Özdemir İnce

Araplar helada hangi dili konuşuyorlar?

27 Eylül 2022 Salı

Önce, 19 Haziran 2004 günü Hürriyet gazetesinde yayımlanan “Araplar Helada Hangi Dille Konuşuyor?” başlıklı yazımı okuyun. Yazının sonunda tekrar söz alacağım:

***

[“Sorun Sadece İmam Hatipler Değil” yazılarımı* okuyan M. Akbaş adlı bir okurdan aşağıda yer alan iletiyi aldım. M. Akbaş’ın yazdıkları inanılacak gibi değil. Ama eğitim ve öğretimin, dolayısıyla Türkiye’nin içine düştüğü, düşürüldüğü ağlanacak durumu bütün çarpıcılığıyla açıklıyor:

“12 Eylül’ün hemen sonrası Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde öğrenciyiz... Bir gün ders sonrası amfiyi terk edip tuvalete gittiğimde alt sınıflardan yeni öğrenciler öğrendiklerini bir hevesle pisuvar başında işerlerken tekrarlıyorlardı. O sırada içeri giren üst sınıftan abileri büyük bir hışımla çıkıştı: ‘İşerken Arapça konuşmaya utanmıyor musunuz?’

Ya da koridorlarda amfi önlerinde beklerken kitaplarının üzerine oturan öğrencileri kaldırıp Arapça kitabın üzerine oturulamaz gibi düşünceleri  olan ve orada okuyan çoğu öğrenciyi yönlendiren imam hatipli arkadaşlarımız vardı...

Şimdi şu yapılan tartışmalara bakıyorum da eyvahlar olsun demek bile az geliyor bazen...”

Bir bölümü 17 Nisan 2004 tarihli Hürriyet gazetesinde yayımlanan söyleşimizin henüz yayımlanmayan uzun bölümünde Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk “İslam dini neden öğretilemiyor” sorumu yanıtlarken “Arapça” totem tapıncına da bir açıklık getirmişti.:

“Tam meselenin köküne değindiniz. İslam öğretilemiyor diyenler eğer bunda samimilerse şunu da söylemeliler: Kuranıkerim’i herkes günlük ibadetleri de dahil Türkçesinden okuyacak. Söylesinler bakalım! Bırakın bunu söylemeyi, ‘Ben Kuranıkerim’i Arapça okuyamıyorum, namaz kılmak için Türkçesinden okuyamaz mıyım?’ diye yana yakıla dert yananlara bile senelerce bu imkânı vermediler. Şimdi de kalkıp İslam öğretilemiyor diyorlar. İslamın 604 sayfalık ana kaynağı olan Kuran’ı kendi ana dilinde asırlarca okuyamayan bir millete İslam size öğretilmedi demek kadar alay edici bir şey olabilir mi? Öğretmek gibi bir niyetiniz var mı? O zaman bırakın millet kendi dilinde Kuran okusun ve namazını da öyle kılsın. Allah’ı Arapça dışında dil bilmez bir şefe dönüştürdüler, ondan sonra kalkıp İslam öğretilmedi diyorlar. Bunun arkasında samimiyet olabilir mi?”

Bir dili totem ve tabu haline getirmiş üniversite öğrencileri dünyanın neresinde var? İster klasik lise ister imam hatip lisesi mezunu olsunlar bu insanlara çağdaş insan sıfatını vermek mümkün mü? Ha, aklıma bir soru geldi: Araplar helada hangi dili konuşuyorlar, Arap öğrenciler ders kitaplarının üzerine oturmuyorlar mı acaba?

Bu insanların öğretmen olduklarını, devlet memuru olduklarını, vali, kaymakam, doktor, avukat, anne ve baba olduklarını düşünün Allah aşkına! 

Cumhuriyet, bir zamanlar okullarımızda özgür düşünceli, özgür ruhlu gençler yetiştirilmesini istiyordu. Bilim ile inancının kapsam alanlarını birbirine karıştırmayan öğrenciler!]

***

Değerli okurlar, üç peygamber, Hz.Musa, Hz.İsa ve Hz. Muhammed yoldan çıkmış, fitne ve fücura bulanmış halkları ıslah etmek için gönderildi. Tanrı, Hz. Muhammed’i günümüz Suudi Arabistan’ında yaşayan Arap kabilelerini doğru yola getirmek, iyi ahlak sahibi olmaya davet için gönderdi. Kuran’ın Arapça gönderilmesi, Kuran’ın Arapça olması bu halkı çok sevdiği, çok beğendiği için mi ya da Arapça Tanrı’nın dili olduğu için mi o dille gönderildi? Elbette hayır! Araplara Arapça değil de Eskimo dilinde mi gönderecekti?

Türkçe ne kadar kutsal ise Arapça o kadar kutsaldır. Türkler Kuran okumak için Arapça öğrenmek zorunda değildir. Tersi hurafedir. Arapların adımın  Özdemir olmasından dolayı da bana “Sen Müslüman değil misin” diye sormaları sersemliğin katmerlisidir!!!!!!!!!!


* Hürriyet, 25 ve 29 Mayıs, 5 Haziran 2004



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları