"Hakemler Beşiktaş’ın gerçekten kamuoyunda konuşulduğu gibi önünü kesecek tarzda yönetim sergilerlerse taş üstünde taş bırakmam.”

Bu sözler Beşiktaş ve Kulüpler Birliği Başkanı Ahmet Nur Çebi’ye ait. Sayın Çebi, boş bir insan değil. Çebi'nin, "Aldı eline kalemi, yazdı aklına geleni" türü spor yöneticisi olmadığını çok iyi biliyoruz. Boşa konuşmaz. Kulağına bir şeyler gelmese bu çıkışta bulunmaz! Çebi bu açıklamaları kimi hedefleyerek yaptı? Lig sonuncusu Denizli’yi kast etmediğine göre zirve ortaklarını işaret etti. Her hafta ayrı bir hakem hatasının yaşandığı, kural dışı icatların uygulamaya konulduğu Süper Lig’de son haftalara doğru taş üstünde taş kalmaz eğer TFF, "adalet" unsurunu ivedilikle sağlayamaz ise. O yüzden TFF Başkanı Nihat Özdemir, acil olarak Çebi’yi Riva’daki TFF binasına davet etmeli, "Hayırdır başkanım kulağınıza gelen bir şey mi var" demeli. Aynı daveti Ali Koç ve Mustafa Cengiz ile Trabzon başkanına da yapmalı. Geçen pazar bir maçta ortalık birbirine girdi; derbiyi kast etmiyorum. 1-1 biten Erzurum-Kayseri maçında yaşananları anımsatıyorum. Erzurum’un hafta arası Kayseri'den kiraladığı Ackah, takımı 1-0 öndeyken gereksiz bir kırmızı kart gördü, maç da 1-1'e geldi. Erzurumluların iddiası, Ackah’ın bilerek oyundan atılarak eski takımına avantaj sağladığı yolunda. Hatta durumu TFF’ye bildirip, kovdukları oyuncuyu anlaşmalı maç iması ile mahkemeye vereceklerini de açıkladılar. Ortada bir tür şike iddiası var. Bakalım TFF ne karar verecek? Peki bu olaylar niye yaşanıyor? Çünkü ülke futbolu, "hak-hukuk-adalet" kavramlarından uzak. Adaletsizliğin merkez üssü de Serdar Tatlı’nın elinde ivme kaybeden MHK ile kulüp başkanlarının avukatlığını yapanların cirit attığı PFDK ve Tahkim kurulları! Nihat Özdemir bu 3 kuruma neşter atmazsa, Türk futbolu büyük olaylara hazırlansın şimdiden; çünkü bu ekiplerle lig bitmez!

Gelelim derbiye; G.Saray kazandı. 2016’dan bu yana zaten moral üstünlükleri var Kadıköy’de; yenilmiyorlardı, kazanmaya başladılar. Hakem Cüneyt Çakır vasattı. İki takımın net birer penaltısını vermedi. İptal edilen F.Bahçe golü ise daha çok konuşulacağa benziyor çünkü şu VAR sistemi gerçekten bir VAR, bir yok. Bu maçın öne çıkarılması gereken noktası stada "sağlıkçıyız" diye giren birilerinin ettiği küfürler, yaptıkları el ve ayak hareketleri. Sayın Ali Koç, 1 yıldır hayatlarını ortaya koyup insanları iyileştirmeye çalışan sağlıkçılara jest olsun diye derbiyi izleme şansı tanıdı. Ama, aralarından birileri, sağlıkçıyım diye stada sızan kozmetikçiler Koç’un bu iyi niyetini suistimal ettiler. Bir suçlu aranıyorsa görüntü ve sesleri kamera kayıtlarında olan küfürbazlarla onları stada sokan elemanlardır! Soyunma odasında G.Saray 2. Kaptanı Arda’nın, sosyal medyaya yansıyan küfürlü tezahüratı da üzücü bir enstantane olarak kayıtlara geçti. Kurtulamadık küfür olayından ülkece. Başkanı, yöneticisi, hakemi, teknik direktörü, kaptanı ederse, tribüne gelen haydi haydi basar kalayı!