Evren’in karşı devrimi

12 Mayıs 2015 Salı

Kurtuluş Savaşımız ve Cumhuriyet’in ilanı, Yirminci Yüzyıla damgasını vurmuş ve Yirmibirinci Yüzyılda da devam etmekte olan büyük bir askeri, siyasal ve toplumsal devrimdir.
Kuruluştan sonra, bu devrimin üç kritik virajı vardır: 
1) Çok Partili Düzen’e geçiş ve Demokrat Parti’nin iktidarı.
2) Demokrat Parti’nin demokrasiyi yozlaştırması üzerine yapılan 1960 askeri müdahalesi ile tarihin en çağdaş anayasalarından birinin kabulü ve üç liderin asılması.
3) 1961 Anayasası’nın getirdiği çağdaş ve demokratik düzeni bir tehdit olarak gören iç ve dış güçlerin ittifakıyla 1980 askeri darbesi ve 1982 Anayasası’nın karşı devrimi.

***

Her üç viraj da, diyalektik olarak, kendi içlerinde birbirine zıt öğeler barındırır:
1) Çok Partili Düzen’e geçiş, dünyada eşi olmayan bir örnekle, bir ülkeyi kuran muzaffer komutan ve ihtilalcilerin iktidarı, barışçı bir seçimle muhalefete devretmesidir...
Ama bu büyük başarıyı hazmedemeyen Demokrat Parti, özgürlükleri ve sınıfsal yapıyı geliştirmek yerine geriletmiş ve bugün etkisi hâlâ süren “çoğunluk diktatörlüğü” uygulaması ile Türkiye’nin demokratik gelişmesini zedelemiştir.
2) Demokrat Parti’nin demokrasiyi yozlaştırmasına karşı yapılan askeri müdahale, Türkiye’yi, Cumhuriyet’ten Demokratik ve Laik Sosyal Hukuk Devleti’ne sıçratan 1961 Anayasası’nı üretmiştir.
Ama sınıfsal yapının da bu anayasaya uygun bir hızla gelişmesini sağlayamamış, üstelik üç liderin idamı ile demokratik gelişmede çok büyük bir yara açmıştır.
3) 1961 Anayasası’nın getirdiği devlet ve toplum yapısından rahatsız olan iç ve dış güçlerin yarattığı kaos ve terör ortamının bozduğu toplumsal barışı ve can güvenliğini sağlamak için önce 1971, sonra 1980 askeri müdahaleleri yapılmış, düzen sağlanmış, pek çok kişinin hayatı kurtulmuştur.
Ama bu müdahaleler sonunda, 1961 Anayasası ortadan kaldırılmış, 1982 Anayasası ile Cumhuriyet’e ve Demokratik Sosyal Hukuk Devleti’ne karşı bir devrim gerçekleştirilmiştir.
Üstelik bu karşı devrim, utanmadan Atatürkçülük adına ve Demokratik ve Laik Sosyal Hukuk Devleti etiketi ile yapılmıştır.

***

1982 Anayasası, karşı devrimi şöyle gerçekleştirmiştir:
1) 1961 Anayasası’nın tanıdığı ve geliştirdiği temel hak ve özgürlükler budanmış, devlet birey karşısında güçlendirilmiştir.
2) Toplumun bütün emekçi örgütleri, sol siyaseti baskılanmış, sol partiler yok edilmiş, toplumsal örgütlenme ve siyaset muhafazakârdinci sağa teslim edilmiştir.
3) Eğitim, zorunlu din dersleri veYÖK aracılığı ile ilkokuldan üniversite sonuna kadar dogmatikleştirilmiş, yeni kuşaklar ipotek altına alınmıştır.
4) Siyasal partiler ve seçim yasalarındaki hükümlerle, özellikle de yüzde 10 barajıyla, demokrasi yozlaştırılmış, lider sultası ve çoğunluk diktatörlüğü getirilmiştir.

***

Sonuç ortada: 13 yıllık AKP iktidarı!
Ayrıntıları merak edenler benim “12 Eylül Kültürü” adlı kitabıma bakabilir.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları