Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Enflasyon ve ücretler
Öğretide ücretlerin enflasyona uyumu, uyum sürecine ilişkin görüşler farklıdır.
Keynesyen yaklaşım; piyasalarda eksik rekabet koşullarının oligopolistik yapının, uzun süreli sözleşmelerin yarattığı katılıklar nedeniyle, fiyat-ücret esnekliğinin olmadığı, fiyat ve ücretlerin eş anlı değişmediği, ücretin fiyata uyumu arasında zaman aralığı olduğu, uyum sürecinde reel ücret kaybı, kâr artışı olduğu yönündedir.
Moneterist yaklaşım M. Friedman, enflasyon beklentisinin fiyat ve ücretlere eş anlı yansıyarak uyumun sağlandığı, fiyat-ücret esnekliği olduğunu, enflasyonla reel ücretin kaybı olmadığını savunur.
Ortodoks istikrar, IMF’nin önerdiği, günümüzde ülkemizde uygulanan programda, iç talebin kısılmasıyla enflasyonun önleneceği beklentisiyle reel ücretin azalmasını empoze eder. Ücretler, zaman aralığı ile yaşanan değil, hedeflenen enflasyona göre düzeltilecek olsa dahi enflasyon vergisini sonuçta ücretliler öder.
Ücretlerin, hedeflenen enflasyonun düzeltilmesinde dönem sonu enflasyon oranının esas alınması, adaletsizlik bir yana, kurumsal olarak da doğru değildir.
Kuramsal olarak birikmeli stok rakamlarının yılsonu enflasyon düzeyine, akış rakamlarının dönem ortalama enflasyon hızı ile düzeltilmesi gerekir. Gelir bir akış olduğundan dönem sonu enflasyonu ile değil, dönem ortalama enflasyonu oranı ile düzeltilmesi gerekir.
Enflasyon hesabında muhasebe kesinliği yoktur. Kullanılan endekse (Laspeyres, Paasche, Fisher İdeal, Marshall-Edgeworth, tipik yıl endeksleri), baz alınan yıla, ürün sepetine verilen ağırlıklara, veri alınan kanallara, hatta raf kasa fiyatlarına göre farklılık gösterir. Nitekim TÜİK, İTO, ENAG tarafından açıklanan enflasyon oranları arasında büyük farklar oluşmaktadır. Gerçekte bu denli farkların oluşmaması gerekir. TÜİK, İTO, ENAG enflasyon hesaplarının ortalaması da bu bağlamda bir gösterge olabilir. Üç endeks ortalamasına göre enflasyon 2024 yılında yüzde 60’tır. Bu düzey, enflasyonu yansıtmakta daha gerçekçi olabilir.
Devlet tarafından asgari ücretin, taban ücretin belirlenmesi emeğin korunması amaçlıdır. Standart ücret değildir. Ücret, taban ücretin altında olamaz, toplu iş sözleşmeleriyle ücret bu düzeyin üstünde belirlenir. Ücretin; işin özelliğine, deneyim, beceri, eğitim gerektirmesi, işin riskine, çalışma ortamına, işyerine göre farklılık göstermesi gerekir. Cumhur İttifakı ortak yönetimi, taban ücreti düşük saptayarak, gerçek enflasyonun çok altında bir oranla düzeltme yaparak, grev ertelemeleriyle grev kırıcılığı yaparak emeği enflasyona ezdirmektedir.
Mücadelenin sendikal haklar konusunda olması gerekirken asgari ücret üzerinde pazarlık yapıldığında sorun, “Asgari ücreti bir miktar artıralım da çözülsün”e indirgenir. Sendikalar, emeğin haklarının korunması konusunda iyi ve başarılı sınav vermiyorlar.
Asgari ücret dışında diğer talep de vergi indirimidir. Vergi, kamu hizmetlerini görmek, kamusal malları üretmek için alınır. Verginin adil olması kamu hizmetlerine dönüşmesine bağlıdır. Vergi dairelerinin sloganı “Ödenen vergi kamu hizmeti olarak geri döner” şeklindedir. Vergi vatandaşa adalet, güvenlik, barınma, eğitim, sağlık hizmeti olarak geri dönmelidir. Kamu hizmeti olarak geri dönmeyen, itibar gösterisine, yandaş desteğine harcanan vergi oranı, matrahı, tarifesi ne olursa olsun adil değildir.
Neoliberal politika, sermayeden yanadır. Serbest piyasa ekonomisi alalaması altında sermaye çıkarlarını korur, sendikalaşmaya, emeğin siyasal bir güç olmasına karşıdır. Türkiye, 1980 sonrası yandaş desteği, sermaye çıkarı korumasıyla sulandırılmış, neoliberal ekonomi politikası izlemektedir. Asgari ücrette, vergi indirim talebine indirgenmiş mücadele ile başarı sağlanamaz. Mücadele sisteme karşı olmalıdır.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
-
Ekonomist Atilla Özkan'dan Şok Eden Enflasyon Yorumu!
-
Trump döneminde ABD ve dünya nereye gidiyor?
-
Yurttaşın Ekonomi Çığlığı:
-
'Erken kaos bekliyorum' Fatih Ergin açıkladı!
-
Türkiye’de siyasi ve toplumsal baskı artıyor
-
'Bilirkişi' skandalı kamuoyuna açıklanmıştı:
-
Uğur Mumcusuz 32 yıl: Öldürüldük ey halkım unutma bizi!
-
Doğuma 1 hafta kala bebeklerini kaybettiler!
-
76 kişiye mezar olan otelde son kez arama yapılacak...
-
Özdağ’dan ilk mesaj: ‘Tek endişem Kozinoğlu gibi suikast
En Çok Okunan Haberler
-
CHP'ye 'kurultay' incelemesi!
-
İstanbul'da 9 belediyeye operasyon!
-
AKP’li kurmaylardan çarpıcı açıklama
-
'Genel Başkanımız ifade vermeyecek, Erdoğan dinlensin'
-
Üç çocuktan ikisi öldü biri ağır yaralı
-
Akif Hamzaçebi'den ilk açıklama
-
CHP’den ilk tepki!
-
'Bir sandıklık iktidarları kaldı...'
-
Kararını verdi: İfadeye gidecek mi?
-
Galatasaray-Fenerbahçe kavgası can aldı!