‘ABD’ ve Ermeniler
Meriç Velidedeoğlu
Son Köşe Yazıları

‘ABD’ ve Ermeniler

24.04.2015 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Geçen hafta “Vatikan Devleti”nin Başkanı Papa Françesko, Batılı birçok devlet başkanı gibi, sözde “Ermeni Soykırımı”nı kabul ettiğini açıkladı.
“Vatikan”, “teokrasiyle yöneltilen “teokratik” bir devlettir, tıpkı “Fransa” gibi özgür bir devlettir ve onun yolunda yürüyüp “100 yıl” önce sözde bir “Ermeni Soykırımı” olduğunu kabullenmiştir.
Ne var ki, “Papa” bir devlet başkanı olsa da dünya Hıristiyanları’nın, milyarların “dinsel” önderidir, üstelik de “kutsal” sayılır, istediği zaman bu milyarlara seslenir.
Bu durumda “Papa”nın etkisinden söz etmemek olanaksızdır, dahası baskısından...
Dolaysiyle bir süredir “24 Nisan”da bugün, “ABD Başkanı Obama”nın bu konuda ne diyeceğini -her yıl olduğu gibi- soluğumuzu keserek bekledik durduk; neyse ki “soykırım” demeyecekmiş; ne derse desin, bu söylemin “emperyalist bir yalan” olduğu gerçeğini ortadan kaldırmadığı gibi, Ermenilerin “maşa” gibi kullanıldığı gerçeğini de silemez; bu bakımdan bu “yalan”a “ABD” bağlamında değinelim diyorum.
“2. Dünya Savaşı” sonrasına uzandığımızda, Türkiye’de “ABD”ye, Amerikalılara karşı “sempati”nin arttığı görülür; “1946”da “ABD”nin ünlü gemisi “Missouri”, İstanbul’a geldiğinde büyük bir coşkuyla karşılanır; gazetelerde “Bir dostluk hatırası-Hoş geldin Missouri!” biçiminde ilanlar çıkar.
Biz Amerika’yı, gemisiyle askeriyle bağrımıza bastığımız sırada “ABD”deki “Ermeniler” kıpırdanmaya başlarlar; “Birleşmiş Milletler” (BM) katında girişimlerde bulunurlar, “BM”nin türlü kentlerdeki konferanslarından yararlanarak, “Türkiye” aleyhinde geniş bir propaganda çalışması başlatırlar; “ABD” yönetiminin destekler tutumuyla geliştirerek yürüttükleri “soykırım tezgâhı”, öyle bir boyuta ulaşır ki, “ABD” başkan seçimlerinde adaylar, “Ermeniler”e bu konuda neler yapacaklarını bir bir dile getirirler; bu gelişimin en koyu örneği Başkan “Bush”un “1989”daki seçim konuşmalarında, bu sözde soykırımı “anma tasarısı” için verdiği sözdür.
“Bush” seçilince de, bu iş için partisinin senatörlerinden “Dole”u görevlendirir; “Dole”, bu yalanın her yıl “Nisan” ayının belirli bir gününde, “ABD”nin her yanında resmen anılmasını sağlayacak “Ermeni Karar Tasarısı” adıyla anılan bir tasarı hazırlayıp bunu “Senato Komisyonu”ndan geçirir, “Genel Kurul”a götürmek üzereyken, “Türk” kamuoyunun özellikle de basının yoğun tepkisiyle karşılaşır.
Basın, bu “sözde soykırım”ın hangi “belgeler”le saptandığını, “Osmanlı arşivleri”nin incelenip incelenmediğini, iler sürülen olayın bir soykırım mı, yoksa “tehcir” yani “uzaklaştırma” ya da “sürgün” olup olmadığını ve “Senatör Dole”un bunları inceleyip incelemediğini sormayla başlar.
Ardından da, “Bu olayın bir ‘uzaklaştırma’ yoluyla ‘meşru savunma’ eylemi olduğu, çünkü o tarihte Çarlık Rusyasının orduları ‘Anadolu’nun ortalarına doğru ilerliyordu; Osmanlı Devleti, savunma hattının gerisini ‘güvece’ altına almak zorundaydı; Anadolu’daki ‘Ermeniler’in toplu olarak o tarihte (1915) bir Osmanlı ‘ili” olan ‘Suriye’ye gönderilmeleri bu ‘zorunluk’tan doğmuştu” (1).
Bu açıklamanın ardından da, “ABD Hükümeti”, niçin ‘Japonya’ya iki ‘atom’ bombası atarak yüz binlerce insanı öldürdü, milyonları da kuşaklar boyunca süren bir sakatlığa sürükledi? (2)” diye “Senatör Dole”a soruyorlar, yanıtlamasını istiyorlardı.
Dahası o günlerde (1990) yine “Dole”a şöyle bir soru da sorulacaktır: “Varsayalım ki, Türk parlamentosunun bir üyesi ‘Japonya’daki atom bombası ‘katliam’ının ya da ‘ABD’ topraklarında yüz yıllardır sürmüş olan ‘Kızılderili soykırımı’nın, belirli bir günde Türkiye’nin her yanında anılması için bir ‘karar tasarısı’ hazırlayıp ilgili komisyondan geçirmiş olsa, ‘Senatör Dole’ buna ne der?” (3)
Bu iki bombanın atıldığı günler, Japonya ile birlikte dünyanın birçok ülkesinde anılıyorsa da, bu “Türkiye”nin resmi bir kararıyla değil; hele “Kızılderili Soykırımı”nın anıldığından söz edilebilir mi? Ne Senatör “Dole”un harekete geçtiği “gün” ne de “bugün”..
Türkiye’de, 1989 sonlarında 1990’ın ilk aylarında ABD’ye ağır suçlamalar içeren bu sorular sorulurken, “ANAP” hükümeti iktidardadır; Başbakan “Y. Akbulut”, Cumhurbaşkanı da “T. Özal”dır ve tıpkı bugünkü gibi “davul” Akbulut’un boynunda “tokmak” ise Özal’dadır; Başbakan bir “NATO” toplantısında “ABD”nin “soykırım” konusunda kulağını çeker (!)...
Bugün artık bu gösterilere gerek yok; “Osmanlı Devleti”nin almak zorunda kaldığı önlemin bir “soykırım” olmadığını bildiren belgeyi “Vatan Partisi Başkanı D. Perinçek”, “AİHM”den aldı; elimizde artık -kendisinin de dediği gibi- “kapı gibi” bir belge var...
Bugün saat 14.00’te “Galatasaray” alanında yarın da saat 13.00’te “Beşiktaş”ta olalım.

(1-2-3): H.V. “Ermeni Sorunu- 1”, Cumhuriyet, (7.1.1990)  

Yazarın Son Yazıları

Erasmus

Erasmus

Devamını Oku
19.03.2021
‘12 Mart 1921’

“Değerli dostlar bugün, ‘12 Mart günü’, Ulusal Kurtuluş Savaşı sürecinin önemli tarihlerinden birini oluşturur.

Devamını Oku
12.03.2021
‘Manifesto!’

‘Manifesto!’

Devamını Oku
05.03.2021
‘Elli Yıl’

‘Elli Yıl’

Devamını Oku
26.02.2021
Haddini Bil!

Haddini Bil!

Devamını Oku
19.02.2021
Bölme mi? Parçalama mı?..

Bölme mi? Parçalama mı?..

Devamını Oku
12.02.2021
‘Kıht-ı rical!’

‘Kıht-ı rical!’

Devamını Oku
05.02.2021
‘Aşı’ ve ‘mumlar’

‘Aşı’ ve ‘mumlar’

Devamını Oku
29.01.2021
Siyasal terör!

Siyasal terör!

Devamını Oku
22.01.2021
‘Geleceksizlik!’

‘Geleceksizlik!’

Devamını Oku
15.01.2021
Yeni bir kavram dolayısıyla...

Yeni bir kavram dolayısıyla...

Devamını Oku
08.01.2021
İlk gün

İlk gün

Devamını Oku
01.01.2021
İsmet İNÖNÜ

İsmet İNÖNÜ

Devamını Oku
25.12.2020
‘Şikâyetname’

‘Şikâyetname’

Devamını Oku
18.12.2020
‘Şeriat bizim hukukumuzdur!’

‘Şeriat bizim hukukumuzdur!’

Devamını Oku
11.12.2020
‘Rüzgâr eken fırtına biçer!’

‘Rüzgâr eken fırtına biçer!’

Devamını Oku
04.12.2020
‘Hukuk Devleti’ mi? ‘Kişi Devleti’ mi?

‘Hukuk Devleti’ mi? ‘Kişi Devleti’ mi?

Devamını Oku
20.11.2020
Depremle birlikte yaşamak

Depremle birlikte yaşamak

Devamını Oku
06.11.2020
‘Kıht-ı Rical’

‘Kıht-ı Rical’

Devamını Oku
23.10.2020
‘Quo vadis?’

‘Quo vadis?’

Devamını Oku
16.10.2020
Dünya Kız Çocukları Günü

Dünya Kız Çocukları Günü

Devamını Oku
09.10.2020
‘26 Eylül’ dolaysiyle!

‘26 Eylül’ dolaysiyle!

Devamını Oku
02.10.2020
Yarın ‘26 Eylül Dil Bayramı’!

Yarın ‘26 Eylül Dil Bayramı’!

Devamını Oku
25.09.2020
‘Torpil’

‘Torpil’

Devamını Oku
18.09.2020
İlahiyatçı ne diyor?

İlahiyatçı ne diyor?

Devamını Oku
11.09.2020
Yine mi?

Yine mi?

Devamını Oku
04.09.2020
‘Ağustos’ ayı

‘Ağustos’ ayı

Devamını Oku
28.08.2020
‘Bir fikir gazetesinde otuz yıl’

‘Bir fikir gazetesinde otuz yıl’

Devamını Oku
21.08.2020
‘Mecelle’

‘Mecelle’

Devamını Oku
14.08.2020
Lozan’dan Lozan’a!

Lozan’dan Lozan’a!

Devamını Oku
07.08.2020
‘24 Temmuz Lozan Günü’

‘24 Temmuz Lozan Günü’

Devamını Oku
24.07.2020
86 yıllık...

86 yıllık...

Devamını Oku
17.07.2020
Düğme

Düğme

Devamını Oku
10.07.2020
Bir zamanlar...

Bir zamanlar...

Devamını Oku
26.06.2020
‘Kavrulmak’ ve ‘savrulmak’

‘Kavrulmak’ ve ‘savrulmak’

Devamını Oku
19.06.2020
Ekonomiye sıra nasıl gelsin ki?

Ekonomiye sıra nasıl gelsin ki?

Devamını Oku
12.06.2020
‘65 yaş üstü’

‘65 yaş üstü’

Devamını Oku
05.06.2020
‘Ben ben ben demokrasisi!’

‘Ben ben ben demokrasisi!

Devamını Oku
29.05.2020
İkileşti mi?

İkileşti mi?

Devamını Oku
22.05.2020
“Çekildik...

“Çekildik...

Devamını Oku
15.05.2020