‘Vezir’, ‘Rezil’ ve ‘Dil’
Meriç Velidedeoğlu
Son Köşe Yazıları

‘Vezir’, ‘Rezil’ ve ‘Dil’

02.08.2019 07:30
Güncellenme:
Takip Et:

Başlığı oluşturan bu üçlü arasında “ilk” bağlantıyı, günümüzden yaklaşık “2600” yıl önce Yunanistan’da yaşamış, “taşlama”, “iğneleme” -kısaca- bir “Yergi Ustası” olan “Aisopos”un kurduğu kabul edilir; yazılarında masalımsı bir anlatım ve dil kullanmıştır.
Anımsanacağı gibi, biz ona “Ezop” deriz.
Bu “Usta”nın aracı, gereci kuşkusuz “dil”di, diliydi; taşlamalarını oya gibi ince ince örerken, iğnesini batırdığı baskıcı, buyrukçu ve de “çıkarcı” yöneticiler, hele o en tepedekiler ona “diş” bilerlerdi.
Bir anlatıya göre, Ezop’un yaşadığı, Yunanistan’ın ünlü “Delfi” kentinin halkı, kentin yöneticisi olan “Despot”a, bir “yemek şöleni” düzenlemeyi düşünür, belki kendisini biraz olsun yumuşatırız umuduyla...
Unutulamayacak bir “yemek” yapabilmek için, Ezop’a başvururlar.
Ezop’un önerisine göre seçilen yemek, özenle pişirilip kentin meydanında kurulan akşam sofrasında, meşalelerin ışığı altında pırıl pırıl parlayan kapaklı bir tabak içinde Despot’a sunulur.
Alanda toplanmış halkın önünde kapak açılır; tabakda özenle pişirilmiş bir “dil”, boylu boyunca yatmaktadır....
Ezop, “Despot”a, bunun lezzetli ve değerli bir yemek olduğunu belirtip ardından da, “ ‘Dil’, insanı ‘vezir’ de yapar, ‘rezil’ de yapar!” diyerek de vurgular...
Değerli dostlar, şu sırada Ezop’u ve bu ünlü söylemini anımsamanın nedeni, geçen hafta sonu, ülkemizin başındaki “tek adam” Bay Tayyip’in partisi “AKP”nin, “Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı”nda yaptığı konuşma, çünkü bu konuşma sırasında bir ara, “Teşkilatlarımızdan adaylarımıza kadar tüm ‘eksiklerimizi, hatalarımızı’ tespit edeceğiz!” diyerek - Ezop ölçüsüne göre- “vezir” bağlamında bir “dil” kullandı. (Akit, 27.7.2019)
Ne ki hemen ardından, “millet” için yapacakları bu “hizmet”i, “Hamallığını üstlendiğimiz bu mukaddes yük!” diye belirtti... (Cumhuriyet, 27.7.2019)
Böylece Erdoğan’ın, “mukaddes” olanı taşımayı “hamallık” olarak dillendirmesi karşısında insan ister istemez, Ezop’un, “Vezir-Rezil-Dil” söyleminin ne denli yerli yerinde bir ölçü olduğunu düşünmekten kendini alamıyor...
Ve değerli dostlar, Bay Tayyip’in “uzun mu uzun” konuşmasına yer yer değinsek diyorum; örneğin, partisi “AKP”den ayrılıp yeni bir parti kurmak için yola çıkanların, “ihanet” içinde olduklarını öfkeyle dile getirirken, öve öve bitiremediği “Demokrat Parti”nin (DP) de, “CHP”den ayrılanlar tarafından kurulduğunu unutmuş olmalı(!)...
Ayrıca Bay Tayyip, şu anda TC Devleti’ni yöneten, kendisinin başkanlığındaki “Kadro”dan söz eder; bu “Kadro”nun, “Bin bir başlı ‘kartal’ı taşımaya talip ‘kanarya’ misali, dünyanın en ağır imtihanını veren kadro” olduğunu belirtir. (Yeni Şafak, 27.7.2019)
Erdoğan’ın bu “taşkın” övgüsünün değerlendirilmesini, “Ezop Usta”ya bırakıp, Bay Tayyip’in son “hitab” ve “eleştiri” diline bakalım.
Şöyle: “Bay Kemal, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti, bizim dönemimizde asla ve kata emir alan bir hükümet olmamıştır. O sizin cibiliyetinizde var!” diye haykırarak ortaya koydu...
Değerli dostlar, Erdoğan’ın bu sözlerini, “Bu kadarı da olmaz!” diyerek eleştirmek, çok hafif kalacağı için, eleştirmeyi bir kenara koyup önceki danışmanlarından “Cüneyt Zapsu”dan söz edeyim diyorum.
Yıllar önce Zapsu’nun, ABD’nin “Devlet Büyükleri”yle yaptığı bir görüşme sırasında, eleştiri bağlamında dile getirilen Erdoğan için, “Aman, onu süpürüp deliğe atmayın! Onu kullanın, kullanın!” diye bir bakıma yalvar yakar olduğu bilinir...
Dolaysiyle, böyle birinin kurduğu ve başında olduğu bir hükümetin, “emir alan bir hükümet” olup olmamasının, ne denli anlamı olabilir ki?
Yine de sürdürüyor saldırısını; bu kez de, CHP’nin geçmişinde, “Amerika’daki liderler karşısında nasıl, el-pençe divan durduğunu biz çok iyi biliriz!” diyerek ... (Yeni Şafak, 27.7.2019)
Oysa anımsanacağı gibi, kendisinin geçmişte, “ABD”nin Türkiye B. Elçisi Abramowitz’in çizdiği plan doğrultusunda yürüyerek, Elçi tarafından iki kez ABD’ye götürülüp, getirildiği bilinir...
“Ezop Usta” yaşasaydı ne derdi acaba değerli dostlar?

Yazarın Son Yazıları

Erasmus

Erasmus

Devamını Oku
19.03.2021
‘12 Mart 1921’

“Değerli dostlar bugün, ‘12 Mart günü’, Ulusal Kurtuluş Savaşı sürecinin önemli tarihlerinden birini oluşturur.

Devamını Oku
12.03.2021
‘Manifesto!’

‘Manifesto!’

Devamını Oku
05.03.2021
‘Elli Yıl’

‘Elli Yıl’

Devamını Oku
26.02.2021
Haddini Bil!

Haddini Bil!

Devamını Oku
19.02.2021
Bölme mi? Parçalama mı?..

Bölme mi? Parçalama mı?..

Devamını Oku
12.02.2021
‘Kıht-ı rical!’

‘Kıht-ı rical!’

Devamını Oku
05.02.2021
‘Aşı’ ve ‘mumlar’

‘Aşı’ ve ‘mumlar’

Devamını Oku
29.01.2021
Siyasal terör!

Siyasal terör!

Devamını Oku
22.01.2021
‘Geleceksizlik!’

‘Geleceksizlik!’

Devamını Oku
15.01.2021
Yeni bir kavram dolayısıyla...

Yeni bir kavram dolayısıyla...

Devamını Oku
08.01.2021
İlk gün

İlk gün

Devamını Oku
01.01.2021
İsmet İNÖNÜ

İsmet İNÖNÜ

Devamını Oku
25.12.2020
‘Şikâyetname’

‘Şikâyetname’

Devamını Oku
18.12.2020
‘Şeriat bizim hukukumuzdur!’

‘Şeriat bizim hukukumuzdur!’

Devamını Oku
11.12.2020
‘Rüzgâr eken fırtına biçer!’

‘Rüzgâr eken fırtına biçer!’

Devamını Oku
04.12.2020
‘Hukuk Devleti’ mi? ‘Kişi Devleti’ mi?

‘Hukuk Devleti’ mi? ‘Kişi Devleti’ mi?

Devamını Oku
20.11.2020
Depremle birlikte yaşamak

Depremle birlikte yaşamak

Devamını Oku
06.11.2020
‘Kıht-ı Rical’

‘Kıht-ı Rical’

Devamını Oku
23.10.2020
‘Quo vadis?’

‘Quo vadis?’

Devamını Oku
16.10.2020
Dünya Kız Çocukları Günü

Dünya Kız Çocukları Günü

Devamını Oku
09.10.2020
‘26 Eylül’ dolaysiyle!

‘26 Eylül’ dolaysiyle!

Devamını Oku
02.10.2020
Yarın ‘26 Eylül Dil Bayramı’!

Yarın ‘26 Eylül Dil Bayramı’!

Devamını Oku
25.09.2020
‘Torpil’

‘Torpil’

Devamını Oku
18.09.2020
İlahiyatçı ne diyor?

İlahiyatçı ne diyor?

Devamını Oku
11.09.2020
Yine mi?

Yine mi?

Devamını Oku
04.09.2020
‘Ağustos’ ayı

‘Ağustos’ ayı

Devamını Oku
28.08.2020
‘Bir fikir gazetesinde otuz yıl’

‘Bir fikir gazetesinde otuz yıl’

Devamını Oku
21.08.2020
‘Mecelle’

‘Mecelle’

Devamını Oku
14.08.2020
Lozan’dan Lozan’a!

Lozan’dan Lozan’a!

Devamını Oku
07.08.2020
‘24 Temmuz Lozan Günü’

‘24 Temmuz Lozan Günü’

Devamını Oku
24.07.2020
86 yıllık...

86 yıllık...

Devamını Oku
17.07.2020
Düğme

Düğme

Devamını Oku
10.07.2020
Bir zamanlar...

Bir zamanlar...

Devamını Oku
26.06.2020
‘Kavrulmak’ ve ‘savrulmak’

‘Kavrulmak’ ve ‘savrulmak’

Devamını Oku
19.06.2020
Ekonomiye sıra nasıl gelsin ki?

Ekonomiye sıra nasıl gelsin ki?

Devamını Oku
12.06.2020
‘65 yaş üstü’

‘65 yaş üstü’

Devamını Oku
05.06.2020
‘Ben ben ben demokrasisi!’

‘Ben ben ben demokrasisi!

Devamını Oku
29.05.2020
İkileşti mi?

İkileşti mi?

Devamını Oku
22.05.2020
“Çekildik...

“Çekildik...

Devamını Oku
15.05.2020