlı kalmaktadır.

Devamını Oku
05.12.2025
Cumhuriyete sahip çıkma konuşması: Atatürk’ün ‘Bursa Nutku’ - Hamdi Yaver Aktan

Mustafa Kemal Paşa, 3 Şubat 1933 akşamı İzmir Kordon’daki köşkte akşam yemeği sırasında Bursa’daki olayı öğrenir.

Devamını Oku
03.12.2025
Demokraside seçilenler özgür olmalı - Hüseyin Mert

Demokrasi; çağdaş yaşamın, mutluluğun, ekonomik kalkınmanın ve her türlü gelişmenin önkoşulu, altyapısı ve temelidir.

Devamını Oku
03.12.2025
İktidarın eğitimdeki U dönüşleri - Nazım Mutlu

Siyasal yaşamının toplamı çeyrek yüzyılı bulan iktidar partisinin kısa tarihi, sayısız U dönüşleriyle doludur.

Devamını Oku
03.12.2025
Tekke ve zaviyelerin kapatılması - Doç. Dr. Hüner Tuncer

Tekkeler ve zaviyeler, İslamdaki tarikatların dinsel tören, toplantı ve eğitim yerleridir.

Devamını Oku
02.12.2025
Suyun akışını sürdürmek - Dr. Anıl Yıldırım Poyraz

“Su ateşe galiptir ancak bir kaba girerse ateş onu kaynatıp yok eder.” - Mevlana

Devamını Oku
02.12.2025
21.yüzyılda Türkiye’de sosyal demokrasi - Halil Sarıgöz

Sosyal demokrat partilerin tarihsel serüvenine baktığımızda, parti programlarının yalnızca birer teknik metin değil; toplumun yönünü, siyasal aklın niteliğini ve iktidar imgelemini belirleyen kurucu belgeler olduğunu görürüz.

Devamını Oku
01.12.2025
Gıda güvenliği sistemimiz alarm veriyor - Adnan Serpen

Gıda yaşam için olmazsa olmazdır ancak kirlenirse hastalığa, hatta ölüme bile neden olabilmektedir.

Devamını Oku
01.12.2025
Buğra Gökce, Silivri'den Cumhuriyet'e yazdı

Otuz altıncı pazar...

Devamını Oku
29.11.2025
İhanetin adı barış olamaz… - Erol Ertuğrul

Güzel yurdumuzda 23 yıldır uygulanan politikalarla, üniter devlet yapımıza ve Cumhuriyetimizin kuruluş anlayışına uymayan görüşler seslerini yükseltmeye başladı.

Devamını Oku
29.11.2025
İddianame hukukla bağlı mı? - Doğan Erkan

İmamoğlu iddianamesi başından beri hukuk dili yerine tercih edilen siyasal retoriğiyle, delil boşluğuyla, rivayet anlatımlarıyla tartışılıyor.

Devamını Oku
28.11.2025
İmralı ziyareti ve TBMM - Hüseyin Özkahraman

Türkiye’de “Kürt meselesi”, etnik kimlik tartışmalarını aşan; devlet-toplum ilişkilerini, siyasal katılım biçimlerini, demokratikleşme dinamiklerini ve meşruiyet tartışmalarını doğrudan etkileyen çok katmanlı bir olgudur.

Devamını Oku
28.11.2025
Kurucu felsefeye dönüş - Mehmet Tomanbay

Son açıklanan TÜİK verileri enflasyon, işsizlik ve derinleşen yoksulluğun gittikçe büyüyen sorunlar olduğunu göstermektedir.

Devamını Oku
27.11.2025
Seçimin sakatlanması - Cihangir Dumanlı

Anayasamızın 2. maddesine göre Türkiye Cumhuriyeti demokratik bir devlettir.

Devamını Oku
27.11.2025
Düzensiz dünya nereye gidiyor? - Nejat Eslen

Yeni bin yılın ilk yüzyılının ilk çeyreği yakında bitecek.

Devamını Oku
26.11.2025
İmralı vesilesiyle CHP dövmek - Esat Aydın

İmralı vesilesiyle CHP dövmek - Esat Aydın

Devamını Oku
26.11.2025
Eğitim sürecinde öğretme ve öğrenme - Cihat Karaali

Geçmişte eğitimciler yalnızca öğretmen değillerdi.

Devamını Oku
26.11.2025
Radbruch formülü ve Türkiye bağlamı - Başar Yaltı

Daha önce bu sütunlarda yayımlanan “Adaletsizliği Görmek” (Cumhuriyet, 07.11.2025) başlıklı yazımızda; adalete giden yolun adaletsizliği görmekten geçtiğini, bir hukuk düzeninde karar veren konumundaki tüm görevliler ile hukuk normlarını uygulayan tüm yetkililerin adaletsizliği görmek, önlemek ve adaleti yerine getirmekle görevli olduklarını, adaletsizliği görme yetisine sahip olmayanların yargıç ve savcı yapılmaması gerektiğini belirtmiştik.

Devamını Oku
25.11.2025
Türkiye Araf’ta - Gani Işık

Şimdilerde Türkiye’ye bir hal oldu; Cumhur İttifakı, İmralı ile hemhal oldu.

Devamını Oku
25.11.2025
Öğretmenim, canım benim! - Duran Güldemir

24 Kasım Öğretmenler Günü’nün anlamını ve önemini anlatmak için söylenecek çok söz var elbette ancak Ceyhun Atuf Kansu’nun “Dünyanın Bütün Çiçekleri” şiirinin bu dizeleri sanki bir başka söze gerek yoktur der gibi derin bir duygusallık içine sürüklemektedir bizi.

Devamını Oku
24.11.2025
Uçak kazasının düşündürdükleri... - Cumhur Utku

Geçen hafta Azerbaycan-Gürcistan sınırında düşen askeri uçağımızla ilgili bir tanımı düzeltelim

Devamını Oku
22.11.2025
Türkiye’de şap hastalığı neden hâlâ bitmiyor? - Gülay Ertürk

Türkiye’de hayvancılığın en büyük sorunlarından biri, aradan geçen yüzyıllara rağmen hâlâ kontrol altına alınamayan şap hastalığıdır.

Devamını Oku
21.11.2025
Bir döneğin anatomisi - Çiğdem Bayraktar Ör

Dün söylediğini bugün unutuyor; hayır, unutmuyor; “Dün söylediğini yutuyor”!

Devamını Oku
21.11.2025
‘Ot otlayanlar’dan bugüne - A. Celal Binzet

Günümüzün yakıcı sorunlarından birisi olan vergi, bozuk sistemin ana nedenlerinin başında geliyor.

Devamını Oku
21.11.2025
Dünya Çocuk Hakları Günü - Recep Nas

Çocuk Haklarına İlişkin Sözleşme, 20 Kasım 1989 günü Birleşmiş Milletler’ce kabul edilmiş, 2 Eylül 1990’da yürürlüğe girmiştir.

Devamını Oku
20.11.2025
CHP'nin iktidar kurultayı - Ziya Yergök

Türkiye’nin kurucu ve birinci partisi, iktidarın en güçlü adayı CHP, 28- 30 Kasım tarihlerinde 39. olağan kurultayını yapacak.

Devamını Oku
20.11.2025
Güvenlik kültürü üzerine - Gazi Zorer

Ülkemizin büyük kısmı aktif deprem kuşağında ve sıklıkla depremi yaşıyoruz ama esaslı bir deprem master planımız yok.

Devamını Oku
19.11.2025