'İçişlerimize karışmayın!'

18 Eylül 2011 Pazar
\n

Büyükada Arap turizminin gözdesi olalı beri, vapurlarda bazen Arap yolcularla inanılmaz sohbetler yapıyorum.

\n

Zaman zaman çok aydınlatıcı bulduğum bu ada seferlerinden birinde yanıma kalabalık, geniş bir Ürdünlü aile oturdu.

\n

Ailenin kadınlarının yarısı açık, yarısıkapalıgiyinmişti. Gruptaki erkeklerden biri, karısı ile kız kardeşinin yakın zamana dek aslındaaçıkolduklarını, son yıllarda kendi iradeleri ve inisiyatifleriyle kapandıklarını söyledi.

\n

Neden? diye sorduğumda kadınlar tercihlerini, İslamın gereği dini düşünce/inançya da mahalle baskısıyladeğil; kimlik arayışıile açıkladı.

\n

Son yıllardaİslami kimliklerinivurgulamak gereksinimi hissetmişlerdi.

\n

Müslüman kadınonlara göre İslami kimliğiniancak başörtüsüile öne çıkarabilirdi.

\n

Buna karşın aynı aile içindeki diğer kadınlar bu görüşü paylaşmadıklarından, başlarını açık bırakmakta bir sorun yaşamıyordu.

\n

Benzerlerine Türkiyede de rastlayabileceğimiz, en azından kendi içinde farklı tercihlere tolerans gösteren bir Arap ailesiydi yamacımda oturan.

\n

Sonunda laf buralara bildiğiniz klasik bir İstanbul-Türkiye hayranlığısohbetinden sonra gelmişti.

\n

Ailenin reisi konumunda bulunan ve iyi İngilizce konuşan erkek üyesibana; Bu güzel ülkenin kıymetini bilin!demişti: Bu çok renkli güzelliği aynen böyle muhafaza edin!Ardından da bir miktar demokrasive laiklikten de dem vurmuştuk. Adam, hiç unutmuyorum bana şöyle bir şey söylemişti:

\n

Türkiyenin şansı laik bir ülkeolması. Bizim bu şansımız yok. Çünkü bir Arap ülkesinin laikolması düşünülemez. İslam, Araplar için sadece bir dindeğil; aynı zamanda Arap olmaktan ayrı tutulamayanbir kimliktir;Arap olmanın, Araplığın kimliğidir. Siz Arap olmadığınız için, böyle bir sorun yaşamıyor,laiksisteme sahip çıkabiliyorsunuz. Bizde, Arapçada laiksözcüğünün karşılığı bile yoktur. Bu sözün düşünülebilen tek karşılığı dinsizliktir’...

\n

\n

Erdoğanın Mısırda Törkiş laiklikbahsini açmasının ardından kopan fırtınayı okuyunca, işte bu minik ada vapuru sohbetinihatırladım.

\n

Müslüman Biraderler, biliyorsunuz olaya çok kızdı ve birdenbireHop dedik!yaptı.

\n

Diplomatik sayılmayacak bir dille sonra TC Başbakanını uyardılar:

\n

Başka ülkelerin deneyimleri Mısırda taklit edilemez. Türkiye laik devletinin şartları, Mısırdan farklıdır. Erdoğan tek başına bölgeyi şekillendiremez! Arap devletlerinin dışardan alınan projelere ihtiyacı yoktur dediler.

\n

Erdoğana ayar çektiler.

\n

Türk tarafı, bu soğuk duşuşimdi yol kazası sayılabilecek ufak bir tercüme hatasına indirgemeye çalışıyor. Yandaş basınAksi şeytan!demeye getiriyor; Arapçada laiklik teriminin karşılığı olarak hasbelkader dinsizlikanlamına gelen bir sözcük-ilmaniyye!- seçilince Başbakanın sözleri yanlış anlaşıldı!”

\n

Mesele belli ki oysa birtercümesorunu değil sistem sorunu.

\n

Laiklikkavramının -RTE tarafından içi ne denli boşaltılırsa, boşaltılsın- telaffuzuna tahammül yok Arap ülkelerinde.

\n

Sözcüğün Arapçada yerini bulan bir karşılığı yok!

\n

DiyeceksinizTürkçede var mı?”

\n

Yok. Ama vaktiyle biz - Batılılaşma ve çağdaşlaşmanın parçası olarak!- bu kavramı Avrupada icat edildiği yerden laiklikolarak bire bir damardan almış ve iyi kötü!-siyasi söylemimize katmışız.

\n

Bunu, Avrupa ile yüzyıllar boyu iç içe, yan yana yaşadığımız için yapabilmişiz.

\n

Şeriattan başka sistem tanımayan Arap hayatta böyle bir hamleye kalkışmamış.

\n

Adamın ne kimliğinde, ne fikri haritasında ne siyasi modelinin geçmişinde böyle bir kavramın izi var.

\n

Karşılığına gelen sözcüklerin anlamları da dinsizliktenbaşka bir şey çağrıştırmıyor.

\n

Erdoğan, benim vapur sohbetim kadar Arap kültüründen haberdar olsaydı; Kahirede ne İsaya ne Musaya yaranabilenlaikliktensöz açmadan önce; yutkunup, düşünürdü.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

ABD büyük Türkiye oldu 29 Eylül 2024

Günün Köşe Yazıları