‘Ortadoğu’nun Soros’unu kim yedi?
Barış Terkoğlu
Son Köşe Yazıları

‘Ortadoğu’nun Soros’unu kim yedi?

17.03.2022 05:00
Güncellenme:
Takip Et:

Gökten üç elma düşüyor. Hepsi de aynı yere... Masal bu ya, eğilip alayım diyorsun. Üçü de yerde yok!

İçişleri Bakanı, “Savaşta ölen bütün çocukların sorumlusu Soros’tur” deyince aklıma geldi. İçimden “Bi Dahlan vardı, ne oldu ona” dedim. Hani kimilerinin “Ortadoğu’nun Soros’u” diye andığı Muhammed Yusuf Dahlan’dan söz ediyorum.

1961’de Filistin’de, Gazze Şeridi’nde doğdu. Genç yaşta Fetih Hareketi’ne katıldı. İsrail onu defalarca tutukladı. Kod adı Ebu Fadi’ydi. 2003 yılında bakanlığa kadar yükseldi. Mahmut Abbas tarafından Filistin Ulusal Güvenlik Konseyi Başkanlığı’na atanan Dahlan’ın ana hedefi, Gazze’de Hamas’ın sınırlandırılmasıydı. Hamas’a karşı Gazze’yi kaybetti. Ardından büyüyen otoritesi onu Abbas’la da karşı karşıya getirdi. Yolsuzlukla suçlandı, hakkında davalar açıldı. Filistin’i terk ederek 2011 yılında Birleşik Arap Emirlikleri’ne yerleşti. Veliaht Prens Muhammed bin Zayed’in danışmanı oldu.

Gelgelelim, güçlü bir adamdı. Hapishaneden, sokaktan geliyordu. İsrail’le, Hamas’la çatışmıştı. Örgütçülüğü, silahlı faaliyetleri, Ortadoğu’nun derin dehlizlerini iyi biliyordu. Bu da onun BAE elinde hep tartışılan bir politik figür olmasını sağladı.

Mesele Filistin, İsrail, BAE üçgeninde seyretseydi herhalde buradan sonrası bir dış politika hikâyesi olurdu. Ancak hiç de öyle değil. Zira AKP hükümeti için Dahlan, adı Gülen ya da Apo kadar anılan bir isim. Türkiye’de hangi konu açılsa, Dahlan gündeme geliyor.

GEZİ BİLE ONA BAĞLANDI

En bilineni 15 Temmuz. Hatırlayın; AKP, darbe girişimini finanse edenin bizzat BAE olduğu iddiasındaydı. “3 milyar dolar” dahi telaffuz edilmişti. İşte hükümet, BAE ile FETÖ arasındaki bu trafiği, bizzat Dahlan’ın yönettiğini iddia ediyordu.

Bu kadar değil...

Bir başka çatışma Libya’daydı. Kaddafi’nin devrilmesinin ardından, ülke iç savaşa sürüklenmişti. AKP hükümeti, oluşan yönetimi desteklerken BAE, ülkenin doğusundaki Halife Hafter’in yanında durdu. Hafter-BAE ittifakı Türkiye’nin de aralarında olduğu güvenlik unsurlarını hedef aldı. Dahlan, BAE ile Hafter arasında askeri köprü olmakla, Türkiye’ye yönelik silahlı saldırıları organize etmekle suçlandı.

BAE ile gerginlik büyüdükçe, Dahlan “efsanesi” de yürüdü.

Örneğin, Gezi Parkı eylemleri bile Dahlan’a bağlandı. Hatta Dahlan’ın Gezi Direnişi öncesinde Türkiye’ye geldiği, eylemcilerle görüştüğü iddia edildi. İddia, BAE ile gerginlik yaşayan Katar destekli El Cezire’nin 2013 yılındaki bir haberine dayanıyordu. Dokuz yıl sonra o haberi açıp baktım. Şöyle başlıyordu: “Beldetuna sitesinin spekülatif haberler vermekle tanınan Asrar Arabiya sitesine dayandırarak verdiği bilgilere göre, Fetih Hareketi’nin eski yöneticilerinden Muhammed Dahlan, geçen ağustos ayı içerisinde Türkiye’ye geldi. Haberde Dahlan’ın farklı isim taşıyan bir pasaportla gerçekleştirdiği Türkiye ziyareti esnasında Türk ve Kürt aktivistlerle görüştüğü öne sürüldü.”

Kısacası “kaynım görmüş” üslubuyla yazılmış o haber de şaibeliydi!

Dahlan’ın adı, her oyuna sokulan joker gibi. Hükümet medyası, Suriye savaşında dahi Dahlan etkisini yazdı: “ÖSO’dan parayla militan toplayan Dahlan, yaklaşık 3 bin kişilik orduyu PKK/PYD’ye kazandırdı.”

Bunlar Türkiye’yi ilgilendirenler...

DAHLAN KIRMIZI LİSTEDE

Yemen savaşından Mısır darbesine kadar, her olayda sözü edilen Dahlan, sonunda Türk yargısının da konusu oldu. 19 Nisan 2019’da, İstanbul’da, BAE adına casusluk yaptıkları iddiasıyla, Samir Semih Şaban ve Yusuf Hasan gözaltına alındı. Yusuf Hasan’ın cezaevinde intihar ettiği dosyada, ifade veren bir gizli tanık, iki casusun Dahlan ile bağlantılı olduğunu söyledi.

Sürecin ardından Dahlan, 10 milyon TL ödüllü “terörden arananlar-kırmızı listesi”ne girdi. “Anayasal düzeni zorla değiştirmeye teşebbüs etmek” ve “uluslararası casusluk yapma” gibi suçlamalarla yakalama kararı çıkarıldı. 2020 Ağustosu’nda da Uluslararası Polis Teşkilatı’ndan (Interpol) “kırmızı bülten” talebinde bulunuldu. Gelgelelim, Interpol’ün bu talebi kabul etmediği anlaşıldı.

Asıl merak edilen şu oldu: BAE Prensi ile Erdoğan barıştıktan sonra Dahlan ne olacak? Yani Türkiye, prensin danışmanını bütün bu suçlarla aramaya devam edecek mi? Prens’e “danışmanını ver” denecek mi? Yoksa “oldu bir kere” denilerek hakkındaki yakalama kararı kaldırılıp kırmızı bülten talebi geri mi çekilecek?

BAKANLIK NE DEDİ?

Ben de bu soruya yanıt aradım. Önce hükümet medyasının “Prens iyi, çevresi kötü” haberine denk geldim. Erdoğan ile BAE Prensi barışınca, ilginç bir habere imza atmışlardı: “Dahlan’ın BAE’deki faaliyetlerine yasak.”

Böyle önemli bir bilginin büyük bir kaynağı vardır” derseniz, Yeni Şafak’ın haberi şöyle başlıyor: “Diriliş Postası’nın Arap medyasına dayandırdığı habere göre...”

Diriliş Postası acaba hangi Arap medyasından bulmuş derseniz orada da şu yazıyor: “AlHaqiqa Post internet sitesinin haberine göre...”

AlHaqiqa Post’un peşine düşünce önünüze bir sosyal medya hesabı çıkıyor. Hesabın takipçisi Twitter’da 1033 kişi. Yani köy dernekleri bile daha çok izleniyor.

Kısacası BAE ile Türkiye barışınca Dahlan meselesi, “Prens onu gönderdi” diyerek kapatılmış görünüyor. Nitekim bir zamanlar günaşırı Dahlan haberi yapan hükümet medyası, BAE ile kucaklaşmanın ardından Dahlan’ın D’sinden bahsetmemiş.

Peki, yakalama kararına, kırmızı bültene ne oldu?

Adalet Bakanlığı kaynaklarını arayıp bu soruyu sordum. Ancak “politik değerlendirme olacağı” gerekçesiyle, bürokratlar bu soruyu yanıtlamak istemediklerini söyledi.

İçişleri Bakanlığı sayfasında, terörden arananlar listesinde, o kadar görünür olmasa da Dahlan’ın adı kırmızı listede duruyordu. Bakanlık kaynakları soruları yanıtlamasa da Erdoğan öncülüğünde BAE’ye yapılan çıkarmada, İçişleri Bakanı’nın yangın güvenliği üzerine konuştuğunu ama Dahlan meselesine girmediğini öğrendim. BAE’nin kolları, “Ortadoğu’nun Soros”u dediklerini, sokakta ölen çocukları, casus ve ajan suçlamalarını unutturmuştu!

Kısacası BAE ile öpüşünce, yatırım sözü alınınca, Dahlan meselesi de yanmış bitmiş kül olmuştu!

Düşen elmaları boşuna aramayın. Siz eğilene kadar birileri onu çoktan yedi. Ağacı da uygun bir fiyata satıldı. Elma, işlenmiş günahın bir garip meyvesi değil mi zaten!

Yazarın Son Yazıları

Ya su kirliyse?

Değişmez görünen gerçekten kaçmak yerine dokunmaya karar verdiğimizde, ona şekil verebildiğimizi de görürüz.

Devamını Oku
04.12.2025
200 günlük burun sürtme davası

Burnumuzla sadece nefes alsaydık en çok kötü kokuların sahipleri mutlu olurdu.

Devamını Oku
01.12.2025
Bir garip ölüm hikâyesi

Yaşamda birikmiş servet, bazen ölümün üzerinde perde olur.

Devamını Oku
27.11.2025
‘Kurucu önderlik’ ve kurucu irade

Küçük niyetler büyük sözlerin arkasına gizlenir.

Devamını Oku
24.11.2025
Yaşamından renkleri çalınan kadın

Koca çınardan nimetini esirgeyen toprak yokluğunu önce çimende gösterir

Devamını Oku
20.11.2025
38 çocuğun duyulmayan çığlığı

Adalet davası uzaktaki bir çığlığı duymakla başlar.

Devamını Oku
17.11.2025
CHP’yi ‘gayrımeşrulaştırma’ operasyonu

Doğa insana kendi sınırlarını çizeceği imkanı sunarken cömerttir.

Devamını Oku
13.11.2025
Eğitimsiz okullar bakanlığı

İnsan ancak eğitilirse özgür olur.

Devamını Oku
10.11.2025
Aman çocuklar duymasın!

Bakmayın gazetecilik yaptığıma.

Devamını Oku
06.11.2025
‘Pardon’ diyen karar

Bir kez olursa hata, iki kez olursa yanlış, tekrar olursa kasıt denir.

Devamını Oku
03.11.2025
Bakanlıktaki ‘koruma kalkanı’

Çoğu zaman sözün çıktığı yere bakarız.

Devamını Oku
30.10.2025
Aranan casus sonunda bulundu!

O kadar çok söz söyleriz ki bazen gerçek kalabalıkta kaybolur.

Devamını Oku
27.10.2025
Boğaziçi’ni nasıl çökerttiler?

Kime söylendiği belirsizse en ağır sözler bile havada kalır. En son Yargıtay başkanı konuştu.

Devamını Oku
23.10.2025
‘PKK yasası’na neden karşıyım

Kapıyı açan anahtar değil, kilidinin bilgisidir.

Devamını Oku
20.10.2025
Öcalan serbest bırakılacak mı

Sözcükler her zaman anlatmak için kullanılmaz.

Devamını Oku
16.10.2025
Apo ve Bahçeli’nin susturduğu asker

Çıkarlar suç ortaklıklarının kaynağıdır.

Devamını Oku
13.10.2025
‘Fatihli Müslümanlar’ rahatsız

“Bizi cehennemle korkutuyorlar ki dünyada onlara boyun eğelim.”

Devamını Oku
09.10.2025
Çocuk tecavüzünde çocuğu yargılayanlar

Çelişki dünyanın kendisinde sanırız, oysa ona sebep olan da insandır.

Devamını Oku
06.10.2025
Tarihin arka duruşması

Eğip bükersin, sarar paketlersin. Her şeye rağmen gerçek olduğu yerde durmaya devam eder.

Devamını Oku
02.10.2025
İŞKUR’u bile soydular

Kapı içeriden açıldı mı soygun normalleşir.

Devamını Oku
29.09.2025
‘Size miras kaldı’ sürprizinden çıkan örgüt

Koca ağaca bakıp dalındaki eksiği görüyorsan haksız değilsin.

Devamını Oku
25.09.2025
İçeridekilerin aileleri neler yaşıyor

Kendi gülünün dikenini çıkarmak kolaydır. Başkalarının acılarını anlamak ise uğraş ister.

Devamını Oku
22.09.2025
Netanyahu’nun Erdoğan’a salladığı parmak

Tek kişide hastalık dedikleri, milyonlarda ideoloji oluyor.

Devamını Oku
18.09.2025
Dananın kuyruğu kopacak derken...

Siz bu yazıyı okurken belki bütün kelimeleri eskimiş olacak.

Devamını Oku
15.09.2025
Erdoğan’ın CHP planı

Sen ardına dönüp bakmazken geçmiş bir gölge gibi seninle birlikte yürüyor.

Devamını Oku
11.09.2025
İBB operasyonunu başlatan AKP’li

Adli yıl açılışında İstanbul cumhuriyet başsavcısı gazetecilerle buluştu. İlginç bir ifade kullandı: “İBB operasyonunu ilk öğrenen kişi Murat Kapki oldu. Nasıl olduğunu bilmiyoruz. O, malları kaçırmaya başlayınca biz de harekete geçtik.”

Devamını Oku
08.09.2025
‘Terörsüz Türkiye’nin kabağı

Dünya değişiyor ama senin çektiğin çile hep aynı kalıyor.

Devamını Oku
04.09.2025
Başörtüsünü çıkaran Fethullahçı

İnsanın çektiği çilelerin sonucu tecrübeleridir.

Devamını Oku
01.09.2025
Topuk kırıldıktan sonra

O çok bildiğimiz gerçekleri her şey görünür olduktan sonra anlatmayı ne kadar çok severiz.

Devamını Oku
14.08.2025
TikTokçu hacı paşa devri

Yükselme kuralını kaybedince yukarıyla aşağı bir olur.

Devamını Oku
11.08.2025
Erdoğan’ın kimliği bile satılık

Hırsızın peşinden koşuyoruz da ya içeride kapıyı açan varsa?

Devamını Oku
07.08.2025
Şehit askerlerin tahlilleri ne söylüyor

Milletler yaşamdan öğrendikçe gelişir. Çöküş dönemlerinde ise ancak ölüm öğreticidir.

Devamını Oku
04.08.2025
Askerler kayıp 5 milyarın peşinde

Sana verirken yokluğu gösterenler, senin olan varlığı harcarken har vuruyor harman savuruyor.

Devamını Oku
31.07.2025
Koca savcılığın dokunmadığı patronlar

Dünya, Sezen Aksu şarkısındaki gibi: Masum değiliz, hiçbirimiz.

Devamını Oku
28.07.2025
Zengin itirafçı olur kurtulur olan garibana olur

Bazen fısıltıyı duyuyorsun. Bazen de çığlığı duyma istiyorlar.

Devamını Oku
24.07.2025
Davutoğlu partisindeki istifalara ne dedi?

Aslında benim sorum yeni çıkan o kitapla ilgiliydi...

Devamını Oku
21.07.2025
Öcalan, Ramazan, Altaylı

Memlekette “süreç bayramı” var. Gelgelelim “hukuk ve özgürlük bayramı” yok.

Devamını Oku
17.07.2025
Domates, biber, patlıcan!

“Demokrat adam”, “demokrat bulmadığı” adama “Ya demokrat ol ya döverim” demiş.

Devamını Oku
14.07.2025
Herkesi başka tartan kantar

Aynı kantar seni başka onu başka tartıyor...

Devamını Oku
10.07.2025
Söyleyin Timur haksız mı? 

Kimin haklı olduğunu söz belirler sanırsın, oysa hak çoğu zaman güç ile dağıtılır. Size bu satırları gazeteci arkadaşım Timur Soykan hakkındaki mahkeme kararını beklerken yazıyorum. 

Devamını Oku
07.07.2025