Komisyonda emekçinin adı yok - Şükrü Karaman
Olaylar Ve Görüşler
Son Köşe Yazıları

Komisyonda emekçinin adı yok - Şükrü Karaman

11.12.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Milyonlarca emekçinin yeni ücrete ilişkin alacağı kararı merakla beklediği Asgari Ücret Tespit Komisyonu çalışmalarına yarın başlayacak. Türkİş’in Asgari Ücret Tespit Komisyonu yapısı değiştirilmediği sürece masaya oturmama kararlılığı sürüyor. Hükümet, Türkİş’in talebine karşılık komisyona katılımı genişletecek yönetmelik değişikliğini yayımlamadı. Komisyonun yapısın değiştirecek cumhurbaşkanı kararnamesi 12 Aralık’a dek yayımlanmazsa Türkİş toplantılara katılmayacak. Bu durumda 2026 yılında uygulanacak asgari ücret patron ve hükümet temsilcilerinin oyları ile saptanacak.

Türk-İş’in “Sözümüz dinlenmiyor, taleplerimiz karşılanmıyor” diyerek masadan çekilmesi milyonlarca emekçiyi sahipsiz bıraktı. Aslında, Türk-İş masadan çekilme kararında haklı. 2000 yılından bu yana 29 kez toplanan Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda sekiz kez işçi tarafının onayı ile ücret saptandı. 21 kez de patron ve hükümetin dediği oldu, emekçinin talepleri karşılık bulmadı. İşveren ve hükümetin ortak belirlediği düşük zamlı asgari ücretler emekçinin temel gereksinimlerini karşılamaktan hep uzak kaldı.

EMEKÇİ AÇLIKLA BOĞUŞUYOR

2025 yılında asgari ücret yüzde 30 oranında artırıldı. Ama enflasyon yüzde 44.1 oranında gerçekleşti. İşçi geçen yıldan yüzde 14 oranında alacaklı. Ücrete öngörülen enflasyon oranında artış yapılıyor, lakin hedef tutturulamıyor. Haliyle yapılan zam yüksek enflasyondan ötürü yılın üçüncü ayından itibaren satın alma gücünü yitiriyor. Hem enflasyon hem de yüksek vergiler karşısında asgari ücretli hızla yoksullaşıyor. Bu yılın 10 ayında asgari ücretlinin kaybı 6 bin 322 TL’ye ulaştı. Mevcut ücret 16 bin TL düzeyine gerilemiş durumda. Açlık sınırının 30 bin TL’ye ulaştığı ortamda milyonlarca emekçi bu sınırın altında yaşamaya çalışıyor. Emekçinin durumu ortada iken asgari ücrete yüzde 20- 25 arası zam iddiaları havada uçuşuyor. 22 bin 104 TL tutarındaki ücrette yüzde 25, hatta yüzde 30 oranında artış yapılsa bile bu hayat pahalılığında bir anlamı olmaz. O zam da bir yıllık yapılacaksa.

Asgari ücretin belirlenme süreci devletin toplumla yaptığı en büyük toplusözleşmedir. Çünkü asgari ücret ortalama ücret duruma geldi. Çalışanların yarısı bu ücret ve komşu aralığında tutarla emek harcıyor. Bu nedenle toplu pazarlıkla belirlenmesi gerekiyor. 15 kişinin bir masada oturup ezici çoğunlukla patron ve hükümet oyları ile milyonların geleceğine ilişkin karar alması demokratik değil. Masada olan işçi tarafının yaptırım gücü olmalı. Asgari ücret görüşmelerinde uyuşmazlık durumunda grev ve itiraz hakkı bulunmalı. Mevcut yönetmeliğe göre komisyonun saptadığı asgari ücrete itiraz yolu kapalı. Bu haklar sağlanmadığı sürece milyonlarca emekçi açlıkla boğuşmaya devam eder.

ÇALIŞANIN VERGİ YÜKÜ 

Asgari ücretin hesaplanmasında bir işçinin harcama kalıpları dikkate alınıyor. Oysa ailesinin de hesaba katılması şart. Bu nedenle asgari ücret hep düşük belirleniyor ve kimseyi hoşnut etmiyor. Bir ailede iki kişi asgari ücretle çalışsa bile ellerine geçen para 97 bin 159 TL’lik yoksulluk sınırının yarısına bile ulaşamıyor. Asgari ücret dört kişilik ailenin sorunsuz yaşayabileceği tutarda olmalı.

Hükümet yetkilileri sürekli “işçiyi enflasyona ezdirmedik” diye açıklama yapıyor. TÜİK enflasyonu ile asgari ücrete yapılan zam ortada. Daha nasıl ezilecek asgari ücretli, emekli? Çalışanlar üzerindeki vergi yükü çok ağır. Ücret ve maaşlardan büyük kesintiler yapılıyor. Ağır vergi yükü hafifletilerek çalışanlara nefes aldırmak kaçınılmaz hale geldi.

Çalışanların yüzde 70’i sendikalı ve toplusözleşme hakkına sahip olsa asgari ücret hiç konuşulmaz. Ağırlıklı özel sektörde çalışan asgari ücretlinin sendikalaşması olanaksız. Çünkü patronlar, sendika üyesi olanları hemen kapının önüne koyuyor. Bu nedenle çalışanlar sendikalaşmaya çekingen davranıyor. Türkİş de masadan kalkınca 10 milyon emekçi yetim kaldı. İşçi sendikalarının üyeleri olmasa da zor durumdaki emekçiye sahip çıkması görevlerinin gereği. Türkİş ve DİSK asgari ücretlinin yanında olmalı, onlara sahipsiz olmadıklarını göstermeli.

 

ŞÜKRÜ KARAMAN

GAZETECİ 

 

Yazarın Son Yazıları

İnsan onuru ve demokrasi - Ayşe Atalay

TDK sözlüğünde “onur” kavramı insanın kendisine karşı duyduğu saygı olarak tanımlanıyor.

Devamını Oku
11.12.2025
Komisyonda emekçinin adı yok - Şükrü Karaman

Milyonlarca emekçinin yeni ücrete ilişkin alacağı kararı merakla beklediği Asgari Ücret Tespit Komisyonu çalışmalarına yarın başlayacak.

Devamını Oku
11.12.2025
Karadeniz’de neler oluyor? - Can Erenoğlu

Dünyanın en güvenli ve istikrarlı denizi Karadeniz dünyanın en tehlikeli deniz alanına mı dönüştürülüyor?

Devamını Oku
10.12.2025
Gelir adaletsizliği tırmanıyor! - Devrim Onur Erdağ

Türkiye'de emeğin değeri uzun zamandır siyaset meydanında sıkça dile getirilen bir konu.

Devamını Oku
10.12.2025
Yeni feodal çağ ve dijital baronluk - Doğan Sevimbike

Yanis Varoufakis’in No Kings Means No Barons başlıklı yazısı, çağımızın ekonomik ve siyasal düzenini “yeni bir feodalizm” olarak niteliyor.

Devamını Oku
09.12.2025
Erdoğan’ın 2005’teki hayalleri - Kadir Serkan Selçuk

Yıl 2005. Dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, o dönem henüz el konmamış olan Sabah gazetesinin 20. kuruluş yıldönümü için gazeteye bir yazı yazmıştı.

Devamını Oku
09.12.2025
Terörist başının ayağına gitmek... - Hatice Topçu

Ulus devletler; tarih bilinci, ortak coğrafya ve dil birliğine dayanır.

Devamını Oku
08.12.2025
‘Kırkyama’ siyaset… - Prof. Dr. Utku Yapıcı

Türk siyasetinde son yıllardaki en ilginç gelişme siyasi kimlikler düzleminde yaşanıyor.

Devamını Oku
08.12.2025
Çocuklarımız artık kimsesiz mi? - Özgür Hüseyin Akış

Cumhuriyetin kuruluş yıllarında söylenmiş bir cümle hâlâ kulaklarımızda çınlar:

Devamını Oku
07.12.2025
Çözüm mü, çözülme mi? - Ülgen Zeki Ok

Emperyalist güçlerin Ortadoğu’daki kirli emellerinin önündeki en büyük engel olan Atatürk’ü Türk halkının yüreğinden söküp atmak, yani öldürebilmek için bir gri propaganda yöntemi uyguluyor.

Devamını Oku
06.12.2025
Tek Çin ilkesi - Wei Xiaodong

Türkiye’de Çin’in Tayvan bölgesi yaygın olarak bilinse de bu bölgeye ilişkin tarihi ve siyasi bilgiler genellikle sınırlı kalmaktadır.

Devamını Oku
05.12.2025
İktidarın eğitimdeki U dönüşleri - Nazım Mutlu

Siyasal yaşamının toplamı çeyrek yüzyılı bulan iktidar partisinin kısa tarihi, sayısız U dönüşleriyle doludur.

Devamını Oku
03.12.2025
Cumhuriyete sahip çıkma konuşması: Atatürk’ün ‘Bursa Nutku’ - Hamdi Yaver Aktan

Mustafa Kemal Paşa, 3 Şubat 1933 akşamı İzmir Kordon’daki köşkte akşam yemeği sırasında Bursa’daki olayı öğrenir.

Devamını Oku
03.12.2025
Demokraside seçilenler özgür olmalı - Hüseyin Mert

Demokrasi; çağdaş yaşamın, mutluluğun, ekonomik kalkınmanın ve her türlü gelişmenin önkoşulu, altyapısı ve temelidir.

Devamını Oku
03.12.2025
Tekke ve zaviyelerin kapatılması - Doç. Dr. Hüner Tuncer

Tekkeler ve zaviyeler, İslamdaki tarikatların dinsel tören, toplantı ve eğitim yerleridir.

Devamını Oku
02.12.2025
Suyun akışını sürdürmek - Dr. Anıl Yıldırım Poyraz

“Su ateşe galiptir ancak bir kaba girerse ateş onu kaynatıp yok eder.” - Mevlana

Devamını Oku
02.12.2025
21.yüzyılda Türkiye’de sosyal demokrasi - Halil Sarıgöz

Sosyal demokrat partilerin tarihsel serüvenine baktığımızda, parti programlarının yalnızca birer teknik metin değil; toplumun yönünü, siyasal aklın niteliğini ve iktidar imgelemini belirleyen kurucu belgeler olduğunu görürüz.

Devamını Oku
01.12.2025
Gıda güvenliği sistemimiz alarm veriyor - Adnan Serpen

Gıda yaşam için olmazsa olmazdır ancak kirlenirse hastalığa, hatta ölüme bile neden olabilmektedir.

Devamını Oku
01.12.2025
Buğra Gökce, Silivri'den Cumhuriyet'e yazdı

Otuz altıncı pazar...

Devamını Oku
29.11.2025
İhanetin adı barış olamaz… - Erol Ertuğrul

Güzel yurdumuzda 23 yıldır uygulanan politikalarla, üniter devlet yapımıza ve Cumhuriyetimizin kuruluş anlayışına uymayan görüşler seslerini yükseltmeye başladı.

Devamını Oku
29.11.2025
İddianame hukukla bağlı mı? - Doğan Erkan

İmamoğlu iddianamesi başından beri hukuk dili yerine tercih edilen siyasal retoriğiyle, delil boşluğuyla, rivayet anlatımlarıyla tartışılıyor.

Devamını Oku
28.11.2025
İmralı ziyareti ve TBMM - Hüseyin Özkahraman

Türkiye’de “Kürt meselesi”, etnik kimlik tartışmalarını aşan; devlet-toplum ilişkilerini, siyasal katılım biçimlerini, demokratikleşme dinamiklerini ve meşruiyet tartışmalarını doğrudan etkileyen çok katmanlı bir olgudur.

Devamını Oku
28.11.2025
Seçimin sakatlanması - Cihangir Dumanlı

Anayasamızın 2. maddesine göre Türkiye Cumhuriyeti demokratik bir devlettir.

Devamını Oku
27.11.2025
Kurucu felsefeye dönüş - Mehmet Tomanbay

Son açıklanan TÜİK verileri enflasyon, işsizlik ve derinleşen yoksulluğun gittikçe büyüyen sorunlar olduğunu göstermektedir.

Devamını Oku
27.11.2025
Düzensiz dünya nereye gidiyor? - Nejat Eslen

Yeni bin yılın ilk yüzyılının ilk çeyreği yakında bitecek.

Devamını Oku
26.11.2025
İmralı vesilesiyle CHP dövmek - Esat Aydın

İmralı vesilesiyle CHP dövmek - Esat Aydın

Devamını Oku
26.11.2025
Eğitim sürecinde öğretme ve öğrenme - Cihat Karaali

Geçmişte eğitimciler yalnızca öğretmen değillerdi.

Devamını Oku
26.11.2025
Radbruch formülü ve Türkiye bağlamı - Başar Yaltı

Daha önce bu sütunlarda yayımlanan “Adaletsizliği Görmek” (Cumhuriyet, 07.11.2025) başlıklı yazımızda; adalete giden yolun adaletsizliği görmekten geçtiğini, bir hukuk düzeninde karar veren konumundaki tüm görevliler ile hukuk normlarını uygulayan tüm yetkililerin adaletsizliği görmek, önlemek ve adaleti yerine getirmekle görevli olduklarını, adaletsizliği görme yetisine sahip olmayanların yargıç ve savcı yapılmaması gerektiğini belirtmiştik.

Devamını Oku
25.11.2025
Türkiye Araf’ta - Gani Işık

Şimdilerde Türkiye’ye bir hal oldu; Cumhur İttifakı, İmralı ile hemhal oldu.

Devamını Oku
25.11.2025
Öğretmenim, canım benim! - Duran Güldemir

24 Kasım Öğretmenler Günü’nün anlamını ve önemini anlatmak için söylenecek çok söz var elbette ancak Ceyhun Atuf Kansu’nun “Dünyanın Bütün Çiçekleri” şiirinin bu dizeleri sanki bir başka söze gerek yoktur der gibi derin bir duygusallık içine sürüklemektedir bizi.

Devamını Oku
24.11.2025
Uçak kazasının düşündürdükleri... - Cumhur Utku

Geçen hafta Azerbaycan-Gürcistan sınırında düşen askeri uçağımızla ilgili bir tanımı düzeltelim

Devamını Oku
22.11.2025
‘Ot otlayanlar’dan bugüne - A. Celal Binzet

Günümüzün yakıcı sorunlarından birisi olan vergi, bozuk sistemin ana nedenlerinin başında geliyor.

Devamını Oku
21.11.2025
Bir döneğin anatomisi - Çiğdem Bayraktar Ör

Dün söylediğini bugün unutuyor; hayır, unutmuyor; “Dün söylediğini yutuyor”!

Devamını Oku
21.11.2025
Türkiye’de şap hastalığı neden hâlâ bitmiyor? - Gülay Ertürk

Türkiye’de hayvancılığın en büyük sorunlarından biri, aradan geçen yüzyıllara rağmen hâlâ kontrol altına alınamayan şap hastalığıdır.

Devamını Oku
21.11.2025
Dünya Çocuk Hakları Günü - Recep Nas

Çocuk Haklarına İlişkin Sözleşme, 20 Kasım 1989 günü Birleşmiş Milletler’ce kabul edilmiş, 2 Eylül 1990’da yürürlüğe girmiştir.

Devamını Oku
20.11.2025
CHP'nin iktidar kurultayı - Ziya Yergök

Türkiye’nin kurucu ve birinci partisi, iktidarın en güçlü adayı CHP, 28- 30 Kasım tarihlerinde 39. olağan kurultayını yapacak.

Devamını Oku
20.11.2025
Güvenlik kültürü üzerine - Gazi Zorer

Ülkemizin büyük kısmı aktif deprem kuşağında ve sıklıkla depremi yaşıyoruz ama esaslı bir deprem master planımız yok.

Devamını Oku
19.11.2025
Kemalizm karşıtlığının maskesi - Tunay Şendal

Türkiye, 10 Kasım’ın manevi ağırlığı altında, Mustafa Kemal Atatürk’ün mirasına yönelik tartışmaların bir kez daha alevlendiği bir kırılma anına tanık olmuştur.

Devamını Oku
19.11.2025
Gözden gönüle akan bir aydın - Mücteba Binici

Veteriner hekim Nihat Köse ile ilk karşılaşmamız, 1988 yılının ağustos ayında Samsun Sahra Sıhhıye Askeri Okulu’nda başladı.

Devamını Oku
19.11.2025
İhanet ve gerçekler - Doğu Silahçıoğlu

1914-1918 Birinci Paylaşım Savaşı’nda İngiliz, Fransız, İtalyan ve Yunan işgaline uğrayan Anadolu; Mustafa Kemal önderliğinde başlatılan Milli Mücadele ve Kurtuluş Savaşı döneminde, ardında yayılmacı sömürgecilerin ve Saray’ın durduğu ihanet dolu bir sürece sahne oldu.

Devamını Oku
18.11.2025