Birçok eksikle oynayan Beşiktaş sahada üstündü. Tempolu ve kazanma arzusu taşıyan kadroda Umut, Kenan, Kerem, Güven; Josef’in de katılımıyla daha çok koşan ayaklardı. İlk yarıda kaçan pozisyonlarda 5’te Necip’i, 17’de Güven’i, 23’te Kenan’ı gördük. Sonrasında Teixeira 23’te topu dışarı attı. Ancak bu takım kazanmayı kafasına koymuştu. Kerem 20 yaşındayken; Altaylı İbrahim de 40 yaşıyla örnek bir görüntü verdi. Kappel’den başka golü düşünen ve tehlikeli depar atan oyuncusu olmayan Altay çok top kaybetti. İkinci yarıda direkler Beşiktaş’ın fark yapmasını engelledi. Dün gece bir kez daha gördük; Ghezzal’ın varsa kazanırsın. Sadece yenilmemek için oynayan Altay’ın ligde işi zor. Sahada kendisinden emin iki isim vardı: Ersin ve Josef. Bu avantaj, Beşiktaş’ın gücü olarak yansıdı. Koşup, iyi mücadele eden Necip ve Güven algı sıkıntısı nedeniyle kararlarında geç kalıyor. Reaksiyonları yetersiz. Güven bunu aşarsa çok gol atar. Kaleye yaklaştıkça yapacağı işin doğru vuruş olduğunu geç düşünüyor. Reaksiyon çalışması yapması Beşiktaş’ın bir başka golcü kazanmasına yardımcı olur. Beşiktaş’ın gollerini önleyen direkler, 90+4. dakikada Altay’ın golünü de engelleyip adil bir sona neden oldu.