Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
'Casus Belli' Değil!
Birkaç yıl önce, Recep Tayyip Erdoğan, “kankası” Beşşar Esad ve eşleri ile mavi yolculuk yaptıkları günlerde; Suriye topçusu bir askeri tatbikatta, bir yanlış hesaplama ile iki bombayı Akçakale’ye düşürseydi! Üçü çocuk olmak üzere 5 kişiyi öldürseydi, dokuz kişiyi yaralasaydı, bazı binalara zarar verseydi ne olurdu?
\nSuriye devleti, Türkiye’den ve halkından özür diler, ölenlerin ve yaralananların aileleri ile zarar gören binaların sahiplerine tazminat ödemez miydi?
\nOysa Çarşamba günü yaşanan olay Türkiye yönetiminde “casus belli (savaş nedeni)” olarak görülüyor. Bu 180 derece değişikliğin baş sorumlusu kuşkusuz “Esad yönetimi” değil “Esad’ın yönetimsizliği”dir.
\nAncak bu olayda, ABD’nin “sen aslansın, sen kaplansın” diye dolduruşa getirdiği ve “kankasını” artık “kan düşmanı” olarak gören bizimkinin hiç mi “sorumsuzluğu” yok!
\n***
\nAkçakale’de can kayıplarına neden olan Suriye bombaları olayı hakkında üç olasılıktan söz ediliyor.
\n1. Suriyeli topçu hesabını iyi yapmadı, kaza oldu…
\n2. Suriye top birliğindeki Esad karşıtları, Türkiye’yi kışkırtmak için bu olayı yarattılar…
\n3. Esad yanlıları, Türkiye’de konuşlanan yönetim karşıtı Suriyeli askerlerin önlenmesi için bilerek yaptılar.
\n***
\nElbette ölümlere neden olan bu tür “yanlışlıklar” ya da “bilerek yaratılan” olaylar asla kabul edilemez.
\nTürk hükümeti yetkilileri ve Silahlı Kuvvetler 24 saatlik maratonda yapılması gerekenlerin arayışına girdiler. Bu arada Türk topçusu da, “Suriye’de bu olaya neden olan hedefleri top ateşine” tuttu. TBMM’nin gizli oturumunda AKP-MHP oyları ile “Suriye’ye asker gönderilmesi tasarısı” kabul edildi… Henüz sis perdesi ortadan kalkmadığı için bu kararın “uygulanabilirliğine” göz atalım.
\n***
\nTürkiye dış siyasa arenasını da harekete geçirdi. Önce Brüksel’de “Kuzey Atlantik Anlaşması Örgütü’nü (KAAÖ)” 4. maddeye dayanarak olağanüstü toplantıya çağırdı. Toplantı sonrasındaki açıklama özetle şöyle:
\n“Suriye rejiminin açıkça uluslararası hukukun ihlali ve müttefiklerinden birinin güvenliğine tehlike oluşturacak biçimde KAAÖ’nün güneydoğu sınırına yaptığı saldırı, Türkiye’nin iki ülke sınır bölgesine yakın yerlerinin sık sık top ateşine tutulması tartışılmıştır. 5 Türk’ün ölümüne neden olan topçu ateşi, müttefikler için büyük kaygı kaynağı olmuş, şiddetle kınanmıştır. Güvenlik ve dayanışmanın bölünmezliği çerçevesinde Türkiye’nin yanında yer alan örgüt, müttefikine karşı bu tür saldırgan eylemlerin derhal sona erdirilmesini istemekte ve Suriye rejimini uluslararası hukuku bir kez daha ihlal etmemesi konusunda uyarmaktadır.”
\n***
\nAynı gün, KAAÖ Genel Yazmanı Anders Fogh Rasmussen’in görev süresi bir yıllığına uzatıldı. Anımsanacağı üzere Danimarka’nın eski başbakanı olan Rasmussen’in adaylığını Türkiye “veto” etmiş ama Sam Amca bizimkini ikna edince seçilmişti.
\nBu olaydan bir gün önce KAAÖ Başkomutanı Oramiral James G. Stavridis Ankara’da Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel ile görüşmüştü. Bir gün önce İzmir’deki KAAÖ karargâhını da ziyaret etmişti.
\nOramiral Stavridis (istavrit demek) hakkında 24 Mart 2009’da bu köşede özetle şöyle yazmıştık:
\n“‘Muhrip Kaptanı’ adlı kitabı ABD donanmasındaki anılarını öne çıkarırken, genç denizcilere de rehberlik yapıyor. Amiral Stavridis, kökenini kitabının 102. sayfasında özetle şöyle anlatıyor:
\nKısa boylu, tıknaz bir okul öğretmeni olan dedem Dimitri Stavridis 1920’li yılların başında Osmanlı İmparatorluğu’nun son günlerinde ‘etnik temizlik’ sonucunda Türkiye’den kovuldu. Güç bela küçük bir tekneyle Ege Denizi’nden önce Atina’ya, sonra (Nev York’taki) Ellis Adası’na ulaştı. Ancak kardeşi o kadar şanslı değildi, Türkler, ‘Yunan’ (Rum) azınlığa karşı yönelik zorbalık sonucu öldürdüler.
\nAmiral bir kaderin cilvesinden de şöyle söz ediyor:
\n“1994’te 7 ülkenin Ege Denizi’nde yaptığı bir çıkartma tatbikatında dedemin kovulduğu İzmir limanına bir milyar dolar değerindeki muhribimin komutanı olarak, az buçuk Yunancamla, giriyordum. Kendime 1922–94 arasındaki 70 yılda ne olduğunu sorduğumda, yanıtım ABD’nin varlığı oldu biçimindeydi!”
\nTarih tekerrür etti, Orgeneral Özel ile koruşmasından bir gün önce, İzmir’e bu kez, bir milyar dolar değerindeki muhribi ile değil, KAAÖ Başkomutanı olarak gitti.
\nKAAÖ’nün “1” ve “2” numaralarının geçmişlerini bir kere daha anımsadık. Bu kişilerin yönetiminde Libya’yı bombalayan; aralarında Türk savaş gemilerinin de bulunduğu, KAAÖ uçakları ile donanmasına, bu kez Suriye karşısında 5. maddesinin gereği bir görevin neden verilmediğini, bilmem anlatabildim mi?
\n***
\nTürkiye, dünyada barışı sağlamakla yükümlü “Birleşmiş Milletler Güvenlik Kurulunu” (BMGK) da harekete geçirmek istedi.
\nO saatlerde BMGK’nin beş daimi üyesinden biri olan ABD’nin Başkanı Barack Hussein Obama, Cumhuriyetçi Mitt Romney ile 90 dakikalık ilk TV seçim tartışmasında kapışıyordu. Ama sözcüsü, olayın “sert biçimde kınandığını” söyledi. Bu sertliğin derecesini saptayacak bir “barometre” gibi bir araç biliyor musunuz? Libya’da “şahin” olan Vaşington, ABD’deki seçimler arifesinde olayı “kınamakla” yetiniyor, bizimkine kına yaktırıyordu!
\nÖteki BMGK üyesi İngiltere Dışişleri Bakanlığı Suriye’den “olayın tekrarlanmamasını” istedi. Fransa ile Suriye’yi destekleyen Çin’den henüz “çıt” çıkmadı. Bundan önce Suriye’yi “vetosu” ile destekleyen Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov “Olayın trajik bir kaza olduğunu, tekrarlanmayacağını Suriye bize bildirdi. Bunu kamuoyuna da açıkça söylesin” dedi.
\nSonrasında Suriye hükümetinin sözcüsü olan bakanı “Olayı soruşturuyoruz. Olayda ölenler şehittir. Karşılıklı olarak egemenliklere saygı duyulmalı, akıllıca davranılmalıdır. Türk halkı bizim dostumuzdur” gibi bir açıklama yaptı.
\n***
\nBu koşullarda TBMM’nin kararının “sağduyulu, soğukkanlı” bir bekleyiş aşamasında Suriye üzerinde bir “Demokles’in kılıcı” oluşturduğu düşünülebilir…
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Emekliye iyi haber yok!
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- Dönmek isteyen gençler için şartını açıkladı
- 'Seküler müdür kalmadı'
- CHP'nin ilçe başkanından açıklama!
- ‘Kartlar bloke edilebilir’ uyarısı!
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü
- İkinci elde 'Suriyeli' hareketliliği