Hazımsızlık, insanın aldığı besinleri yeterince sindirememesinden kaynaklanan bir dizi rahatsızlık belirtisine verilen genel isimdir.

İnsanın bedeni, yiyecek ve içecekle…

Zihni ve ruhu, bilgi ve kültürle beslenir!

Midedeki hazımsızlık, şişkinlik, ağrı, geğirme ve gaz çıkartma gibi rahatsızlıklarla birlikte ortaya çıkar.

Zihindeki ve ruhtaki hazımsızlık ise sadece hastayı değil, çevresini de ciddi biçimde rahatsız eden belirtiler verir:

Anlayışsızlık, uyumsuzluk, saldırganlık, diyalogsuzluk gibi semptomları vardır.

***

“Dispepsi” denilen midedeki hazımsızlık sık görüldüğü için kişiler tarafından pek de önemsenmez.

Zaten kendi başına bir hastalık da değildir:

Genellikle reflü, ülser, safrakesesi iltihabı veya benzer hastalıklar gibi bir sorunun dışavurumudur.

Aşırı alkol ve kahve kullanımı, mideyi tahriş edebilen ilaçlar, ülser, gastrit gibi hastalıklar, endişe hali, depresyon gibi sorunlar midedeki hazımsızlığı teşvik eden faktörlerdir.

Aşırı mide hazımsızlığının sonuçları arasında istifra etmek gibi belirtiler vardır.

***

Zihinsel ve ruhsal hazımsızlık da aynen midedeki hazımsızlık gibi, altta yatan daha önemli sorunların bir belirtisidir ve çok sık görüldüğü için o da fazla önemsenmez:

Demokrasi kültürünün, empati yeteneğinin eksikliği, kendini herkesten üstün görme duygusu, dogmatizm, eğitimsizlik, sonradan görmelik, para hırsı, makam hırsı, iktidar hırsı, bencillik gibi ciddi rahatsızlıkların dışavurumu biçiminde ortaya çıkar.

Aşırı ruhsal ve zihinsel hazımsızlığın belirtileri arasında, diyalog kurulan ve anlaşmaya varılan muhatapların, diyalog kurdukları ve anlaştıkları için küçümsenmesi ve aşağılanması gibi davranışlar dikkati çeker.

***

Gerek midedeki gerekse zihindeki ve ruhtaki hazımsızlığın tedavisi, hiç kuşkusuz bunların gerisinde yatan temel rahatsızlığın ortadan kaldırılmasına bağlıdır.

Bu nedenle altta yatan faktörlerin iyi teşhis edilmesi ve teşhisi izleyen ciddi bir tedavinin uygulanması gerekir.

Ama bu rahatsızlıktan mustarip olanların uygulayacakları bazı basit önlemler de vardır:

Midedeki hazımsızlığın tedavisi için yemek kültürünün geliştirilmesi ve beslenme alışkanlıklarının değiştirilmesi…

Zihindeki ve ruhtaki hazımsızlığın tedavisi için de demokrasi kültürünün geliştirilmesi ve insan ilişkilerindeki alışkanlıkların değiştirilmesi gerekir.

***

Yemek kültürünün geliştirilmesi ve beslenme alışkanlıklarının değiştirilmesindeki ilkeler aslında çok basittir:

Az ve sık, hafif yemekler yemek, ağır, çok yağlı, çok asitli besinlerden kaçınmak gerekir!

Demokrasi kültürünün geliştirilmesi ve insan ilişkilerindeki alışkanlıkların değiştirilmesi de son derece basit ilkelere dayalıdır:

Kendine yapılmasını istemediğin davranışları başkalarına yapmamak…

Başkalarına da kendine davranılmasını istediğin gibi davranmak gerekir!

***

Yeme içme tutkusu midedeki hazımsızlığın, egemenlik kurma tutkusu ise zihindeki ve ruhtaki hazımsızlığın hızlandırıcı, teşvik edici nedenleri arasındadır.

Bu tutkulardan kurtulmak için:

Açken, tok gibi düşünmek ve davranmak…

İktidara gelindiğinde, muhalefetteyken yapılanları, söylenenleri ve bir gün iktidardan gidilip yine muhalefet olunacağını unutmamak gerekir!

Onun için büyüklerimiz “ ‘Ne oldum’ deme, ‘ne olacağım’ de!” diye harika bir özdeyiş geliştirmişlerdir.

Hepinize beden ve ruh sağlığınızın yerinde olduğu mutlu günler dilerim sevgili okurlarım!

\n\n