Büyüklere masallar..

21 Nisan 2020 Salı

Dedem, anneannemin hâlâ düşlerimde çok özel paylarının olmasını, sabahları gülümseyerek uyandığımda, benzer düşleri ne kadar çok sıklıkla görmekte olduğumu anımsayarak sorgularım.. Oysa bana hiç cinli, perili, büyülü mucizeler içeren masallar anlatmamışlardı..

Anneannem ağaç dalından bebek yapmayı, üzerine bez parçalarından güzelim elbiseler dikmeyi, sütten kaymak yapmayı öğretirdi. Dedem ağacın üzerine oturtur, elime fotoğraflı bir kitap tutuştururken, altında çapa yaparak, yaşama, doğaya ilişkin sınırsız sorularıma hep gerçekler üzerinden yanıtlar verirdi. Karınca gibi çalışkan olmayı, verici sevgiyi, hoşgörüyü kendi yaşam tarzlarıyla aşılamış olurlardı..

Torun torba sahibi olduktan sonra gerçeklerden kopuk düşlerin, en kirli, haksız, hukuksuz sermaye, siyasal diktatoryal erkler adına, “Büyüklere masallar” olarak pazarlanmakta olduğunu öğrendim.

En çok da sevgisiz, şiddet ortamlarında, yoksunluk, yoksulluk içinde büyüyenlerin, en kolaycı, en haksız, büyülü, başkalarının haklarını acımasızca yoka sayıp gasp eden, doğayı, tüm canlıları katleden.. Cinli perili, büyülü masallarla kolayca uyutulduklarına tanıklıklarımızın önü arkası gelmez oldu.

***

1983’ün sonbaharında, “Amerika’nın öteki yüzü” dizisi içinde paylaştığım anılar döneminde Amerika dünyanın en değerli tıp uzmanlarını yüksek ücretler ve en donanımlı dev hastane merkezlerinde toplamış olmakla çok övünüyordu. Doğal olarak dünyanın parası bol hastaları bu hastanelerdeki tedavi koşullarının nimetlerinden yararlanıyorlardı.

Özel, pahalı sigortaların reklamları insan canı adına utandırıcıydı.. Kamu sigortalarının en fazla birkaç günlük kanser tedavisine yetebileceği vurgulanıyor, ama marka özel sigortanın iki katı tedaviye yetebileceği müjdeleniyordu. Sonuç olarak bir işçi birden fazla işte çalışıp, birden fazla sigorta sahibi olmak için çırpınıyordu.

Virüs salgınının düne kadar gelinen tablosunda, Amerikalıların ölümlü tedavi tablolarından çıkan sonuçlar ürkütücü. Seçim kaybetmeme adına dolar basarak yapılan geçici büyük destek, devlet kesesinin ağzının çömertçe açılmış olması da çare olamadı. Dünyadan acil doktor avı, parayla acil maske hırsızlığı dahi utandırıcı tabloyu düzeltmeye, kapatmaya yetmiyor..

***

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın katıldığı dünkü görkemli şehir hastanesi açılışı töreni sunumu, sözünü ettiğim Houston başta, yıllar önce İngilizlerin de çok övündükleri hastaneler, tedavi merkezlerinin günümüze uyarlanmış modeli. Salgında imdada yetişmesi ne kadar övgüyü hak ediyorsa, saklı tutulan ekonomik, parasal yaratılış koşulları, bizim geleceğimize dönük bedelleri, sonuçları korkulur ki çok daha önemli..

En hafifi ile Cumhuriyetin eğitim olanakları, üniversitelerinin eğitim koşulları içinde yetişmiş, bugünlerde ekranlardan övünerek dinleyip yaratılan sağlık hizmetlerini, özverilerini saygıyla alkışladığımız bilim insanları, sağlık emekçilerinin sonrası gelecek yeni kadrolar için kaygılar büyük.

En ileri teknolojili donanımlı hastane ile, günümüz YÖK koşullarında eğitimleri yetersiz kadrolar gerçeği bir yana, sonrası hizmetlerden kimler nasıl yararlanabilecek? Verilmiş garantilerin karşılığı dudak uçuklatan harcamaların gelirleri hangi kaynaklardan, hangi vergilerle karşılanacak?



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Bayram benim neyime? 9 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları