Siyasal İslam ve ‘Batıcılar’, Batı himayesini kabullenince olan oldu...
Erol Manisalı
Son Köşe Yazıları

Siyasal İslam ve ‘Batıcılar’, Batı himayesini kabullenince olan oldu...

21.11.2017 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

• Son NATO olayı, Türkiye’yi Lozan’dan Sevr’e 1990 sonrasında yavaş yavaş taşıyan güçlerin yola döşedikleri taşlardan biridir.
 Anti Amerikan Erbakan’ın, yeni siyasal İslamcılar kanalı ile 28 Şubat’ta tasfiyesi: 2002’de ABD ve İngiltere’nin BOP talebine hayır diyen Ecevit koalisyonunun Bahçeli kanalı ile dağıtılarak BOP’un yolunun “yeni Türkiyeci” siyasal İslamcılar ve neoliberaller kaldıracı ile açılması: bunların desteği ile güneydoğu “açılımının” ve Atatürk düşmanlığının güçlendirilmesi.
 Ecevit’in 2002’de reddettiği BOP’un 1 Mart 2003 tezkeresi ile yeni siyasal İslamcı iktidara dayatılması: TBMM’de reddi üzerine çıtanın yükseltilerek Atatürkçü ağırlıklı TSK’nin, bürokrasinin, adaletin FETÖ kanalı ile paralize edilerek hızlı adımlarla Sevr yolunun temizlenmesi.
 ABD’nin öz evladı olarak “yetiştirilen” FETÖ’cü kanadın, “İslamcı kanadın diğer ortağına karşı harekete geçirilerek, darbe girişimi ile iktidara saldırması”.
 Ağırlığın tekrar PKK- PYD-IŞİD sacayağına çekilerek, kaos ortamı üzerinden, Sevr’in yolunun açılması.
 ABD’den 15 Şubat darbesini alan AKP’nin (ve Erdoğan’ın) siyasi ve askeri olarak Rusya’ya yaklaşmak zorunda kalması: ve hatta işi S-400 füzelerine kadar götürmesi.
 Ankara’da AKP ve Erdoğan’ın saldıran ABD’ye karşı, Erdoğan’ın ABD ve AB’ye tamamen karşı bir çizgiye itilmesi.

Her şey çok açıktı
Aslında 1990 sonrasında ABD (ve Avrupa) Türkiye’nin üzerine göz göre göre gelmeye başlamıştı Bu gerçeği 90 sonrasında en fazla yazan ve konuşan insanlardan biri oldum. Bu gerçekleri anlattığım için siyasal İslam ve “Batıcı” odaklar bana “Batı ve AB karşıtı” dediler. Bunlar ilginç bir biçimde birbirlerine içerde düşman olan cephelerdi: “İslamcılar” ve “Batıcılar”dı.
Bugün Türkiye’de “siyasal İslam, Batıcılar, Atatürkçüler ve Avrasyacılar” dört taraf olarak gözükmekle birlikte Atatürkçüler ve Avrasyacılar ulusalcı kimlikte birbirlerine çok yakındırlar.

Atatürkçülük ve denge
Türkiye bu coğrafyada, hele Ortadoğu’nun (ve Türkiye’nin) bu halinden sonra, ayakta kalmak için denge politikasına dönmek zorundadır:
 “Avrupalı”, Avrupacı değil, eğitim, bilim, çağdaşlaşma ve demokrasi ölçütlerini benimsemeli.
 Batı ile “karşılıklı siyasi, askeri ve iktisadi çıkarlarını dengeli olarak yürütmeli”: tek yanlı bağlar kurmamalı.
 Yine aynı şekilde Rusya, Asya ve komşu ülkelerle aynı ölçütlere göre ilişkilerini geliştirerek denge kurmalı.
 İran, Irak ve Suriye ile iyi ilişkiler kurarak mezhep kavgasına girmeden çıkarlarını korumalı.
Türkiye’nin bunu 1990 sonrasında başaramamasında içerde en büyük suç siyasal İslamcılar ve “Batıcılar”dadır. Çünkü her iki cephe de kendi iktidarları için “Batı güçlerinin himayesini kabullendiler”. Ve ülke bu yüzden bugünkü trajik ortama itildi.
Ankara’daki “yeni Atatürkçü söylemler” bu itirafın kanıtıdır.
Ve şimdi Erdoğan Rusya’ya gidiyor: Türkiye’de demokrasi tüm kurumları ile işlemiş olsa bu ziyareti alkışlardım. Ama içerde, kendimiz olamadığımız için ulusal dış politikayı benimseyemiyoruz. Bu oluşsaydı çok sevinirdim.
Ama “Batıcıların” ve “siyasal İslamın” Batı himayesine girerek BOP’ta gelinen sonuca yol açmaları: ve buna tepki olarak ABD’nin siyasal İslamcısı FETÖ’ye karşı, Moskova’ya gitmek zorunda kalmaları, ülke için trajik bir sonuçtur.
Biçimsel olarak görüntü olumlu: ancak işlevsel olarak Türkiye için bir denge politikasına götürmüyor. Ankara, küresel kutuplaşmanın bir aracı haline getirilip üzerinde oynanmamalı.
Dün bizlere saldıran komünizmle mücadele derneklerinin insanları, bugün asimetrik olarak aynı hatayı yapmıyorlar mı? Öncelik, Atatürk döneminde olduğu gibi Doğu ile Batı arasında “denge politikasını” sağlamaktır.
Siyasal İslamcı ya da “Batıcı” odaklanmalar ulusal çıkarlarımız açısından hiçbir çözüm getirmez.  

Yazarın Son Yazıları

Sansür, demokrasi ve araçlar

Sansür, demokrasi ve araçlar

Devamını Oku
18.10.2022
Devlet olmanın nitelikleri

Devlet olmanın nitelikleri

Devamını Oku
11.10.2022
Örtülü iç savaş mı?

Örtülü iç savaş mı?

Devamını Oku
04.10.2022
Başarı mı, yoksa ...

Başarı mı, yoksa ...

Devamını Oku
27.09.2022
Türkiye’nin stratejik konumundaki çelişkiler

Türkiye’nin stratejik konumundaki çelişkiler

Devamını Oku
20.09.2022
Atatürk ve 2. Elizabeth, iki ayrı dünya

Atatürk ve 2. Elizabeth, iki ayrı dünya

Devamını Oku
13.09.2022
Fidel’in tangosu ve Atatürk’ün zeybeği

Fidel’in tangosu ve Atatürk’ün zeybeği

Devamını Oku
06.09.2022
Dibeklihan’dan Türkiye manzaraları

Dibeklihan’dan Türkiye manzaraları

Devamını Oku
30.08.2022
‘Ortak yararları’ yok etmek neden

‘Ortak yararları’ yok etmek neden

Devamını Oku
23.08.2022
AKP dış politikasını neden değiştiremez

AKP dış politikasını neden değiştiremez

Devamını Oku
16.08.2022
ABD ve Çin’in Pasifik kavgasında bir anı

ABD ve Çin’in Pasifik kavgasında bir anı

Devamını Oku
09.08.2022
Siyasal İslamda dış politikamız

Siyasal İslamda dış politikamız

Devamını Oku
02.08.2022
Kıbrıs, Türkiye’nin çıkış yoludur

Kıbrıs, Türkiye’nin çıkış yoludur

Devamını Oku
26.07.2022
Türkiye ve İngiltere nasıl benzeşirler ki!

Türkiye ve İngiltere nasıl benzeşirler ki!

Devamını Oku
19.07.2022
Ünlü dostlarla bayramlaşmanın türlü yolları

Ünlü dostlarla bayramlaşmanın türlü yolları

Devamını Oku
12.07.2022
Siyasal İslamın ‘Batıcılık’ çelişkisi ve AKP

Siyasal İslamın ‘Batıcılık’ çelişkisi ve AKP

Devamını Oku
05.07.2022
Seçimler, şiddet, sağduyu ve hukuk

Seçimler, şiddet, sağduyu ve hukuk

Devamını Oku
28.06.2022
Bastonların karizmatik sahipleri

Bastonların karizmatik sahipleri

Devamını Oku
21.06.2022
AKP’nin politikalarındaki ‘ironi’

AKP’nin politikalarındaki ‘ironi’

Devamını Oku
14.06.2022
Başarılı bir maratoncu, Kemal Bey...

Başarılı bir maratoncu, Kemal Bey...

Devamını Oku
07.06.2022
AKP ve Türkiye’de köylünün ‘uyanışı’

AKP ve Türkiye’de köylünün ‘uyanışı’

Devamını Oku
31.05.2022
AKP korkusu, sağı ve solu yakınlaştırdı mı?

AKP korkusu, sağı ve solu yakınlaştırdı mı?

Devamını Oku
24.05.2022
Tramvay da şık yayalar da...

Tramvay da şık yayalar da...

Devamını Oku
17.05.2022
Ulusallık, sosyal devlet ve kavram kargaşası

Ulusallık, sosyal devlet ve kavram kargaşası

Devamını Oku
10.05.2022
AKP bütün gemileri yaktı mı?

AKP bütün gemileri yaktı mı?

Devamını Oku
03.05.2022
AKP’nin ‘göçmen politikası’ mı?

AKP’nin ‘göçmen politikası’ mı?

Devamını Oku
26.04.2022
Türkiye nereye mi gidiyor?..

Türkiye nereye mi gidiyor?..

Devamını Oku
19.04.2022
‘Arap Baharı’ndan sonra ‘Ukrayna Baharı’ (!) mı?

‘Arap Baharı’ndan sonra ‘Ukrayna Baharı’ (!) mı?

Devamını Oku
12.04.2022
Firavunlar, bastonlar, zeytin ağaçları ve tahıl ambarları

Firavunlar, bastonlar, zeytin ağaçları ve tahıl ambarları

Devamını Oku
05.04.2022
Demokrasi, bireyin ve toplumun yararlarının örtüştürülmesidir

Demokrasi, bireyin ve toplumun yararlarının örtüştürülmesidir

Devamını Oku
29.03.2022
Moskova-Batı arasında ip cambazlığı

Moskova-Batı arasında ip cambazlığı

Devamını Oku
22.03.2022
Karadeniz, Doğu Akdeniz, Körfez üçgeni

.

Devamını Oku
15.03.2022
Ukrayna nelerin turnusol kâğıdı oldu?

Ukrayna nelerin turnusol kâğıdı oldu?

Devamını Oku
08.03.2022
Hastane odasından 28 Şubat haberleri

Hastane odasından 28 Şubat haberleri

Devamını Oku
01.03.2022
Öz değerlerden Amerikancılığa ve nihayet siyasal İslama

Öz değerlerden Amerikancılığa ve nihayet siyasal İslama

Devamını Oku
22.02.2022
Beyrut, Kıbrıs ve Hatay’ın güneyi

Beyrut, Kıbrıs ve Hatay’ın güneyi

Devamını Oku
15.02.2022
Türkiye’de ‘devletin özelleştirilmesi’

Türkiye’de ‘devletin özelleştirilmesi’

Devamını Oku
08.02.2022
Siyasal İslamın ‘kültürel egemenlik’ açmazı

Siyasal İslamın ‘kültürel egemenlik’ açmazı

Devamını Oku
01.02.2022
AKP’nin ‘bozarak değiştirmek’ stratejisi

AKP’nin ‘bozarak değiştirmek’ stratejisi

Devamını Oku
25.01.2022
Kaos ortamında seçime girerken olasılıklar ve Enes çocuk...

Kaos ortamında seçime girerken olasılıklar ve Enes çocuk...

Devamını Oku
18.01.2022