Arif Kızılyalın

Muhalefeti susturmak!

12 Şubat 2025 Çarşamba

İktidar, muhalefetin sesini kısmak istiyor. Hem medya hem siyaset üzerinden tam saha pres uygulamaya başladılar.

Eleştirel yorumda bulunan gazeteciye elektronik kelepçe, bilirkişiyle ilgili yayın yapan Halk TV yöneticisine hapis, İstanbul başsavcısının bir basın kurumuna gerçekleştirdiği ziyareti haberleştiren BirGün gazetesinin yazarlarına gözaltı derken RTÜK’ün özgür yayın yapan kanallara yönelik “Toplumu olumsuz etkileyecek türdeki haberlere yaptırım gelecek” dayatması, medyada yaratılmak istenen korku ikliminin zirvesi oldu. Sonraki adımda Abdülhamit dönemindeki gibi yasaklı sözcükler dönemi başlayabilir. Özetle birileri diyor ki “Yazdığınıza, söylediklerinize dikkat edin, her an haber ve yorumlarınızdan suç üretilebiliriz!

Ülkedeki baskı ortamının siyasi ayağı ise her geçen gün genişliyor. Belediye başkanlarının tutuklanması, İBB Başkanı İmamoğlu hakkında açılan seri davalar derken yeni hamleler geldi iktidar yargısından. İlki emekli amiral ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu’nun teğmenlerin TSK’den ihracını protesto etmek amacıyla mevkidaşlarına yaptığı çağrı nedeniyle savcılığa davet edilmesiydi. Ardından Ataşehir ve Kartal Belediye başkan yardımcılarının da aralarında bulunduğu 9 meclis üyesi şafak operasyonu ile gözaltına alındı. Savcılığın açıklamasından anlaşılıyor ki iktidar kanadında değilseniz “kent uzlaşısı” adıyla aynı çatı altında buluşmak büyük bir suç! Son tahlilde de sosyal medya paylaşımı nedeniyle CHP Gençlik Kolları Başkanı Cem Aydın için 5 yıl 4 ay hapis cezası talep edildi.

CHP’nin “şaibeli kurultay” iddialarıyla karıştırılmak istenmesi de bu baskı senaryosunun başka ayağı. Atatürk’ün partisi tuzağa düşmemeli, konu parti için muhalefet gibi algılanmamalı. 1.5 yıl önceki soruşturma iktidar aparatlarınca ısıtılmış, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 4 kez şaibe demesiyle şekillenmiş, başlangıcı 2023’lere dayanan bir konu. CHP’nin 7. genel başkanı Kılıçdaroğlu’nun, “En üst perdeden yanıt verilsin” sözü özünden koparıldı. Genel başkan Özgür Özel ise Erdoğan’a, “Şaibe senin göbek adın” yanıtını vererek meseleyi kapattı. Zaten konunun uzaması kamuoyu gözünde CHP’yi yıpratır!

ENFLASYON YALANLARI!

Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, OVP’de yüzde 15 olarak açıkladığı 2025 enflasyonunu yüzde 24’e yükseltti. Haklı da kira, eğitim, sağlık gibi temel gereksinimlerin fiyatları yükselirken “Enflasyon düşecek” demek için ya Pollyannacılık oynayacaksınız ya da siyasetin aparatı olacaksınız! Kaldı ki revize enflasyon hesabının tutması için yılsonuna kadar aylık artışların yüzde 1.5’lerde kalması gerekiyor. O da olası değil. Çünkü güncel kira artışı Şubat 2025’te yüzde 58 olarak kaydedildi. ÜFE’de fiyatlar aldı başını gidiyor; ete, süte, peynire, hatta ekmeğe ve suya fahiş zamlar kapıda.

Peki MB Başkanı Karahan, enflasyonu güncellerken daha 1 ay önce sefalet artışına mahkûm edilen memur, emekli, işçi maaşlarında güncelleme yapılabilir mi? Hayır! Sıkı para politikasıyla enflasyonu düşürmeye çalışan ama makam arabası savurganlığına bile engel olamayan bir Maliye Bakanı Mehmet Şimşek var ve ne yazık ki bu kafayla derin yoksulluğa çözüm üretilemez!

YANGINLARI ENGELLEMEK!

Kartalkaya’daki facia ülkedeki otelcilik, sorumluluk, önlem, denetim skandallarını ortaya koydu. Sorun Turizm Bakanlığı, il özel idare ve belediye üçgenine sığacak kadar küçük değil. Ne yazık ki sigorta sisteminin turizme Batılı ülkelerdeki gibi entegre edilememesi facialara çanak tutuyor. Ruhsat için gerekli olan sigorta belgesi tesisin güncel fiyatı ve yaratılan katma değer üzerinden değerlendirilse, denetimler sigorta müfettişlerince yapılsa, 36’sı çocuk 78 kişi yaşıyor olabilirdi. Çünkü hiçbir acente, olası risklere karşı önlem almayan tesisi milyon dolarlara sigortalamaz, ancak “mış gibi” düzenlenen poliçelerle günü kurtarır! Elbette sadece sigorta değil, otele müşteri getiren turizm şirketleri de önlem konusunda sorumlu. Konuyu, gazetemizi ziyaret eden Marmaris Belediye Başkanı Acar Ünlü anımsattı, faciadan, “Marmaris otelleri çoğunlukla Alman ve İngilizleri ağırlıyor. Rezervasyonlar önceden yapılıyor. Sözleşme imzalanmadan önce bırakın yangın merdivenini, söndürme sistemini, oteldeki engelli rampasının eğimi, sahilde veya havuz kenarında cam bardak kullanılmaması gibi şartlar koşuluyor. Eğer tesis garantileri vermez veya ihlal edilirse tazminatlar devreye giriyor diye söz etti.” Güvenlik konusunda somut adım atmak istiyorsak önce kuralları doğru belirlemeliyiz sanırım.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Tıp Bayramı mı! 12 Mart 2025

Günün Köşe Yazıları