Bataklığın içindeki Türk yargısı
Barış Terkoğlu
Son Köşe Yazıları

Bataklığın içindeki Türk yargısı

23.10.2023 03:00
Güncellenme:
Takip Et:

Yıkıyorsun, duruluyorsun yine kirli kalıyor. Elini bırak biraz da suya sabuna bak. Türkiye’nin en büyük şehrinin başsavcısı uyuşturucu baronlarının, karapara aklayanların serbest bırakıldığını anlattı. Hâkimlerin ücret karşılığında istenilen haberleri yasakladığını açıkladı ama “Soruşturma başlattık”tan daha fazla ses çıkmadı. 

Timur Soykan’ın BirGün’de yayımladığı dilekçeden söz ediyorum. Acaba dilekçeyi imzalayan İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcısı İsmail Uçar’ın söyledikleri gerçek mi?

Başsavcı Uçar, şüpheli dosyaları inceletmiş. Dosyalardaki sıra dışı işler tutanağa dönüşmüş. Bunlara dayanarak HSK’ye günlerdir konuştuğumuz dilekçe yazılmış.

KİLOLARCA UYUŞTURUCU YAKALANDI

Her şey İstanbul Emniyeti’nin Mesut Doğru’nun uyuşturucu ticareti yaptığına ilişkin aldığı istihbaratla başladı. Polisler Doğru’yu teknik takibe aldı. Evinin önünde beklemeye başladı.

4 Mart 2023’te Doğru, Hazim Özdemir ve Emrullah Gengörü ile Kadıköy’deki apartmana geldiğinde gözaltına alındı. Doğru’nun oturduğu eve girildi. Evin içinde Hint keneviri parçaları olduğu değerlendirilen 28 kilo 850 gramlık madde ile Ecstasy olduğu değerlendirilen 6 kilo 820 gramlık sentetik tabletler tespit edildi... Doğru, evinde bulunan uyuşturucuyu şöyle açıkladı:

“Ben emanetçiyim. Bana bir teklif geldi. Bu maddeleri teslim edecek ve paramı alacaktım.”

Anlattığına göre polis takibinde olmayan Gengörü ve Özdemir’in olayla ilgisi yoktu. Gengörü, o gün buluştuğu arkadaşıydı. Özdemir ise Gengörü’nün akrabasıydı ve tesadüfen oradaydı. Üçü de aynı şeyi söyledi.

Ertesi gün mahkemeye çıkarıldıklarında Özdemir serbest bırakıldı. Doğru ve Gengörü tutuklandı.

JET HIZIYLA AYNI GÜN TAHLİYE

Size, şu anda bu iki kişiden hangisi içeride hangisi dışardadır diye sorsam, uyuşturucunun bulunduğu evin sahibi dersiniz. Ama evin sahibi dışarda, o gün buluştuğu arkadaşı içeride!

İki şüpheli, 10. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından 5 Mart’ta tutuklandı. Tutukluluğa itirazlar değişik mahkemeler tarafından sürekli reddedildi. En son 9. Sulh Ceza Hâkimliği’ne Doğru’nun avukatı G.Ö. tarafından 11 Nisan’da tahliye dilekçesi verildi. 17 Nisan’da mahkeme tahliyeyi yine reddetti.

Derken... Doğru’nun avukatı 24 Nisan günü değişti. M.C. yeni avukatı oldu. Sıradan bir değişiklik değildi...

25 Nisan’da daha öncekilerle aynı gerekçelerle, neredeyse aynı dilekçe, İstanbul 4. Sulh Ceza Hâkimliği’ne verildi. Nasıl olduysa, hâkim aynı gün, çabucak dosyayı inceledi. Doğru, jet hızıyla 25 Nisan’da tahliye edildi.

O JET HÂKİM KİM DERSENİZ?

İşin tuhafı, uyuşturucuların bulunduğu evin sahibi ve polisin yakalamak için takip ettiği asıl şüpheli Doğru tahliye oldu ama... O gün tesadüfen orada bulunan Görgülü hapiste kalmaya devam etti!

Bu tuhaflığa Doğru’nun samimi itirafları gerekçe gösterilse de incelemelerde çıkan kişiler ile uyuşturucuyu aldığını söylediği isimler arasında alaka bulunamadı. Doğru, uyuşturucuyu kime vereceğini anlatmadı. Haliyle itiraf da işe yaramadı. Buna rağmen Hâkim S.D., bir günde samimi bulduğu Doğru’yu dışarı çıkardı.

Dosya şimdi ne halde diye baktım. Sonucu görünce “Yok artık” dedim. Söz konusu uyuşturucu yargılaması yeni kurulan İstanbul Anadolu 21. Ağır Ceza Mahkemesi’ne düşürülmüştü. Mahkemenin başkanı kim mi yapılmış? Bir günde Mesut Doğru’yu tahliye eden, başsavcının parayla uyuşturucu sanıklarını tahliye ediyor dediği hâkim S.D.!

Ortada ya çok büyük bir tesadüf var ya da İstanbul yargısı içinde uyuşturucu satıcılarını mutlu eden ve başarılı bir yapılanma var.

Maltepe Cezaevi kaynaklarından ilginç bir kulis bilgisine ulaştım. İçerideki Gengörü, ifadesine başvurulursa tanık olduklarını anlatmaya hazır. Kendisine de hangi avukatların gelip para karşılığı tahliye önerdiklerini söyleyecek.

İşin öyle suyu çıkmış ki hapistekiler, Anadolu Adliyesi’nde yeni bir mahkeme kurulacağını, başkanının da S.D. olacağını herkesten önce öğrenmiş! Bu arada hâkim S.D., FETÖ tasfiyeleri sonrasında, avukatlıktan hâkimliğe geçirilmiş biri. Adliyede, avukatlık döneminden bugüne uzanan ilişkiler konuşuluyor.

Milletin içtiği iki kadehle uğraşanlar, bir tweet’ten aylarca insan tutuklayanlar, uyuşturucu sahiplerini adliyelerin arka kapısından bırakıyor. Bir zamanlar FETÖ’nün örgütlendiği ağır ceza mahkemelerinin bugünkü kimi üyeleri Türk mafyasına cenneti yaşatıyor!

Ellerimizi yıkamak için hukuk diyoruz. Ya sabun kirli, su çamurluysa...

Yazarın Son Yazıları

38 çocuğun duyulmayan çığlığı

Adalet davası uzaktaki bir çığlığı duymakla başlar.

Devamını Oku
17.11.2025
CHP’yi ‘gayrımeşrulaştırma’ operasyonu

Doğa insana kendi sınırlarını çizeceği imkanı sunarken cömerttir.

Devamını Oku
13.11.2025
Eğitimsiz okullar bakanlığı

İnsan ancak eğitilirse özgür olur.

Devamını Oku
10.11.2025
Aman çocuklar duymasın!

Bakmayın gazetecilik yaptığıma.

Devamını Oku
06.11.2025
‘Pardon’ diyen karar

Bir kez olursa hata, iki kez olursa yanlış, tekrar olursa kasıt denir.

Devamını Oku
03.11.2025
Bakanlıktaki ‘koruma kalkanı’

Çoğu zaman sözün çıktığı yere bakarız.

Devamını Oku
30.10.2025
Aranan casus sonunda bulundu!

O kadar çok söz söyleriz ki bazen gerçek kalabalıkta kaybolur.

Devamını Oku
27.10.2025
Boğaziçi’ni nasıl çökerttiler?

Kime söylendiği belirsizse en ağır sözler bile havada kalır. En son Yargıtay başkanı konuştu.

Devamını Oku
23.10.2025
‘PKK yasası’na neden karşıyım

Kapıyı açan anahtar değil, kilidinin bilgisidir.

Devamını Oku
20.10.2025
Öcalan serbest bırakılacak mı

Sözcükler her zaman anlatmak için kullanılmaz.

Devamını Oku
16.10.2025
Apo ve Bahçeli’nin susturduğu asker

Çıkarlar suç ortaklıklarının kaynağıdır.

Devamını Oku
13.10.2025
‘Fatihli Müslümanlar’ rahatsız

“Bizi cehennemle korkutuyorlar ki dünyada onlara boyun eğelim.”

Devamını Oku
09.10.2025
Çocuk tecavüzünde çocuğu yargılayanlar

Çelişki dünyanın kendisinde sanırız, oysa ona sebep olan da insandır.

Devamını Oku
06.10.2025
Tarihin arka duruşması

Eğip bükersin, sarar paketlersin. Her şeye rağmen gerçek olduğu yerde durmaya devam eder.

Devamını Oku
02.10.2025
İŞKUR’u bile soydular

Kapı içeriden açıldı mı soygun normalleşir.

Devamını Oku
29.09.2025
‘Size miras kaldı’ sürprizinden çıkan örgüt

Koca ağaca bakıp dalındaki eksiği görüyorsan haksız değilsin.

Devamını Oku
25.09.2025
İçeridekilerin aileleri neler yaşıyor

Kendi gülünün dikenini çıkarmak kolaydır. Başkalarının acılarını anlamak ise uğraş ister.

Devamını Oku
22.09.2025
Netanyahu’nun Erdoğan’a salladığı parmak

Tek kişide hastalık dedikleri, milyonlarda ideoloji oluyor.

Devamını Oku
18.09.2025
Dananın kuyruğu kopacak derken...

Siz bu yazıyı okurken belki bütün kelimeleri eskimiş olacak.

Devamını Oku
15.09.2025
Erdoğan’ın CHP planı

Sen ardına dönüp bakmazken geçmiş bir gölge gibi seninle birlikte yürüyor.

Devamını Oku
11.09.2025
İBB operasyonunu başlatan AKP’li

Adli yıl açılışında İstanbul cumhuriyet başsavcısı gazetecilerle buluştu. İlginç bir ifade kullandı: “İBB operasyonunu ilk öğrenen kişi Murat Kapki oldu. Nasıl olduğunu bilmiyoruz. O, malları kaçırmaya başlayınca biz de harekete geçtik.”

Devamını Oku
08.09.2025
‘Terörsüz Türkiye’nin kabağı

Dünya değişiyor ama senin çektiğin çile hep aynı kalıyor.

Devamını Oku
04.09.2025
Başörtüsünü çıkaran Fethullahçı

İnsanın çektiği çilelerin sonucu tecrübeleridir.

Devamını Oku
01.09.2025
Topuk kırıldıktan sonra

O çok bildiğimiz gerçekleri her şey görünür olduktan sonra anlatmayı ne kadar çok severiz.

Devamını Oku
14.08.2025
TikTokçu hacı paşa devri

Yükselme kuralını kaybedince yukarıyla aşağı bir olur.

Devamını Oku
11.08.2025
Erdoğan’ın kimliği bile satılık

Hırsızın peşinden koşuyoruz da ya içeride kapıyı açan varsa?

Devamını Oku
07.08.2025
Şehit askerlerin tahlilleri ne söylüyor

Milletler yaşamdan öğrendikçe gelişir. Çöküş dönemlerinde ise ancak ölüm öğreticidir.

Devamını Oku
04.08.2025
Askerler kayıp 5 milyarın peşinde

Sana verirken yokluğu gösterenler, senin olan varlığı harcarken har vuruyor harman savuruyor.

Devamını Oku
31.07.2025
Koca savcılığın dokunmadığı patronlar

Dünya, Sezen Aksu şarkısındaki gibi: Masum değiliz, hiçbirimiz.

Devamını Oku
28.07.2025
Zengin itirafçı olur kurtulur olan garibana olur

Bazen fısıltıyı duyuyorsun. Bazen de çığlığı duyma istiyorlar.

Devamını Oku
24.07.2025
Davutoğlu partisindeki istifalara ne dedi?

Aslında benim sorum yeni çıkan o kitapla ilgiliydi...

Devamını Oku
21.07.2025
Öcalan, Ramazan, Altaylı

Memlekette “süreç bayramı” var. Gelgelelim “hukuk ve özgürlük bayramı” yok.

Devamını Oku
17.07.2025
Domates, biber, patlıcan!

“Demokrat adam”, “demokrat bulmadığı” adama “Ya demokrat ol ya döverim” demiş.

Devamını Oku
14.07.2025
Herkesi başka tartan kantar

Aynı kantar seni başka onu başka tartıyor...

Devamını Oku
10.07.2025
Söyleyin Timur haksız mı? 

Kimin haklı olduğunu söz belirler sanırsın, oysa hak çoğu zaman güç ile dağıtılır. Size bu satırları gazeteci arkadaşım Timur Soykan hakkındaki mahkeme kararını beklerken yazıyorum. 

Devamını Oku
07.07.2025
Teğmenler kararı nasıl değiştirildi

Zaman, anı bir atom yoğunluğunda biriktiriyor. Ne kolay konuşup geçiyoruz. Sanki her yeni olay bir eskisini dibe bastırarak unutturuyor.

Devamını Oku
03.07.2025
Hapiste bebeğini bekleyen Ramazan’ın öyküsü

Çokluğun adaleti yokluğun üzerine kurulmuştur. İBB dosyasında üç tip tutuklu var...

Devamını Oku
30.06.2025
Seve seve değil soya soya büyüyen sistem

Tarih, insan deneyimlerinin toplamından daha fazla bir şeydir.

Devamını Oku
26.06.2025
Fatih Altaylı’nın ‘suyunu ısıtanlar’

İnsan kendi yazgısının kapısını kendisi açıyor. Kimi zulmederek kimi zulümle baş ederek. Bu köşede bugün bambaşka bir hikâye olacaktı. Aslında ben de bambaşka bir yerde yazacaktım.

Devamını Oku
23.06.2025
İran’dan çıkan savaş dersleri

“Savaş politikanın başka araçlarla sürdürülmesidir” diyor general Clausewitz...

Devamını Oku
19.06.2025