Ceviz Kabuğu kırılmış

Ceviz Kabuğu kırılmış

21.10.2021 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Söz bulmak zor. Evvelsi gece, yeni kitabımı çalışırken CNN Türk’te bir tartışma programı vardı. İlginç duygular yaşadım. Karşımda bir dakikaya sığdırdığı kelime adediyle dünya rekorları kırabilecek Hulki Cevizoğlu vardı ve dikkatimi çeken başka bir nokta CNN Türk’te hiç durmadan CHP’yi ve Kemal Kılıçdaroğlu’nu yaylım ateşine tutarken AKP iktidarına ve Erdoğan’a tek bir küçük gölge düşürecek söz söylememesiydi! Her zamanki bilgiç ses tonuyla kullandığı her sözcük, her mantık oyununun hedefi, sanki seçmenleri CHP’den uzaklaştırmak ve iktidarı “tertemiz” bırakmak için özenle seçilmişti. 

CEVİZ KABUĞU, NEREDEN NEREYE

90’lı ve 2000’li yıllar boyunca Hulki Cevizoğlu, “Ceviz Kabuğu”nu toplumla buluştururken her birimiz bu programın mükemmelliğini anlatırdık. Her katıldığımda da orada geçirdiğim saatlerden cidden keyif alırdım. Cevizoğlu, değişik kanallarda süren bu program üstünden ününe ün kattı, saygın ödüller kazandı. Bunlar arasında, 1997’de Gazeteciler Cemiyeti’nin “Yılın Gazetecisi” ödülü, Cumhuriyet Üniversitesi’nin “Yılın İlkeli ve Onurlu Gazetecisi” ödülü, İnternet ajansın “Yılın Kuvvacısı” ödülü, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi’nin “Atatürkçü Düşünce ve Türk Dili Toplulukları” kulübünün ödülü, Atatürkçü Düşünce Derneği’nin “Yılın Atatürkçüsü” ödülü gibi sayısız onur madalyası var. Saymakla tükenmez cinsten. O yılları içinden yaşamış ve birçok kez Cevizoğlu’nun programına katılmış bir insan olarak bu ödüllerin her birini hak ettiğini düşünüyorum. Bu programın ilginç bir akışı vardı. Hulki Bey, ödevini çok iyi yapar, çok ilginç sorular hazırlar ve ardından bugün hâlâ kullandığı o robotik üslubuyla ödünsüz sıkıştırmalar ve yorumları birbiri peşi sıralardı. Programın büyüsüne ve formatına kendini kaptıranlar, neredeyse birer “müptela” haline gelirlerdi. Program adı Hulki Bey’le o kadar özdeşleşmişti ki insanlar bazen kendisine “Sayın Ceviz Kabuğu” diye hitap ederlerdi.

TV kanallarında birçok medya tarihimize geçmiş tartışma programı vardı. “Ateş Hattı”, “A Takımı”, “Siyaset Meydanı” en ünlülerdi ve her birine 80’li yılların sonundan beri katıldım, katılıyorum. Yaş olarak olmasa da 33 yıllık tecrübeyle herhalde bu alanda duayen birkaç kişiden biriyim. Bu nedenle de beni bu süreç üstünden en çok şaşırtanlar arasında artık Cevizoğlu’nun da yer aldığını söyleyebilirim.  

Hulki Bey, aşağı yukarı dakikada 140 kelime telaffuz ederek jet hızıyla sanki bir düğmeye basılınca orta yere dökülen cümleleriyle izleyicileri ablukaya alıyor ve kendi düşünce-yorum dünyasının içine, neye uğradıklarına şaşırarak girdaba kapılır gibi düşmelerini sağlıyor. 

Durum şu: Son 25 yılda, Atatürkçü her kurumdan büyük önderin düşünce sistemini en kapsamlı şekilde ele alan ve savunan isimlerden biri olduğu için onca alkış ve ödül toplayan Cevizoğlu, o günlerin “en ödünsüz, muhalif, Atatürk milliyetçisi, demokrat, güvenilir” isimlerinden biriydi. Şimdi ise kendisini dinlerken neden kulaklarıma inanamadığımı size anlatmak kolay değil. 

KONU, CHP’NİN ELEŞTİRİLİYOR OLMASI DEĞİL!

Sayın Cevizoğlu, aramızdaki eski hukuka dayanarak şimdi direkt size hitap etmek istiyorum. Bu ülkede milyonlarca insan size güvendi, dinledi, alkışladı. Burada beni ve kitleleri şaşırtan neden CHP’yi eleştirdiğiniz değil. Ben, yıllar üstünden CHP’yi ister Baykal döneminde, ister Kılıçdaroğlu döneminde en çok eleştirmiş iki üç insandan biriyim. Belki bir de yakın dostlarım Hasan Fehmi Güneş, Fikri Sağlar, Ercan Karakaş bu kadar eleştiri getirmişlerdir. Ama bunların her biri yapıcı eleştirilerdir, partinin güçlenmesi, iktidara yürüyebilmesi için yapılmışlardır. Keza bu yıl çalışmasını başka değerli partili dostlarla beraber yürüttüğüm yeni tüzük taslağının da amacı budur. Partinin kapılarını örgüte ve halka açması, genel merkezin örgütü atayan veya azleden bir güce sahip olmaması ve her bölgenin kendi temsilcilerini her sıfat için seçebilmesi gibi. Yani benim derdim sizin CHP’yi eleştiriyor olmanız asla değil, adeta bu partinin yok olmasını ister gibi, kamuoyu önünde bir “infaz” yürütüyor olmanız. Üstelik, bunu yaparken de iktidar partisini savunan yorumcu ve gazetecilerle tam bir üslup ve mantık birliğine ulaşıyor olmanız, şaşırtıcı ötesi! 

Sayın Cevizoğlu, içinde yaşadığınız bu ülkede son 20 yılda neler olup bittiğini size anlatacak değilim. Herhalde Cumhuriyet, Sözcü gibi muhalif gazeteleri, Halk TV, TELE1 gibi televizyonları izliyorsunuz. İnanın iktidar kanadında ve Cumhurbaşkanlığı katında eleştirecek hiçbir şey yokmuş gibi davranmanızı dehşet verici buluyorum!

Sayın Cevizoğlu, inanın hafızanızı kaybettiğinizi öğrensem çok üzülürüm ama hiç olmazsa bu kadar içim acımazdı. Lütfen salı akşamki programınızı baştan sona izleyin. Ve lütfen objektif olun. CHP’nin Atatürkçü çizgiden uzaklaştığını, parti içi demokrasiye riayet etmediğini veya batılı siyasetçilerle eşzamanlı benzer eleştirilere girdiklerini düşünerek bunları gündeme getirebilirsiniz, sinirlenebilirsiniz. Ama yargıda, bürokraside, demokraside, ülkenin mali gücünün kullanımında, eşitlik, insan hakları ve özgürlükler konularında ülkede her şey güllük gülistanmış gibi RTE veya AKP’ye tek eleştiri getirmeden ekran başında dört saat geçirebilmeniz i-na-nıl-mazzz! Bakın siz konuşurken bölük pörçük aldığım notlardan bazı cümleler: “Kılıçdaroğlu bir sönme patlaması yaşıyor... Bağırarak, ağlayarak, tehdit ederek kendini beğendirmeye çalışıyor... Siyasal olarak sırtını okşatmaya ihtiyacı var... İnsanların gözünü iktidar hırsı bürüdüğü zaman... Atatürk ilkelerine uymamak hainliktir... ABD ve Avrupa’dan nasihat alarak... Cadı avı rövanş peşinde...”

Sayın Cevizoğlu, dostum Şaban Sevinç ile konuştum, sizinle YouTube kanalı “Bizim TV”de yaptığı röportajda “Tayyip Bey hakkında hangi soruyu sorduysam bana Kılıçdaroğlu üzerinden yanıt verdi, sanki Kılıçdaroğlu olsa daha iyi mi cumhurbaşkanı olacak gibisinden cümleler kullandı” dedi. Hiç şaşırmadım. 

Hulki Bey, sizinle aynı programa o gece çıkan Sayın Hakan Bayrakçı çok net konuştu: “Ben 16 yıl boyunca fuzuli ve yanlış bir faaliyetle Erdoğan’ı eleştirdim, muhalifliğini yaptım. Üç yıl öncesine kadar artık değiştim. Millete saygı duymadan sonuç alınamaz, bu millet onu seçiyorsa bunu görmek lazım.” Sayın Cevizoğlu, belki sizin de artık Sayın Bayrakçı gibi yeni saflarınızı çok daha net olarak bu topluma belirtmeniz lazım. Tabii ki özgürsünüz ama bu halk sizi eski kimliğinizle tanıdığı için ciddi, metodik yaklaşımınızı şimdi CHP’ye karşı kullandığınızı tam fark edemiyor, çünkü duyduklarına inanmak istemiyor. Siz tabii bunları reddedeceksiniz, esas Atatürkçülüğün sizin duruşunuz olduğunu söyleyeceksiniz, bunu da biliyorum. Ne yaparsanız yapın ama lütfen artık kimliğinizi ve saflarınızı netleştirin.

Tabii ki istediğiniz lideri desteklersiniz. Bu ülke çok aks kaymaları yaşadı. Altan kardeşler, Toktamış Ateş, Metin Feyzioğlu gibi... Birini daha görürsek dünya ya da Türkiye batmaz ama lütfen her şey net olsun! En iyi dileklerle ve tüm geçmiş takdirlerimle...

Yazarın Son Yazıları

CHP kurultayı: Kazananlar ve kaybedenler

1970’lerde, İstanbul’da Tenis Eskrim Dağcılık Kulübü’nde eski şampiyonlarımızdan Fehmi Kızıl vardı.

Devamını Oku
04.12.2025
CHP kurultayı demokrasiyi aydınlatacak!

CHP kurultayı, bu hafta sonu her zamanki gibi büyük bir medya ilgisi altında yaşanacak.

Devamını Oku
27.11.2025
Mustafa Kemal’i hazmedemeyen solcular!

İddianame açıklaması yüzünden geçen hafta yazamadığım konuya hemen giriyorum.

Devamını Oku
20.11.2025
İddianame ve kritik yönlendirme

Pek de sürpriz olmadı.

Devamını Oku
13.11.2025
Sahte dünyalar kuşatması

Paranın sahtesi vardır, kalpazanlar basar.

Devamını Oku
06.11.2025
Cumhuriyet, iki kahraman ve yarınlar

Dün Cumhuriyet Bayramımızı kutladık.

Devamını Oku
30.10.2025
CHP davasına dikkat!

Siyaset, insanların daha iyi yaşaması için yapılır, dünyanın neresinde olursa olsun.

Devamını Oku
23.10.2025
Yok olan Nobeller ve edepler

Trump bozulmuş, “Nasıl olur da Nobel Barış Ödülü bana verilmez?!” “Ben yedi savaş durdurdum, gidip hiçbir şeyi yapamamış birine verecekler o ödülü” deyip duruyordu.

Devamını Oku
16.10.2025
Özel-Bahçeli düellosu, cevapsız sorular

Sinan Ateş cinayetinin dumanı tütmeye devam ederken bu cinayetin bir numaralı sanığı 90’lı yılları anımsatan bir şekilde güpegündüz öldürüldü.

Devamını Oku
09.10.2025
‘Bombalı Nobel’ ve barış!

Bugünlerde, Trump ve Netanyahu’nun anlaşarak Ortadoğu’ya ve Filistin’e dayattıkları yeni düzenin ve “sözde” barışın hangi hızda yaşama geçip geçemeyeceğini öğreneceğiz, tabii yeni sürprizlerle karşılaşmazsak...

Devamını Oku
02.10.2025
Fenerbahçe, Türkiye ve demokrasi dersi!

Fenerbahçe Spor Kulübü’nde nöbet değişimi oldu.

Devamını Oku
25.09.2025
Misyonlarını tamamlayamayan kayyumlar!

Daha iki yıl önce kazanması için elimizden geleni yaptığımız, uğruna 24 saat koşturduğumuz Kılıçdaroğlu’nun, o gece kendisine umut bağlayan milyonların neredeyse tamamını karşısına alacak pasif duruşu ve agresif sessizliğiyle, Vito’larına binip kaybolmasına şahit olmak bize nasipmiş...

Devamını Oku
18.09.2025
Demokrasimizin açık yarası ve vazgeçilmez ikazlar

Türkiye, darbe günlerinde gördüğü sahneleri yaşadı.

Devamını Oku
11.09.2025
Kayyuma karşı halk, partisiyle direniyor!

Bunu da gördük.

Devamını Oku
04.09.2025
Anne Frank bana Gazze hakkında mektup yollamış…

Dün aldığım bu mektubu sizlerle paylaşmak istedim.

Devamını Oku
28.08.2025
Cerahatin içinde yüzüyoruz...

Haftada bir köşe yazısı kaleme alarak gündemi yakalamak için, şapkadan üç değil, beş tavşan çıkarmanız lazım!

Devamını Oku
21.08.2025
Diyanet İşleri Başkanı’na açık mektup

Diyanet İşleri Başkanı Sayın Ali Erbaş...

Devamını Oku
14.08.2025
Komisyon başladı: Ufukta neler olabilir?

Cumhuriyet Halk Partisi, tabanından ve partinin ileri gelenlerinden yapılan bütün uyarılara rağmen komisyona katıldı.

Devamını Oku
07.08.2025
CHP komisyona katılmamalıdır, tersine...

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve MYK’sının bu ikazları dikkatle değerlendirmeye alacaklarına inanıyorum.

Devamını Oku
31.07.2025
Bir "Altan Bey" geçti bu topraklardan

Yıl 1955, genç gazeteci Altan Öymen ve iki polis Ankara kışının ortasında…

Devamını Oku
24.07.2025
15 Temmuz’dan terörsüz Türkiye’ye...

Gündem aşırı yoğun. Ekrem İmamoğlu’na açılan en akıl almaz davalardan biri dün karara bağlandı.

Devamını Oku
17.07.2025
Satranç oynarken şahınızı veremezsiniz!

Gündem belli: AKP’nin “muhalefetsiz demokrasi modeli” için yaptığı çalışmalar...

Devamını Oku
10.07.2025
Sivas'tan bugüne... Karanlıklar ve tehditler devam ederken

Dün, 2 Temmuz’du… 32 yıl önce yobazların 35 aydınımızı yakarak katletmesinin yıldönümü...

Devamını Oku
03.07.2025
‘Mutlak butlan’a karşı CHP kararlılığı!

Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu sayesinde CHP’nin birinci parti konumuna yükseldiğini gören AKP, ne yapıp edip bu iki lideri durdurmak için her şeyi yaptı ve yapmaya da devam ediyor.

Devamını Oku
26.06.2025
Cahil ve faşist liderlerin savaşı

Aslında bu köşe yazısını kaleme almanın hiçbir anlamının olmayacağı 36 saatlik süreç yaşıyoruz...

Devamını Oku
19.06.2025
Özgür Özel’in samimi gözyaşları

Her ölüm dayanılmaz bir acıdır. Şayet o ölüm, kalp krizi, trafik kazası, elektrik çarpması, cinayet veya intiharla gelmiş ise insan nefes alamaz hale gelir.

Devamını Oku
12.06.2025
Hiçbir şey, göründüğü gibi değildir

Yaşam akıp giderken, siyasi olaylara karşı yorumlar -tahminlerim bazen çok emin görünseler de- altüst olabiliyor.

Devamını Oku
05.06.2025
Çağdaş Türkiye mutlulukları ve üzüntüleri

Hayat, iyi ve kötü olaylar arasında oluşan düğümler şeklinde akan öznel bir film gibi. Seviniyoruz, üzülüyoruz, kahroluyoruz, âşık oluyoruz, şaşırıyoruz, kâh siyasetçilere kâh en yakınlarımıza kâh tuttuğumuz takıma kızıyoruz.

Devamını Oku
29.05.2025
Hayatınızda kaç tıkanıklık var?

Bazen içiniz tıkanır ya, nefes alamaz gibi olursunuz. Uyumak istersiniz ama uyuyamazsınız. İçiniz isyanlardadır, konuşacak kimseniz yoktur. Bütün bunları yaşarken bir de kapana kısılmış fare gibi trafikte kalmışsınızdır mesela!

Devamını Oku
22.05.2025
Yoksa bu bir savaş bildirisi mi?

Hayatı terör yüzünden kararmış aileler için acaba 12 Mayıs 2025 itibarıyla acılar son bulacak mı, yoksa bu tarih iç ve dış siyasetimizi daha da büyük kargaşaya taşıyacak kritik bir eşik mi olacak?

Devamını Oku
15.05.2025
Sokaktaki kediden lidere kadar her yer şiddet!

Sokaktaki kediden lidere kadar her yer şiddet!

Devamını Oku
08.05.2025
Dünyanın sahte demokrasi parodileri (Trump ve ötesi)

Dünyanın sahte demokrasi parodileri (Trump ve ötesi)

Devamını Oku
01.05.2025
Subianto-Nutuk-Abdullah amcamız!

Subianto-Nutuk-Abdullah amcamız!

Devamını Oku
24.04.2025
Erdoğan’ın, yenilmez bir İmamoğlu’na katkıları

Erdoğan’ın, yenilmez bir İmamoğlu’na katkıları

Devamını Oku
17.04.2025
‘Parti devleti’ ve öncü muhalefet

‘Parti devleti’ ve öncü muhalefet

Devamını Oku
10.04.2025
Gezi ve Saraçhane farkı!

Gezi ve Saraçhane farkı!

Devamını Oku
03.04.2025
Çok 'özel' bir lider, Özgür Özel

Çok "özel" bir lider, Özgür Özel

Devamını Oku
27.03.2025
İmamoğlu ve demokrasi halka emanet

İmamoğlu ve demokrasi halka emanet

Devamını Oku
20.03.2025
Çifte standartlar ülkesinde demokrasi mücadelesi

Çifte standartlar ülkesinde demokrasi mücadelesi

Devamını Oku
13.03.2025
Tarih nedir, ne değildir?

Tarih nedir, ne değildir?

Devamını Oku
06.03.2025