Ey okuduğunu anlamaktan aciz!..
Özdemir İnce
Son Köşe Yazıları

Ey okuduğunu anlamaktan aciz!..

02.04.2023 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Basın âleminin mürteci kesiminde yazı ve konuşmalarıma tiryaki olan, düşüncelerimi kendi cenahlarında yayan çok sadık hayranlarım vardır! Ne var ki yazı ve konuşmalarımı anlayamadıkları için nafile bir tiryakilik ve hayranlık. AKP’yi ve radikal İslamcıların barbarca yağmacılıklarını eleştirdiğim için benim mutlaka CHP’li olmam gerektiğini düşünürler. Oysa ben kaç kez TELE1’deki programlarda TKP’yi ve bütün sol partileri işaret ederek “Bizim çocuklar!” demişim. Kendileri duygu ve düşünceyi birbirinden ayırmayı beceremedikleri için, CHP iktidara gelince benim de iktidara geleceğime inanmaktalar. Benim gibi yazarlar hiçbir zaman iktidarın kucağına ya da yamacına oturmazlar, yerleri her zaman muhalefet saflarıdır. CHP’li değilim ama oyumu Kemal Kılıçdaroğlu’na vereceğim!!!

İflah olmaz tiryakilerimden bir gazete Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nu sıkıştırmak için benim 25 Mart 2023 günü TELE1’in Hafta Sonu Programı’nda yaptığım konuşmayı kullanıyor:

“Sen hâlâ ‘Ben kefilim’ diye konuş Temel Bey! CHP’li Özdemir’den küstah ‘imam hatip’ sözleri. CHP’li Özdemir İnce, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun, ‘Ben CHP’ye kefilim’ sözlerini boşa çıkaran skandal sözler sarf etti. İmam hatip öğrencilerinin üniversitede okumaya haklarının olmadığını söyleyen İnce, imam hatip liselerinin kapatılması gerektiğini de savundu.

İmam hatip düşmanlığı yıllar geçse de bitmiyor. İslama alenen cephe alamayan laikçiler, imam hatipler üzerinden kinlerini kusmaya devam ediyor.

TELE1 ekranlarında Namık Koçak’ın sunduğu programa katılan Cumhuriyet gazetesi yazarı Özdemir İnce, TELE1 canlı yayınında skandal ifadeler kullandı. Programda imam hatip liseleri hedef alındı.

İnce, burada yaptığı açıklamalarda imam hatip liselerinin hedeflerinin camilere din adamı yetiştirmek olduğunu ifade etti.

Öte yandan mezunların üniversiteye gitme hakkı olmadığını söyleyen İnce, ‘İmam hatip mezunlarının gidecekleri yerler yüksek İslam enstitüsü ve ilahiyat fakülteleri’ dedi.

İmam hatipleri hedef alan İnce, sözlerine şöyle devam etti:

‘İmam hatip liseleri neden kuruldu, camilere din adamı yetiştirmek için. Bir tek amacı vardır imam hatip liselerinin, o da camilere din adamı yetiştirmek.’”

Mürteci kafaya göre eleştirel değerlendirme “skandal” ve “düşmanlık” oluyor. Deve iğne deliğinden geçerse bu inatçı cahillik de eleştirinin düşmanlık olmadığını anlar. Laikçiler İslamı açıkca eleştiremedikleri için imam hatipleri hedef alıyormuş. Aklı başında hiçbir laik ne Tanrı’yı ne de dinleri eleştirir. Çünkü Tanrı ve dinlerin insan türü var oldukça var olacağını bilir. Laikler, gerekiyorsa, din adamlarını, dinle ilgili kurum ve kuruluşları eleştirir. 

Türkiye Cumhuriyeti devletini laikleştirmeyi amaçlayan yasalardan biri olan ve medreseleri kapatan ve mevcut anayasanın 174. maddesinin koruması altında bulunan 3 Mart 1924 tarihli ve 430 sayılı Öğrenim Birliği Yasası’nın (Tevhid-i Tedrisat Kanunu) 4. maddesi şöyle der: “Milli Eğitim Bakanlığı, dini bilgiler konusunda yüksek uzmanlar yetiştirmek üzere üniversitede bir ilahiyat fakültesi kuracak ve [ayrıca] imamlık ve hatiplik gibi dini hizmetlerin yerine getirilmesiyle görevli memurların yetişmesi için de ayrı okullar açılacaktır.” Nitekim 1924 yılında 29 merkezde bu okul açıldı. Halen yürürlükte olan yasaya göre imam hatipler bir meslek okuludur. Daha sonra çıkarılan ve bu meslek okul mezunlarına sivil lise mezunlarının sahip olduğu hakları veren yasa, anayasanın laiklik ilkesine aykırıdır; laik ve demokratik Cumhuriyete kurulmuş alçakca bir tuzaktır.

Öğrenimin ve mesleklerin laikleşmesi için 430 sayılı yasanın özgün haline dönülmesi gerekir. Bugünkü uygulama anayasaya ve okulun kuruluş amacına aykırıdır. Yasanın özgün haline getirilmesi bu okulların tamamının kapatılması anlamına gelmez. Sayıları azaltılacak ve mesleğin ihtiyaçlarına göre öğrenci alınacak. İmamlık ve hatiplik dışında kalan bütün laik mesleklerin imamlaştırılması kabul edilemez. Bugünkü durumun devamı bilimsel aklın iğdiş edilmesi anlamına gelir.

Mürteci tayfasına tavsiyem: Güçleri yetiyorsa İMAM HATİP SALTANATI VE İMAMOKRASİ (Tekin Yayınları, 2016) kitabımla cenk etmeye buyursunlar!

Yazarın Son Yazıları

‘Entel-dantel Özdemir Bey’in itirazı

“Eşit anayasal vatandaşlık...

Devamını Oku
16.11.2025
Bir veda için adagio*

Değerli okurlar, bir terslik yüzünden 28 Mart 2025 günü yayımlanan bu yazıyı bir kez daha okumak zorunda bıraktığım için lütfen bağışlayın beni.

Devamını Oku
14.11.2025
Karakuşi siyaset

Kuzey Kıbrıs’ta cumhurbaşkanlığı seçimini ana muhalefetin adayı Tufan Erhürman’ın kazanmasının ardından, genel kanıya göre, MHP lideri Devlet Bahçeli önemli bir açıklama yaptı.

Devamını Oku
11.11.2025
İşin aslı

Kürtçülerin, Türkiye’nin demokrasi bağlamında atacağı ilk adımın “ilkokuldan üniversiteye Kürtçe anadilde öğrenim hakkının anayasada yer alması talebinin yerine getirilmesi” olduğunu biliyoruz.

Devamını Oku
09.11.2025
Bir kez daha emriniz olur!

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Devlet Bahçeli’nin “terörsüz Türkiye” süreciyle ilgili olarak düşüncelerini eleştiriyor.

Devamını Oku
07.11.2025
Kurtarıcının adı toryum (3)

CERN’in (European Center for Nuclear Research-Avrupa Parçacık Fiziği Araştırma Merkesi) evrenin oluşumuyla ilgili olarak yapmaya başladığı deney Türkiye’yi birden bilim dünyasının göbeğine getirdi.

Devamını Oku
02.11.2025
Kurtarıcının adı toryum (2)

Özdemir İnce: Uranyum bu kadar belalı bir madde, tehlikeli, radyasyon yayıyor.

Devamını Oku
31.10.2025
Dreyfus A la Turca

Hüseyin Gün 4 Temmuz 2025 günü tutuklandığına göre işlem çok daha önce başlamış olmalı. Demek ki Merdan Yanardağ’ın casusluğu (!) o günden çok daha önce belli olmuş olmalı. Öyle değil mi? Gecikme operasyon icabı mı aceba? Yoksa kerrat cetvelini (çarpım tablosunu) bilmeyen kasap hali mi?

Devamını Oku
28.10.2025
Kurtarıcının adı toryum (1)

21 Ekim 2025 Salı günü yayımlanan “Toryum dedikleri şey” başlıklı yazımla “toryum” adlı ender elementle tanıştınız.

Devamını Oku
26.10.2025
Bir kez daha toryum denen mucize

Gazetelerde, kitaplarımda yayımlanmamış yazı(lar) da var zulada.

Devamını Oku
24.10.2025
Toryum dedikleri şey

Ülkemizde edebiyattan en ince bilimlere kadar tuhaf bir alışkanlık vardır.

Devamını Oku
21.10.2025
Dilini eşek arısı soksun!

Eşek arısının nasıl soktuğunu çok iyi bilirim.

Devamını Oku
19.10.2025
UYANIN

Uyanın, uyanın artık, ey yitik insanlar!

Devamını Oku
17.10.2025
Yerçekimi

Yerçekimi denen şeyi ben bulmadığım için ortak mal Vikipedi’ye başvurarak tanımını bilginize sunuyorum.

Devamını Oku
14.10.2025
Sorumluluk

Biraz önce en küçük kardeşim Bülent telefon etti.

Devamını Oku
12.10.2025
Comandante Che Guevara

Deniz kıyısına oturup da denize girmediğim, içki içtiğim günler.

Devamını Oku
10.10.2025
Sisifos olarak

Okuyacağınız yazı 6 Eylül 2020 günü gazetemizde yayımlanmış.

Devamını Oku
07.10.2025
Gündelik hayat ve kuralları

Uzun süredir, gündelik hayatın türlüsüyle, sağlık işleriyle, bilgisayarımla, internetle, telefon santralcılarıyla, sekreterlerle başım hiç de hoş değil.

Devamını Oku
05.10.2025
Yürrü kerreste müdürü

Mersin’de, çocukluğumda, o zamanlar adı Bozkurt olan caddenin üzerindeki Büyük Çıkmaz Sokak’ta (artık çıkmaz değil) otururduk.

Devamını Oku
03.10.2025
Düşman bile yapmaz

Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, doğal zenginlikleri ve tarihi mirasıyla dünya çapında ilgi gören Muğla’nın, rant uğruna tehdit altında olduğunu söyledi.

Devamını Oku
30.09.2025
Müslüman birey yoktur*

Defterlerimden birine yazdığım ancak kaynağını yazmayı ihmal ettiğim alıntı şöyle...

Devamını Oku
28.09.2025
Zırva tevil götürmez (2)

Zırvalıkla ilgili ilk yazıyı 29 Ağustos 2025 günlü Cumhuriyet gazetemizde yayımlamıştım.

Devamını Oku
26.09.2025
RTE ne yapmak istiyor?

Basından bir haber: “Kabine toplantısı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Beştepe’deki sarayında toplandı. Saat 14.30 sıralarında başlayan ve iki saat süren toplantıda, PKK’nin sembolik silah bırakma töreni ve Meclis’te komisyon kurulması çalışmalarıyla devam eden süreç, orman yangınları ve Gazze gibi başlıklar görüşüldü. Toplantının ardından konuşan Erdoğan, CHP’ye seslenerek ‘Siyasette pek çok şeyin kazası olur ama süreci yokuşa sürmenin affı olmaz. Süreç, özellikle ana muhalefet partisi için geçmiş günahlarına kefaret olabilecek bulunmaz bir fırsattır’ dedi.”

Devamını Oku
23.09.2025
Emekliler ve iktidar

Televizyonların emeklilerin hal-i pür melalini tanımlayıp aktarmak için seçtikleri insanların neredeyse tamamı garip bir ruh durumu içinde.

Devamını Oku
21.09.2025
Mahşer günleri

Bu yazıyı yazmaya değerli ve genç yoldaşım Zülâl Kalkandelen’in 3 Eylül 2025 günlü Cumhuriyet’te yayımlanan “Ortadoğu kazanı fokurduyor” başlıklı yazınında yer alan Cengiz Çandar’la yapılan söyleşiden aktardığı şu bölümü okuyunca karar verdim...

Devamını Oku
19.09.2025
Din ve tarafsızlık

Hemen yazalım sonra neyin ne olduğunu açıklayalım: Teokratik yönetimde devlet başkanı genellikle bir dini liderdir.

Devamını Oku
14.09.2025
Rezillik, utanmazlık, alçaklık

31 Ağustos 2025 günlü Cumhuriyet’in birinci sayfasındaki “Zafer coşkusu” manşetin altında yer alan utanç verici haber şöyle...

Devamını Oku
12.09.2025
İmdaat soyguncu vaaarrr!

Google’a “Türkiye’de bilgisayar tamircileri odası var mı?”, “Bilgisayarcılar sendikası var mı?” diye soracaktım.

Devamını Oku
09.09.2025
Tohumu olmayan hiçbir şey olamaz (2)

Türkiye bu kıyametten kurtulabilir mi?

Devamını Oku
07.09.2025
Tohumu olmayan hiçbir şey olamaz (1)

Gazetede yayımlanmayan epeyce eski bir yazıyı, affınıza sığınarak huzurunuza getiriyorum.

Devamını Oku
05.09.2025
Kime kızmalı

R.T. Erdoğan’dan sonra Türkiye’nin ikinci sorunu sanki (kimilerine göre iktidarın gözdelerinden biri olan) holding sahibi Mehmet Cengiz. “Gözü doymazcasına bir şeyler istiyor ve iktidar ne isterse veriyor” diyorlar.

Devamını Oku
02.09.2025
Önsöz olarak son söz

15 ve 17 Ağustos 2025 günlerinde üstat Sadri Maksudi Arsal’ın Teokratik Devlet ve Laik Devlet adlı kitabından aynen aktararak “Eski Türklerde din (1, 2)” başlığıyla yayımlamıştım.

Devamını Oku
31.08.2025
Zırva tevil götürmez!

Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nda konuşan İnsan Hak ve Hürriyetleri ve İnsani Yardım Vakfı (İHH) temsilcisi Barış Oktay’ın yaptığı konuşmada yer alan talimatlar şöyle...

Devamını Oku
29.08.2025
Aydın ve transfer aklı

Aydın kenti bizim aile için çok özeldir.

Devamını Oku
26.08.2025
Hilafet işleri başkanlığı

Yapıp ettiklerine, konuşmalarına baktıkça “Diyanet İşleri” değil de “Hilafet İşleri” başkanı dememiz gereken zat ki namı Prof. Dr. Ali Erbaş’tır, şöyle buyuruyor fetvasında...

Devamını Oku
24.08.2025
Ekümenik mi, değil mi?

Bir zamanlar, ilkokulda, anaç öğretmenlerimiz yaramaz çocukları tanımlamak için “müziç mahluk” derlerdi.

Devamını Oku
22.08.2025
Kadınların kılık ve kıyafetlerine dair

Muhterem Diyanet İşleri başkanı, 1 Ağustos 2025 günü yayımlanan ve “Haya: Allah’ın Emri, Fıtratın Gereği” başlıklı hutbesine aşağıda okuyacağınız iki paragrafla başlamaktadır:

Devamını Oku
19.08.2025
Eski Türklerde din (2)

“Bu gözlemler yedinci yüzyıla aittir...

Devamını Oku
17.08.2025
Eski Türklerde din

Değerli okur, 22 Temmuz 2025 günkü yazımda Sadri Maksudi Arsal’ı Cumhuriyet devrimcisi entelektüel yazar kimliğiyle tanıtmıştım.

Devamını Oku
15.08.2025
Şovenizm nedir?

Okuyacağınız yazının anlamsal yerine oturması için üç tanım yapmamız gerekiyor:

Devamını Oku
12.08.2025