Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Kooparatifçiliğin Önemi Artıyor - Abdurrahman AKALIN
Toplumsal belleğimize kazınmaya devam eden pandemi süreci, daha
aklı başında davranmamızı sağlayacak olursa eğer, değiştirmemiz gereken ne çok şeyin olduğunu görebiliriz.
Üretim, ekonomi, gelirin
paylaşımı gibi pek çok alanda, pandemi süresince yaşananlar, aklını başına
almış toplumlar için mihenk taşı
gibi ortada duruyor.
Eski normallerimizle sıkboğaz olduğumuz dünyayı değiştirmek için kapsamlı bir çözüm önerisi sunulacak olursa en başına
kooperatifleri ve kooperatifçiliği koyabiliriz. Böylece yeni normalleri inşa edeceğimiz
platformun ayaklarından birisi kooperatifler olur.
Bir kere bu pandemi süreci
birbirimize kolaylıkla hastalık bulaştıracak kadar dünyanın aslında ne kadar
küçük olduğunu, birimizin diğerine, bir toplumun ötekine ne kadar gereksinim duyduğunu,
kolektif çözümlerin gerekliliğine delaletti. Bu sebeple, tek başına
yapamayacağımız ve hatta yapmamamız gereken şeyleri keşfettik. Yalnızca kâr
maksimizasyonu, yalnızca bireysel çıkar güdüsüyle hareket edildiğinde dünyanın kirlendiğini, çevrenin mahvolduğunu gördük.
KOLEKTİF DÜŞÜNME VE YAŞAMA ZAMANI
Şimdi bütüncül, daha kitlesel,
kolektif çözümleri düşünme zamanı. Bu türden modellerden birincisi ve en önemlisi kooperatifçiliktir.
Uluslararası Kooperatifler Birliği’nin (ICA) kooperatif tanımından
hareket edecek olursak “Kooperatif, kişilerin ortak
ekonomik, sosyal ve kültürel gereksinim ve özlemlerini, müştereken sahip olunan demokratik kurallarla yürütülen
bir işletme vasıtasıyla karşılamak için gönüllü olarak oluşturdukları örnek bir işletmedir.”
Tanımın
unsurları gereksinim duyduğumuz her şeyi yanıtlamıyor mu? Covid-19 için çıkar
yol aranırken tek hedefi kâr etmek olan dünyadaki mevcut yapının insafına terk
edilemeyeceğimiz ortaya çıkmadı mı? Önemli ve doğru olan, bilgi
paylaşımlarıydı, ortaklaşa
aşı çalışmalarıydı, sağlık
malzemeleri tedarikinde yardımlaşmaydı... Hepsi kolektif çabaları, ortaklaşa
mücadeleyi, insanı yeniden ifade etmeyi işaret ediyor.
Şimdi ister gelişmiş
olsun, ister gelişmekte ya da geri kalmış, bütün ülkeler için kooperatifçilik önemli bir sosyal ve ekonomik hareket
olarak saydığımız tüm çözüm güzergâhlarını ihtiva ediyor. Ekonomik yapının,
demokrasinin yerleşmesinin, barışın kurulmasının, çevrenin korunmasının ve
istihdam yaratılmasının önünde
set olmayacağı, tersine geliştirici bir husus olarak takip edileceği yer,
kooperatifçilik olarak gösterilebilir.
Kısacası kooperatifçilik, ekonomik-sosyal
kalkınma ve gelişme için bir platformdur.
ADİL PAYLAŞIM, SAĞLIKLI YAŞAM
Anımsanırsa pandemi sırasında
tedarik zincirinin kırılmaması ve
özellikle tarımsal
üretimin sekteye uğratılmaması üzerine epeyce endişelendik. Ülkeler, tarımsal ürün çeşitliliğini, üretimi, kendilerine
yeterliliği çokça önemsemeye
başladı.
Elbette Türkiye, bir tarım ülkesi olarak bu süreçte daha şanslıydı. Geçmişin bütün olumsuzluklarına karşın hâlâ tarımsal üretimde
canla başla çalışanlar var. Yine de 2001 tarım sayımına göre tarımsal üretimde yüzde 83’lük
bir kesim 100 dekardan daha az toprağı işlemektedir.
Büyük tarımsal
işletmelerin olduğu ülkelerden daha çok Türkiye’nin bu çoklu ve küçük tarımsal
alanlardan oluşan yapıyı bir kooperatif çatısı ile organize etme zorunluluğu
vardır. Umarız pandemiyi bir
musibet olarak dikkate alırız da binlerce kez yapılan nasihatten daha çok işe
yarar hale gelir. Zira, küçük aile işletmeleri hayvansal ürünlerde 6-7 kez,
bitkisel ürünlerde 4-5 kez el değiştiren bir çarka feda edilmez.
Kooperatifçilik üzerine düşünülür “kendi
kendimize yetme” fazı akıl
süzgecinden geçirilir. Konu tarımsal kooperatifler olunca değinmeden
geçemeyeceğiz, kooperatifçiliğin sağlıklı bir toplumun idamesinde de rolü olduğu görülecektir. Yeni dünya düzeninin kâr odaklı hırsından sakınılarak
iyi tarım, organik tarım uygulamalarıyla insanlarımız istenilen nevide gıda ile
buluşturulabilir ve küçük çiftçi
de yaşamını rahatlıkla idame ettirip hak ettiği payı alır hale gelir.
İstanbul Eczacılar Kooperatifi başarılı örneğinde olduğu gibi
yukarıda izah ettiğimiz tarım kooperatifleri kadar esnaf kooperatifleri de yeni
normalde üzerine odaklanılması gereken bir alandır. Eczacıların oluşturduğu
kooperatif örgütlenmesi
pekâlâ diğer esnaf gruplarının da kooperatifleşmesinde örnek teşkil edebilir.
Eczacıların, ilaç
imalatçısıyla ilaç kullanmak zorunda olanlar arasında oluşturduğu doğrudan köprü modeli, tüm esnaf bölümlenmeleri için uygulanabilir
bir model olarak deneyimlendi ve pandemi sürecinden başarıyla çıktı.
TOPLUMCU ALTERNATİF MODEL
Toplumu kâr maksimizasyonuna dayalı piyasa koşullarının insafına
terk ettirmeyecek bir model de tüketim kooperatifleridir. Mevcut sistemin
bozduğu gelir dağılımının yarattığı eşitsizliğin içinden çıkabilmek için kooperatifçilik bir çözüm olarak
düşünülebilir.
Bu sistemde sağlıklı ve ucuza gereksinimlerini karşılamak üzere
dar gelirliler ya da diğer toplumsal kesimler bir araya gelip kooperatif çatısı
altında örgütlenebilir. Henüz
ortak sayısı sadece 200 bin kişiyi bulabilen 2 bin 353 tüketim kooperatifi
ülkemiz açısından düşünüldüğünde epeyce yetersiz görünmektedir.
Mevzuat değişikliği,
sübvansiyon, örgütlenme
teşviki, kooperatifler bankası kurulması gibi birkaç dokunuşla birlikte, başlangıç itibarıyla toplumun yüzde
beşlik bir kısmının tüketim kooperatifleri vasıtasıyla örgütlenmesi hedeflenebilir.
Kooperatifçilik mecrası çok uzun bir hadise olmakla birlikte pandemi sürecinden
yola çıkarak bir de eğitim kooperatiflerine değinmekte fayda var.
Gittikçe paralı hale gelen eğitim
sistemine dair eleştiriler zaten had safhadaydı. Pandemiyle birlikte eğitimin
paraya terk edilmesinin etkileri daha belirgince ortaya çıktı. Eğitim dışına
sermayeyi transfer eden okul sahipleri, neredeyse kölelik düzeyine indirgenmiş
öğretmenlerimizin karşı karşıya kaldığı durumlar, uluslararası kriterler esas
alındığında içler acısı halimize yanarken pandemiyle birlikte ilave sorunlar da
eğitim sisteminin ve çocuklarımızın üstüne çöreklendi. Eğitim
kooperatifleriyle, Atatürk ilke ve devrimlerinin, Türkiye Cumhuriyeti’nin
laik, demokratik, sosyal hukuk yapısının teminatı olacak bir örgütlenme modeli tasarlanabilir.
ABDURRAHMAN AKALIN
İSTANBUL ECZACILAR KOOPERATİFİ KURUCUSU
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- Müge Anlı'nın eşine yeni görev
- Bakanlık 5 ildeki lahmacuncuları ifşa etti
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu