Mine G. Kırıkkanat
Mine G. Kırıkkanat kirikkanat@mgkmedya.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Mahkemelik kitap

12 Haziran 2016 Pazar

“Silahlara yurttaşlar!
Bölüklerinizi kurun!
Yürüyelim, yürüyelim!
Ardımızdaki izleri,
Pis bir kanla dolduralım!”
Nakaratını yukarda okuduğunuz dörtlük; Marsilya’dan yola çıkıp Krallık yandaşlarını kesip biçerek kuzeye doğru ilerleyen Cumhuriyetçilerin 1789 Devrimi’ne armağanı olup 1795’ten beri Fransa’nın ulusal marşıdır.
Şiddete davet içeriğiyle tüm ulusal marşlar arasında en kanlısı sayılır ve “La Marseillaise” adını taşır.
Fransa’nın üçüncü büyük ve Akdeniz’deki en önemli liman şehri Marsilya, aynı zamanda en eski yerleşim bölgesidir. Liman girişine çakılan pirinç bir tabelanın üstünde, “Bu kent MÖ 600 yılında Anadolu’dan gelen Foçalılar tarafından kurulmuştur” yazar.
Ama Marsilya, benim için her şeyden önce, askeri mühendislik okulu Polytechnique son sınıf öğrencisi babam Kazım Kırıkkanat’ın 1940 yılında Almanlar Paris’e girerken, Türkiye’ye kalkan son gemiye bindiği liman...

***

Tarihiyle, mimarisiyle olağanüstü güzellikteki bu liman kenti, tüm Akdeniz havzasından aldığı göçlerle çokkültürlü bir zenginlik edinmiş ve elbette bu çeşitliliğin bir parçası olarak her tür kaçakçılığın ve soygunların yapıldığı bir “mafya” inidir. Biraz New York’u andıran yasadışılık ortamıyla Marsilya, pek çok gerilim romanı ve polisiye filmin esin kaynağı. Yerel yönetim de edebiyat ve sinemadaki bu polisiye kültürüne sahip çıkıyor.
Ve ben, babamın Fransa’yı terk ettiği liman kentine bir romanımın mahkemede yargılanmasını izlemek için dönüyorum!
Dokuz dile çevrilen Destina*, bu yıl Marsilya Barosu ve Cours Julien Kültür Derneği’nin ortaklaşa düzenlediği 13. Marsilya Polisiye Ödülü için yarışacak 10 kara roman arasına seçildi.
18 Haziran’da Carli Konsevatuvarı’nda mahkeme kurulacak. Mahkeme başkanı, Marsilya Baro Başkanı Fabrice Giletta.
Yargıç üyeler, festival yöneticisi Gilles del Pappas ve yardımcısı Nicole Bargigli.
Sekiz kişilik bir jüri heyeti var.

***

Sanık sandalyesinde beşi kadın, beşi erkek, on yazarız.
Fransızcası, Rüyaların Kanı** başlığıyla yayımlanan Destina’yı, Av. Romain Neller savunacak. Her avukatın, temsil ettiği kitabı beş dakika savunma süresi var.
Savunmaların sonunda jüri üyeleri toplanıp bir karar alacak.
Ve bu karar doğrultusunda, mahkeme heyeti başkanı en iyi polisiye seçilen romanı “suçlu” ilan edecek!
En iyi savunma yapan avukata “Belagat Ödülü”, kurgusu gerçeğe en çok yaklaşan romana da “Jüri Özel Ödülü” verilecek.
Polisiye türünde bir edebiyat şenliği ancak böyle olur dedirten bu yarışmayı kazanıp kaybetmeye, inanın hiç önem vermiyorum. Çok eğleneceğimiz kesin ve sadece, Destina’yı savunacak avukatı dinlemek için sabırsızlanıyorum.

***

Benim gözümde Destina, zamana karşı yarışı çoktan kazandı ve içerdiği kehanet -ne yazık ki- tahminlerimi aşan bir hızla gerçeğe yaklaşıyor.
2008 yılında yazdığım bu polisiye, metinde verilen ipuçları birleştirildiğinde 2026 yılına denk gelir. Öyküsü, aziz dostum Ali Sirmen’in 2 Haziran 2016’da “Destina kader olmasın da...” başlıklı yazısında hatırlattığı gibi: “Cumhuriyetin yıkılışından sonra Türklerin genetik kodlarını kaybettikleri, dillerinin yasaklandığı, İstanbul’un, uluslararası yönetime verildiği bir ortamda geçer.
Geçen mayıs ayında, New York Times gazetesinin Trakya ile Marmara bölgelerini International Constantinopolitan State olarak gösteren malum haritayı arşivinden çıkarıp yayımladığına bakılırsa...
Beni her yıl bir yerlere davet ettiren kitabımın canlanmasından korkuyorum!

—————

(*) Kırmızı Kedi Yayınları, 2016
(**) Le sang des reves/Ed.Metaillie, 2010  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Buzdolabı sendromu 7 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları