Bildiğiniz gibi İspanya 2007
yılında girdiği ekonomik krizi
henüz atlatamamışken 11
Eylül’de Katalonya’nın tam
bağımsızlığını isteyen 1.5
milyon Katalan Barselona
sokaklarını doldurmuştu.
Katalanlar şunu
dillendiriyorlardı ve hâlâ
aynı hususlarda ısrarlarını
sürdürüyorlar; İber
Yarımadası’nın en zengin ve
sanayileşmiş bölgesi olarak
merkezi hükümete çok fazla
vergi öderken diğer bölgelerin
bundan haksız pay almaları adil
bir durum değildir. Ekonomik
kriz de bunun tuzu biberi oldu.
Çözüm artık tam bağımsızlıktır.
Ülkede ekonomik kriz
artarak devam ediyor.
İşsizlik oranı yüzde 25’lerde.
Yaklaşık 4.5 milyon kişi işsiz.
İşini kaybedenler oturdukları
evlerden atılıyor.
Bütün bunlar aylardır bizde
İspanya’yı görmek ve bu
gelişmeleri yakından izlemek
ihtiyacını hissettiriyordu.
Bayram tatilini fırsat bilip
İspanya’ya bir tur
yapalım ve olayları
gözlemleyelim
istedik.
Ancak tur
rehberimiz Mehmet
Mustafa Agan’ın
anlattıkları ve bizim
gördüklerimiz farklı
bir İspanya’yı işaret
ediyor.

İspanya başka bir Avrupa
İspanya’ya baktığınızda
hem Avrupalı hem de
Akdenizli. Sanki arada sıkışmış
bir durumda. Önemli bir tarihi
geçmişi bunu yaratıyor.
47 milyon nüfusu ve
505.370 kilometrekare alanı
ile önemli bir Avrupa ülkesi.
Okuma yazma oranı yüzde
98. Kredi kartı sayısı 68
milyon. Milli geliri 1.3 trilyon
dolar ile dünyanın en büyük
12. ekonomisi. İhracatı 310.5
milyar dolar ile dünyada 19.
sırada. İthalatta ise 365 milyar
dolarla 15. sırada yer alıyor.
Turizmde 2012’de ülkeye
gelen 58 milyon turist sayısı ile
dünyada 4. sırada. Ülke turizm
bakımından çekim merkezi. Bu
arada hatırlatalım, Türkiye ise
36 milyon turistle 6.sırada.
Gezdiğimiz Madrid,
Cordoba, Sevilla’da ekonomik
krizin etkisini sokaklarda
göremedik.
Rehberimizin verdiği bilgiye
göre İspanyollar kesinlikle
yeme ve içmelerinden ne
olursa olsun vazgeçmezlermiş.
Sokaklar, lokantalar,
barlar keyfine düşkün
İspanyollarla dolu. Giyim
ve seyahat harcamalarını
erteleyebiliyorlar, ama
yemek kültüründen
onları koparmak asla
mümkün değil. Bunun
sebebinin kırk yıl süren
Franko faşizminden
sonra insanların evlerinde
oturamamaları olduğu
ortak kanı. Üstelik bizim
Başbakanımız gibi özel
yaşantılarına müdahale eden
liderleri de yok. Krizin yıkımını
yeme ve içme ile atlatmaya
çalışıyorlar. İyi de yapıyorlar...

Endülüs başka bir
İspanya
İspanya, Avrupa Birliği’ne
dahil bir ülke olmasına rağmen
nasıl başka bir Avrupa ülkesi
ise Endülüs de başka bir
İspanya.
Zengin tarih kültürü ve
farklılıklar Endülüs’ü başka bir
İspanya yapıyor.
İslam tarihinin en önemli
yapıtlarından biri olan El Hamra
Sarayı Granada’da bulunuyor.
Yine İslam sanatının
büyük yapıtlarından olan bin
sütunlu, 30 bin kişilik, 987’de
tamamlanan Cordoba Camisi
yine Endülüs’ün önemli
yerleşim merkezi Cordoba’da
yer alıyor.
Boğa güreşlerinin ilk
yapıldığı yer Sevilla. Burasının
ayrıca İspanyol kültürünü
dünyaya tanıtan flamenko halk
oyunlarının kaynağı da olduğu
söyleniyor.

İspanya’da kadın çok
önemli
İspanya’da kadın ve çocuk
çok önemli. Sokakta bir kadına
şiddet uygulamanız sizin hapsi
boylamanız demektir.
Bunda da belki kadın
nüfusunun erkeklerden fazla
olması etkilidir ama esasen
İspanyollar uygar insanlar.
Din bizdeki gibi yaşamın her
anında kendini hissettirmiyor.
Yeşile ve tarihe sahip
çıkıyorlar...
Devam edeceğiz...