Özdemir İnce

Padişahların çocuk gelin kızları 1

11 Temmuz 2023 Salı

Padişahların Kadınları ve Kızları1 benim en önem verdiğim başvuru kitaplarımdan biridir. Osmanlı’nın kan tahlili ve iç organ röntgenidir.

1980’den bu yana birçok yazıma konu ve alıntı oldu. Bu kitap Osmanlı hanedanının ve siyasetinin ihtişamının değil sefaletinin tanığıdır. Bir “televizyon yapım ve yayın planlamacısı” olarak kitabı kaç kez sinemacılara ve televizyonculara senaryo ve öykü kaynağı olarak tavsiye ettim. Kimse ilgilenecek cesareti gösteremedi. Hatta kimse adını bile anmadı.

Ama Bilim ve Ütopya dergisinin Mart 2018, 285. sayısı ile bu kör ve sağır suskunluk ve sessizlik sona erdi. Dr. Binnur Çelebi’nin, M. Çağatay Uluçay’ın Padişahların Kadınları ve Kızları kitabını kaynak alan “Osmanlı’nın Çocuk Gelinleri” adlı incelemesi bu dergide yayımlandı. Dr. Çelebi, M. Çağatay Uluçay gibi, Osmanlı hanedanının padişah anası kadınların kökeni dolayısıyla nasıl yozlaştığını ve padişah kadınlarının doğurduğu kızların trajik yazgılarını anlatıyor.

Günümüzde çocuk gelinlerden mi şikâyetçiyiz? Çocuk gelinlerin hası Osmanlı ailesinde. Okuyalım:

Fatma Sultan

Sultan İbrahim’in kızıdır. 1642 (1052) yılında doğdu. Üç yaşında iken Derya Kaptanı Musahip Yusuf Paşa’ya verildi. Çok muhteşem törenlerle Fatma Sultan Topkapı Sarayı’ndan Yusuf Paşa’ya tahsis edilen saraya götürüldü (1645). Fakat Hanya Fatihi Yusuf Paşa, bir sene sonra Sultan İbrahim tarafından öldürüldüğünden 4 yaşındaki Fatma Sultan dul kaldı (1646). Aynı sene, musahip daha sonra kapudan-ı derya olan Fazlı (Fazlullah) Paşa’ya nikâh edildi. Gelin alayı çok mutantan oldu. Fatma Sultan Topkapı Sarayı’ndan Fazlı Paşa’nın Binbirdirek’teki sarayına götürüldü. Gelin alayında 50 nahil vardı. Fazlı Paşa bir sene sonra derya kaptanı oldu fakat aynı sene azledildi, dış vazifelere tayin edildi. Fazlı Paşa, Fatma Sultan’ın buluğ çağına girmesini bekledi. Belki de visaline ulaşamadan 1657 yılında öldü. 15 yaşında dul kalan Fatma Sultan’ın bundan sonra evlenip evlenmediğini bilmiyoruz. Eşinin ölümünden sonra yaşadığı belli ise de hangi tarihte öldüğü ve nereye gömüldüğü bilinmemektedir.

Gevher (Gevherhan) Sultan

Sultan İbrahim’in 1642’de (1052) doğan kızıdır. Dört yaşında iken 23 Kasım 1646 (1056) tarihinde Sultan İbrahim’in musahiplerinden Cafer Paşa ile nikâhları oldu. Kendilerine Hoca Paşa’daki ölü Halil Paşa Sarayı tahsis edildi. Çeyizi, padişahın emriyle hazineden yaptırıldı.

Beyhan Sultan

Sultan İbrahim’in 1645 (1055) yılında doğan kızıdır. Sultan İbrahim, Beyhan Sultan’ı iki yaşına gelince veziriâzam Hazerpare Ahmet Paşa ile evlendirdi. Evlenmeden önce Ahmet Paşa’ya eşini boşattı (1647). Bir sene sonra Ahmet Paşa’nın öldürülmesi üzerine 3 yaşında dul kaldı. Alderson, bundan sonra Uzun İbrahim Paşa, onun 1683 yılında ölmesi üzerine 1689 yılında Bıyıklı Mustafa Paşa ile evlendiğini yazmaktadır. Bıyıklı Mustafa Paşa ile evliliği 10 sene sürer. Mustafa Paşa 1699, Beyhan Sultan da 1700 yılında öldü. Kanuni Sultan Süleyman’ın türbesine gömüldü.

Padişah babaları tarafından “çocuk gelin” yapılan sultanlardan üç örnek yeter. Ancak 2018 yılında, kızların altı yaşında evlenmesine ruhsat veren Çopur Osman Hoca ya da Muttalip Aklıevvel adlı ilahiyatçı kendilerini savunmak için Osmanlı padişahlarını örnek verirse ne cevap vereceğiz?

Ne cevap vereceğimizi bir yana bırakıp Dr. Binnur Çelebi’nin yazısından ibretlik bir alıntı yapalım:

“Osmanlı Devleti’nin kuruluşundan itibaren ilk iki yüz yıllık sürecinde yerli ve yabancı hanedanlar ile evlilikler yapılmıştı. Osmanlı padişahları Müslüman ve Hıristiyan hanedanlardan kendilerine nikâhlı eş almışlardı. 15. yüzyıl sonuna kadar Osmanlı padişahları çokeşli evlilik yapsalar da komşu hükümdarların kızları tercih edilirdi. Politik amaçlı olan bu evliliklere verebileceğimiz ilk örnek Orhan Gazi’dir. Orhan Gazi, bu evliliği Yarhisar Tekfuru Kantakuzinos’un kızı Prenses Holofera, diğer adıyla Nilüfer (Rumca Luludia, çiçek) ile yapmıştır. I. Murat ve Süleyman Paşa bu kadından doğmuştur. Böylece Osmanlı hanedanının kök anası İslama girmiş bir Rum hatunudur.”

***

Bir saltanat düşünün ki paşaları saraya bağlamak için yürümeyi yeni öğrenen kızlarını bile feda etmekten utanmıyor!

1 M. Çağatay Uluçay, Padişahların Kadınları ve Kızları, Türk Tarih Kurumu Yayınları, 1980.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Din ve vicdan hürriyeti 13 Aralık 2024
Üst kimlik olarak İslam 10 Aralık 2024
Yandaş hakem 8 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları