Genel kanı, çocukların fiziksel, sosyal ve psikolojik gelişimlerinde annenin daha etkin olduğu yolundadır. Bu kanı gerek toplumda gerekse konuyla ilgili bilim insanları arasında yaygındır. Bu bakış tarzının tamamen doğru olmadığı, çocukların gelişimlerinde anneler kadar babaların da etkili olduğu artık daha sık telaffuz ediliyor.
GELENEKSEL BABA ROLÜ
Geleneksel baba rolü ailenin geçimini sağlamak, disiplin uygulamak, çocuğun okul başarısını denetlemek, çocuğu ergenlik dönemine geldiğinde ise bir mesleğe yönlendirmektir. Babalar farkında olmadan çocuklarına, özellikle erkek çocuklarına özdeşim modeli olurlar. Geleneksel anne rolü ise çocuğun bakımını ve beslenmesini sağlamaktır. Genelde göz ardı edilen bir anne görevi ise çocuğa anadilini öğretmektir.
Geleneksel baba rolünü iyi veya kötü olarak adlandıramayız, geçmiş günlerin yaşamdaşlığında işlevsel olduğunu düşünebiliriz. İsmet İnönü bir konuşmasında, “Ben geleneksel aile terbiyesiyle büyüdüm, çocuklarımızı ise modern yaşamın terbiye anlayışıyla büyüttük. Tutarlı uygulanırsa her ikisi de iyi sonuç veriyor” demişti. Doğrudur, o çağda öyle gerekliydi, bu çağda ise değişime ayak uydurmak gerekli.
BABALIK ROLÜNDE DEĞİŞİM
Konuya bağlantısallık ve yaşamdaşlık açısından baktığımızda, zaman içinde babalık rolünün de kaçınılmaz olarak değiştiğini görürüz. Özellikle kadınların çalışma yaşamına katılmaları zorunlu olarak babalık rolünde değişime yol açmıştır. Anneler ev dışında çalışmaya başladıklarında babalar çocuklarıyla ilgili daha fazla sorumluluk alır oldular, çocuklarının bakımlarına ve ders çalışmalarına daha yoğun ilgi gösterdiler.*
BABA KOLTUĞU
Bence geleneksel baba rolünün değişmesinde içinde yaşanılan evlerin değişimi de etkili oldu. Eski konaklarda baş oda babalara aitti, kadınlar ve çocuklar bu odalara giremezlerdi. Aileler bir salon iki odada yaşamaya başladıklarında babalar önemli bir ayrıcalıklarını kaybettiler, ufak mekânda babalar çocuklarına mesafeli duramadılar. Bu durumda baba koltukları imdada yetişti. Birçok ailede salonda sadece babaların oturduğu baba koltukları ortaya çıktı. Ancak evde kedi beslenmeye başlanınca baba koltuklarına kaldırılmaları zor kediler yerleştiler. Değişim kaçınılmazdı.
BABANIN ÇOCUK YAŞAMINDAKİ ÖNEMİ
Son zamanlarda yapılan araştırmalara göre babalar çocukların zihinsel, sosyo-duygusal, cinsel kimlik gelişimlerinde önemli role sahiptirler.* Çocuğun gelişiminden sadece anneler sorumlu değildir. (Sözü edilen baba biyolojik baba da olabilir, evlat edinmiş bir baba veya dayı, amca da olabilir.)
Babaların oğullarıyla şaka niyetine güreşmeleri son dönemlerde ortaya çıktı, geleneksel baba rolleri arasında güreşmek yoktu. Babayla güreşmek çocuklara hem keyif verir hem de onları pek çok yönden geliştirir.
Babaların bir başka önemli fonksiyonları çocuklarını toplumla tanıştırmaktır. Çocuklar babaları aracılığıyla toplumla etkileşim kurarlar. Babalar adeta toplumu eve taşırlar.**
Çocuklar için, özellikle erkek çocuklar için babalar birer kahramandır.** Her çocuğun babası en güçlüdür, en yakışıklıdır, en başarılıdır. Bence çocuklar babalarını idealleştirerek ilerde özdeşim kurmak istedikleri bir rol modeli ortaya koyarlar.
SİYASETTE BABALAR
Toplum yaşamında önemli ne varsa kaçınılmaz olarak siyasetin diline ve gündemine de girer. “Baba” kavramı gibi. Bu kavram iki nedenden ötürü ortaya çıkar: Birincisi, geleneksel bakışlı toplum kesimi gücü, otoriteyi temsil ettiği için bir baba arayışı içindedir. İkinci olarak ise siyasetçiler baba kavramından nemalanmaya çalışırlar. Kanımca Demirel fötr şapkasıyla modern görünüşlü ama özde doyuran, kollayan ve gerektiğinde hizaya sokan bir baba imajı verdiği için toplum ona ‘Baba’ dedi.
Demirel’den sonraki yıllarda baba kavramını verimli bulan siyasi akıl babayı yücelten, geleneksel baba özelliklerini taşıyan baba motifli dizi filmleri çekmeye başladı. Bu türdeki baba filmlerinin perde arkasındaki işlevinin toplumu tek adam rejimine hazırlamak olduğu düşünülebilir. Bir ihtimal, “Baba ailenin direğidir” görüşü, “Baba gibi liderler toplumun direğidir” görüşüne zemin hazırlasın istendi. Bu arada kollarını açarak yürüyen, silah taşıyan, tatlı sert olan ama gerek gördüğünde insan öldürten baba filmleri sardı ekranları. Bu filmlerle baba fikri vurgulanıyordu. Benzeri tavır 1990’larda ilkokul kitaplarında da ortaya çıkmıştı. Bir resimde fiziksel gerçeğe aykırı biçimde önde baba ördek yüzüyordu, peşinden yavru ördekler geliyordu.
KAYNAKÇA
* Kuzucu, Y. (1999). Babalarıyla çatışma düzeyi yüksek ve düşük olan ergenlerin ve babalarının babalık rolüne ilişkin algılarının karşılaştırılması. Yüksek lisans tezi, Ankara Üniversitesi, EBF.
** Hecebil, S. (2019). Çocuk Psikolojisi. İstanbul: Remzi Kitabevi.