Lozan, Türkiye’nin bağımsızlığı
Öztin Akgüç
Son Köşe Yazıları

Lozan, Türkiye’nin bağımsızlığı

24.07.2019 07:30
Güncellenme:
Takip Et:

Lozan Antlaşması, Türkiye’nin ulus­lararası arenada bağımsız bir devlet olarak tanınma belgesidir. Yaşamları boyunca ülkeye olumlu bir katkıda bulun­mamış kişilerin Lozan Antlaşması hakkın­da yanlı eleştirilerini önemsemek yerine, Türkiye’nin günümüzdeki durumunu, Lozan Antlaşması çevresinde değerlen­dirmek gerekir. Türkiye, amaçlandığı gibi günümüzde tam bağımsız mıdır? Karşılıklı bağımlılık aldatmacasını bir yana bıraka­rak tam bağımsızlığımızı kısıtlayan etken­leri irdelemek gerekir.
Kapsamlı tartışmaları bir kenara bırakıp, ABD ile ikili ilişkilerin, AB’ye aday üye ol­manın, gümrük birliğinin, NATO üyeliğinin Türkiye’ye sağladığı yararları, getirdiği kısıtlamaları, siyasal etkileri nesnel olarak değerlendirilmeli; Türkiye yeni bir yol hari­tası çizmelidir.
Türkiye’nin bağımsız devlet belgesi Lozan Antlaşması’nı onaylamayan, Sevr ile dönemin ABD Başkanı W. Wilson’a büyük Ermenistan, büyük Kürdistan sınırlarını çizme yetkisi tanınan ABD, hiçbir zaman Türkiye’nin gerçek dostu, müttefiki olmamış, kendi çıkarlarını gözet­miştir. Marshall Planı da, büyük ölçüde ABD’nin askeri gücüne lojistik destek için Avrupa’ya getirmiş olduğu, kullanım sü­releri dolmaya yakın malzeme teçhizatın, geri taşımak daha maliyetli olduğundan, yardım diye dağıtılmasıdır.
ABD, Ortadoğu üzerindeki emellerini yansıtan Büyük Ortadoğu, ardından da Kuzey Afrika ülkelerini de içerecek şekil­de genişletilen GOP’tan vazgeçmiş değil­dir. Amaç Kuzey Afrika Atlantik kıyısından Hazar’a kadar olan bölgeyi siyasal ve ekonomik açıdan ABD’nin arka bahçesi haline getirmektir. Türkiye ve İran bu planı bozabilecek güç olarak görülmekte, İran açıkça düşman olarak ilan edilmekte; Tür­kiye stratejik dost söylemi ile uyutulmaya çalışılmakta, zaman zaman da yaptırım tehdidi ile aba altından sopa gösterilmek­tedir.
İlk Körfez hareketinden sonra 36’ncı paralel kısıtlamasıyla Kuzey Irak’ta büyük Kürt devletinin nüvesini oluşturma; ülke­de etnik ayrıştırma, PKK ve uzantılarına her tür lojistik destek, hatta FETÖ olayı ABD’nin ülkemiz üzerindeki niyeti hakkın­da ne yazık ki yeterli uyarıcı olmamıştır. Ülkede hâlâ ABD desteği ile iktidarda ka­labileceğini uman politikacılar, kişisel çı­karlarını ülke çıkarı gibi gösterip, ABD’ye ödün vererek ilişkileri sürdürme peşinde olan iş insanları, STK’ler var.
AB, o zamanki ismi ile Avrupa Eko­nomik Topluluğu ile ilişkiler, Türkiye’nin başvurusuyla 1959 Temmuzu’nda başla­mış; 12 Eylül 1963 Ankara Anlaşması ile tam üyeliğe ulaşabilmek için üç aşamalı otuz yılı aşkın bir dönem öngörülmüş; ülkemiz, tam üyelik beklentisiyle 1996 yılında gümrük birliğine girmiş; 2001 yılın­da tam üyelik başvurusu yapılmış; 2005 yılında da tam üyeliğe giriş şenliklerine karşın; altmış yıl boyunca ilişkilerde ileriye değil, geriye gidilmiş; üyelik müzakereleri birkaç göstermelik dosya açılması dı­şında sonuçlanmamıştır. Türkiye AET’ye başvurduğunda altı üyeli topluluk, günü­müzde yirmi sekiz ülkeye ulaşmış ancak Türkiye’ye bir türlü sıra gelmemiştir. Türkiye’nin, istiskale uğrayarak, yaptırım küstahlıklarına katlanarak, fiilen kapalı kapı ardında sıra beklemesinin akılcı bir yönü yoktur.
Dokuz yüz elli yıllarının ortalarında dün­ya iki kutupluyken, SSCB tehdidi varken, ülkenin NATO üyeliği yerinde görülebilirdi. Günümüzde Rusya ile ilişkiler normalleş­tiğine göre, NATO şemsiyesinin Türkiye’yi kimin saldırısına karşı koruyacağı sor­gulanmalıdır. NATO Antlaşması’nın 4. ve 5’inci maddeleri üyeliğin devamı için yeterli gerekçe olamaz. NATO Antlaşması olmasa da Batı kendi yararını görüyor­sa, olası bir saldırıya karşı Türkiye’nin yanında yer alır; yarar görmüyorsa 5’inci maddeyi dilediği gibi yorumlayarak kaçış yollarını arar.
Zaman zaman Shanghay İşbirliği Örgütü (SCO) bazı çevrelerce Batı’nın alternatifi olarak ileri sürülmektedir. Çin Cumhuriyeti, Rusya, Kazakistan, Kır­gızistan ve Tacikistan, NATO ve AB’ye alternatif olarak 1996 yılında Shanghay Beşlisi’ni oluşturdu; 2001 yılında da Özbekistan’ın katılımıyla birlik, SCO adını aldı. Türkiye’nin SCO’ya uyum sağlaması olanaksız olduğu gibi, bir cephede yer almak karşı cepheye karşı da tavır almayı gerektirir. Türkiye’nin zaman zaman taraf­lar arasında zikzak çizmesinin de yararlı bir yönü yoktur. Türkiye tüm ülkelere ve örgütlere karşı mesafeli, bağımsız, taraf­sız davranmalıdır.
Arap ülkelerinden Türkiye’ye gelebi­lecek dostluk desteği söz konusu dahi olamaz.
Türkiye ikili ilişkilerine, üyeliklerine kar­şın fiilen yalnız bir ülkedir. Yalnız bir ülke olarak ekonomik ve siyasal bağımsızlığını gözetecek politikalar izlemek zorundadır.
 

Yazarın Son Yazıları

İlkesizlik tutarsızlık

İlke, bir alanda olayı tanımlayan temel kural, önerme, prensiptir.

Devamını Oku
24.12.2025
Yargı terörü

Terör, bir iktidarı, bir gücü zorla kabul ettirmek amacıyla sistemli şekilde şiddet kullanma, yıldırma, korkutma, tedhiştir.

Devamını Oku
17.12.2025
Sorun üretimsizlik, verimsizlik, kötü yönetim

Enflasyon, en yalın tanımıyla arztalep dengesizliği nedeniyle fiyatların yükselme sürecidir.

Devamını Oku
10.12.2025
Son kale CHP yıkılmamalıdır!

Kuvayı Milliye, Milli Mücadele, bağımsızlık savaşımıyla eşanlı din motifli dış destekli karşı hareket başlamıştır.

Devamını Oku
03.12.2025
Sosyal demokrasi

Sosyal demorasi, halkın katılımıyla sosyal refahı, gönenci ençoklama; halkın egemenliği, özgürleşmesi amaçlı siyasal düzendir.

Devamını Oku
26.11.2025
Örtülü kolonyalizm

Kolonyalizm, sömürgecilik bir devletin kendi sınırları dışındaki ülkeler üzerinde hegemonya, egemenlik kurarak ideolojik, kültürel, siyasal, ekonomik baskılarla siyasal, ekonomik çıkar sağlamasıdır.

Devamını Oku
19.11.2025
Cari denge net hata noksan

Ödemeler dengesinde “net hata noksan” kalemi...

Devamını Oku
12.11.2025
Birileri bizi kandırıyor

Başlık Halkın Haberi renkli sunucusu Ekrem Açıkel’den esinleme; ama fikir Montaigne “Halk doğru olan çok şeyi bilmemeli; yanlış olan çok şeye inanmalıdır”.

Devamını Oku
05.11.2025
Korku kültürü

Korku kültürü, bireyin; özgüvenini yitirmesine, söyleneni yapmasına, özgürce seçimini önlemeye, özsaygısından yoksunlaştırmaya, değersizleştirilmesine yöneliktir.

Devamını Oku
29.10.2025
Meşruiyet

Trump’ın büyükelçi Barrack’a “Erdoğan’a meşruiyet verelim” talimatı, meşruiyet tartışmasına yol açtı.

Devamını Oku
22.10.2025
Bilgilendirme

Bilgilendirmede amaç, kamuoyunu aydınlatma, bilgi eksikliğini, oluşan veya oluşturulmak istenen bilgi kirliliğini gidermektir.

Devamını Oku
15.10.2025
İttifak

İttifak, tek taraflı irade beyanı ile gerçekleşmez.

Devamını Oku
08.10.2025
Planlı kalkınma

Planlı kalkınma

Devamını Oku
01.10.2025
CHP ve koalisyon

Önerilerde bulunurken geçmişte yaşanan olaylardan, deneyimlerden ders alarak gelecekte olabilecek kötü gelişmelerden kaçınmak, uyarıda bulunmak gerekir.

Devamını Oku
24.09.2025
Sosyal dayanışma-sorumluluk

Planlanan, vaat edilen büyük işlerden, söylemlerdense yapılan ufak işler daha yararlıdır.

Devamını Oku
17.09.2025
Sorun-süreç-çözüm

Çözüm için soruna doğru tanı koymak, amacı belirlemek, süreci amaç doğrultusunda ilerletmek gerekir.

Devamını Oku
10.09.2025
Gelir artışı ve dağılım

Ekonomi politikasının ana amaçlarından biri de gelirin yeniden dağılımı, dağılımın eşitlikçi yöne evrilmesidir.

Devamını Oku
03.09.2025
İyinin dışlanması

Barışçıl, eşitlikçi, gönenç düzeyi yüksek, doğası, çevresi korunmuş bir kürede yaşamak olanaklı ve hedeflenmiş iken savaşların sürdüğü, yoksulluğun, açlığın yaygınlaştığı, haksızlığın arttığı çevrenin, doğanın sürekli kirletildiği, ortalama yaşam kalitesinin düştüğü bir kürede yaşıyoruz.

Devamını Oku
27.08.2025
Sıradanlığın başatlığı

Barışçıl, güvenli, insan kaynağı gelişmiş, eşitlikçi, çevre ve doğal kaynakları korunmuş bir dünya hedeflenirken iklim krizine girmiş, çevresi, doğası giderek kirlenen, açlığın, yoksulluğun yaygın olduğu, eşitsizliğin, şiddetin arttığı, kuralsız, düzensiz, güvenli olmayan bir dünyada yaşıyoruz.

Devamını Oku
20.08.2025
Kalkınma hedeflerimizin neresindeyiz?

Birleşmiş Milletler’e üye ülkeler, 2000 yılında yeni girilen döneme ilişkin sürdürülebilir kalkınma hedeflerini kabul ettiler.

Devamını Oku
13.08.2025
CHP’li olabilmek

CHP’li olabilmek, CHP etiketi taşımayı değil, etik değerlere, niteliklere sahip olmayı gerektirir.

Devamını Oku
06.08.2025
Ödün vermeye hazırlar

Ülkede barış, terörsüz Türkiye mottosu ile de bezenmiş bir BOP (GOP) kurgusu sahneleniyor.

Devamını Oku
30.07.2025
Komprador grup

Kolonyalizm, sömürgecilik döneminde kolonilerde başat sömürgeci güçlerle işbirliği yapan...

Devamını Oku
23.07.2025
Cumhur İttifakı’nın jokeri Kılıçdaroğlu

2018 cumhurbaşkanlığı seçiminde, yine parti örgütünün onayı olmadan, Muharrem İnce, Kılıçdaroğlu tarafından biraz da gayri ciddi şekilde kürsüye çağrılarak resen aday ilan edilmiş; İnce seçimde genel merkez tarafından desteklenmediği yakınmasıyla partiden ayrılmıştır.

Devamını Oku
16.07.2025
Başarısızlık kanıtı cari işlemler açığı

Ekonomi politikasının başarısı tartışmalarında başarısızlık kanıtı cari işlem açığı.

Devamını Oku
09.07.2025
Türkiye zaten ilk sıradaydı

ABD’nin BOP (GOP) kapsamında Irak ve Suriye’yi hallettikten sonra güncel olarak İran, ardından da sıranın Türkiye’ye geleceği yorumları yapılıyor.

Devamını Oku
02.07.2025
Kalkınma engelleri

Ekonomik kalkınma, büyüme konusuna odaklanıldığında ağırlıklı olarak yatırım, sermaye birikimi, finansman, teknoloji gündeme getirilir.

Devamını Oku
25.06.2025
Faiz ve tasarruf

Klasik iktisat öğretisinde faiz etkili araçtır...

Devamını Oku
18.06.2025
Ekonomik büyüme!

Bir ekonominin kalkınma aşamasına geçmeden önce gayri safi yurtiçi ve milli hasılasının (GDP-GNP) artması gerekir.

Devamını Oku
11.06.2025
Genel eğilim halkoylaması

PKK’nin karalama, itham, yol gösterme, övünme ile dolu bildirgesi veya memorandumu; devletin egemen karakteri, bağımsız üniter, ulusal yapısı, Türkiye devletini uluslararası olarak tanıyan Lozan Antlaşması konularında tartışmalara yol açtı.

Devamını Oku
04.06.2025
Merkez Bankası rezervi

TC Merkez Bankası’nın brüt, net rezervi arttı, eksildi bilgisinden çok, merkez bankaları niçin rezerv bulundururlar, rezerv yeterliliğinin ölçütleri nelerdir, rezerv nasıl değerlendirilmeli, kullanılmalıdır sorularının yanıtları bilgilendirmede yararlı olur.

Devamını Oku
28.05.2025
Sözcüklerin büyüsü

Sözcükler büyülüdür. Etki altına alır, belirli somut bir amaca yönlendirir, umuda kaptırır. “Barış” da büyülü bir sözcüktür.

Devamını Oku
21.05.2025
Bir dogma: Yabancı sermaye yatırımı

İktisatta irdelenmeyen, bulgularla da kanıtlanmayan bir inanç, has, dogma da yabancı sermaye yatırımıdır. Yabancı sermaye yatırımı bir “panacea”, her derde deva olarak önerilir. Yabancı sermaye gelecek, üretim, istihdam artacak, enflasyon hız kesecek, döviz, teknoloji, yönetim deneyimi girişi olarak kriz sonlanacak.

Devamını Oku
14.05.2025
Olaylar ve anılar

Olaylar ve anılar

Devamını Oku
07.05.2025
Faşizan hukuk düzeni

Faşizan hukuk düzeni

Devamını Oku
30.04.2025
Türkiye’nin temelinin atıldığı gün

Türkiye’nin temelinin atıldığı gün

Devamını Oku
23.04.2025
Gelir dağılımı ekonomik kalkınma

Gelir dağılımı ekonomik kalkınma

Devamını Oku
16.04.2025
Diploma

Diploma

Devamını Oku
09.04.2025
Çevresel sermaye varlığı

Çevresel sermaye varlığı

Devamını Oku
02.04.2025
Dış politikada sağgörü

Dış politikada sağgörü

Devamını Oku
26.03.2025