Türkiye’nin kurucu-ülkenin 1. partisi Cumhuriyet Halk Partisi, kongreler ve kurultay sürecini yaşıyor. Önce mahalle delegelerinin seçimi ile başlayan süreç, ilçe kongreleri ile devam etti. Şimdi sırada il kongreleri var. Ardından da 39. olağan kurultay toplanacak. Bu hafta ve gelecek hafta içinde, ülkenin birçok ilinde olduğu gibi Ege’de de CHP il kongreleri yapılacak. CHP’nin yaşadığı yargısal kuşatma ve çok yönlü saldırılar nedeniyle, bu dönemdeki kongreler biraz hızlandırılmış biçimde ve olağanüstü koşullarda yapılıyor.

CHP’NİN EGE ÖRGÜTLERİ
Her zaman altını özenle çiziyoruz ve sıkça vurguluyoruz; CHP için Ege’nin, Ege için de CHP’nin çok farklı bir anlamı ve önemi var. İşte bunun içindir ki Egeli yurttaşlar CHP kongrelerini ve CHP’de yaşanan gelişmeleri dikkatle izliyorlar. Son yerel seçimlerde CHP kıyıdan içerilere doğru yürüyerek tüm Ege’yi kapsama alanına aldı. Ege’nin büyük kentleri ve önemli yerleşim alanları CHP’li başkanlarca yönetiliyor. Bu bağlamda, CHP’nin Ege örgütleri önemli yönetsel sorumluluklar taşıyorlar.
İZMİR CHP’DE DURUM
23 yıldır devam eden bugünkü siyasal iktidar döneminde, İzmirli seçmenin tercihi hep CHP’den ve CHP’li adaylardan yana oldu. Genel ve yerel hiçbir seçimde İzmir iktidara geçit vermedi. Her daim tercihini muhalefetten ve özellikle de CHP’den yana kullandı. İzmir’de CHP’nin il başkanı ile önceki büyükşehir başkanı ve bazı çalışma arkadaşları halen cezaevinde bulunuyorlar. CHP İzmir İl Örgütü’nün kongresi 17 Ekim Cuma günü yapılacak. Genel başkan Özgür Özel, halen cezaevinde bulunan il başkanı Şenol Aslanoğlu’nun adaylığında kongrenin yapılmasını istiyor. Bunu bir vefa borcu olarak görüyor ve içerideki partililerinin savunulması olarak değerlendiriyor. Bazı eleştirilere karşın, genel başkanın yaklaşımının örgütte genel olarak kabullenildiği görülüyor.
ÖRGÜTLERİN SORUMLULUĞU
Aslında bu zor ve zorlu dönemde CHP örgütlerine ve tek tek tüm CHP’lilere önemli sorumluluklar düşüyor. Her koşulda partinin savunulması ve iktidara hazırlanılması. Bütün bu görevler için, kongre-kurultay sürecinde en güçlü örgütsel yapıların hazırlanması ve oluşturulması. Günümüzde CHP çok yönlü kuşatma altındadır. Çok sayıda belediye başkanı, meclis üyesi ve siyasetçi cezaevindedir. Günümüzde siyasal muhalefet ve özellikle de CHP çok sıkıntılı bir siyasal süreç yaşamaktadır. İşte bunun içindir ki CHP tabanı, örgütleri, en birikimli, nitelikli ve mücadeleci kadrolarını yönetime taşımalıdır. İçinde bulunulan olağanüstü koşullara uygun örgütsel yapılar oluşturulmalıdır. Unutulmamalıdır ki başta Ege’de olmak üzere, tüm ülkede; halkın, seçmenin gözü, kulağı CHP’nin üstündedir.
***
Kooperatif davası
Kamuoyunda “kooperatif davası” olarak bilinen İzbeton şirketinin önceki yöneticileri ile ilgili davanın ikinci duruşması, 13 Ekim Pazartesi günü yapılacak. İzmir kamuoyunun, özellikle de siyaset ve iş dünyasının dikkati yine bu davaya ve duruşmaya çevrilecek. Bilindiği gibi dava kapsamında, CHP’nin İzmir il başkanı Şenol Aslanoğlu, İzmir Büyükşehir’in önceki başkanı Tunç Soyer ile genel sekreteri Barış Karcı ve bazı çalışma arkadaşları halen cezaevinde tutuklu bulunuyorlar.

Tunç Soyer - Şenol Aslanoğlu
İYİ NİYETLİ GİRİŞİM
Sanıklar ve avukatları; dava konusunu, kentsel dönüşümün kolaylaştırılması ve deprem kuşağındaki İzmir’in dirençli hale getirilmesi amacıyla yapılmış bir girişim olarak değerlendiriyorlar. Soyer de ifadesinde ve cezaevinden gönderdiği mektuplarda bu hususları vurguluyor. Kısacası, “kooperatif modeli” olarak anılan bir yöntemle, dar gelirlilerin uygun koşullarda ev sahibi yapılmasının hedeflendiği ifade ediliyor. Davadan yansıyan bilgilerle; enflasyon ve maliyet artışları başta olmak üzere, bazı nedenlerle söz konusu projede aksamalar gecikmeler olduğu ve mağduriyetler yaşandığı anlaşılıyor. Dava konusunu değerlendiren birçok hukukçu, ancak bir hukuk davasına konu olabilecek bu sorunların, bir büyük ceza davasına dönüştürüldüğünün altını çiziyorlar.
TUTUKSUZ YARGILANMALILAR
Davanın Aliağa’da yapılan ilk duruşmasına CHP Genel Başkanı Özgür Özel de katılmış ve sanıklarla dayanışmasını göstermişti. Özel, geçtiğimiz hafta sonu Bolu’da; “TOKİ mağdurları da derdini anlatacak makam bulamıyor. Buralarda bir tane soruşturma açılmamış. İzmir’de iyi niyetle kurulmuş, önayak olunmuş bir kooperatifin kimi daha süresi dolmamış, kimi belli aksaklıklardan olmuş ama ilerleyen ve iyi niyet protokolleri yapılan yerde, kooperatifçilikten belediye başkanı, il başkanının tutuklu olduğu nerede görülmüş?” diyerek yargılamanın tutuksuz yapılmasını istedi. CHP’nin il başkanı Şenol Aslanoğlu, cezaevinden gönderdiği mektupta, kendi siyasi konumuna dikkat çekti. 17 Ekim’de yapılacak il kongresinin önemini vurgulayarak tutuksuz yargılanma talebini yineledi. Ayrıca, Soyer’i ziyaret eden eski meclis başkanlarından Bülent Arınç da sanıkların tutuksuz olarak yargılanması gerektiğini söyledi. Doğrusu bu çağrılara biz de katılıyoruz. Başta CHP il başkanı Şenol Aslanoğlu ile büyükşehrin önceki başkanı Tunç Soyer ve genel sekreteri Barış Karcı olmak üzere, sanıkların tutuksuz yargılanmasını diliyor ve bekliyoruz.
***
21. yaşımızı kutlarken...
Cumhuriyet’in Ege’si 21. yayın yılına ulaştı. Ege ekimizin ilk sayısı 8 Ekim 2004 tarihinde yayımlanmıştı. O günlerden bu yana zaman zaman ara verilmiş de olsa, bölge ekimizi her cuma günü siz okurlarımızla buluşturuyoruz. Öncelikle bizi bugünlere, 21. yıla ulaştıran tüm okurlarımıza içtenlikle teşekkür ediyoruz. Bir başka teşekkür de bu uzun süreçte Ege ekimize emek veren, katkı sunan tüm Cumhuriyet mensuplarına olacak. Aramızdan ayrılmış olanları saygıyla anıyor, halen yaşayanlara da sevgilerimizi iletiyoruz. Emekleri ve katkıları için yürekten teşekkür ediyoruz.
Cumhuriyet Ege'nin ilk sayısı
GÜÇLÜ GELENEK
İzmir’in, Ege Bölgesi’nin güçlü bir yerel gazetecilik geleneği var. Geçmişten günümüze uzanan yöremizin basın yayın tarihi bunun zengin örnekleriyle dolu. İşte Ege ekimiz, böylesi etkin bir coğrafyada, tüm yönleriyle ana gazetemizin bölgedeki gözü, kulağı olmaya çalışıyor. Kentinizden, beldenizden, yörenizden sizi haberdar ediyor. İzmir’in, Ege’nin; Atatürkçü, Aydınlanmacı, çağdaş ve yenilikçi değerlerinden hareketle hazırlanan Ege eki; Cumhuriyetin kuruluş felsefesiyle ve yayın ilkeleriyle de tam anlamıyla buluşuyor, örtüşüyor. Cumhuriyetin kuruluş değerleri ve Cumhuriyet gazetemizin yayıncılık ilkeleri, her daim önümüzü aydınlatıyor.
DAYANIŞMA-SAHİPLENME
Basın yayın dünyası açısından oldukça zor ve zorlu bir dönemden geçiyoruz. Bir yandan siyasal baskılar, diğer yandan ekonomik zorluklar işimizi zorlaştırıyor. Ancak her şeye karşın, Cumhuriyet gazetemizi ve Ege ekimizi yaşatmaya çalışıyoruz. Bu konuda en büyük dayanağımız da siz okurlarımızın desteğidir. Ege’nin kurum ve kuruluşlarını da gazetemizle dayanışmaya çağırıyoruz. Bugünlerde gazetemizin ülke ölçeğinde başlattığı bir dayanışma imecesi var. Biz de Egeli tüm Cumhuriyetçileri imecemize katılmaya ve gazetemize destek vermeye çağırıyoruz. Cumhuriyet gazetemizin ve Ege ekimizin daha uzun yıllar yayınını sürdürmesi için, tüm okurlarımızın, Cumhuriyetçilerin, ilericilerin, yurtseverlerin desteğine ihtiyaç var. Cumhuriyet’i ve Cumhuriyet Ege’yi birlikte yaşatalım.