Bir futbolcu tek başına maçın yazgısını belirler mi? Evet, adınız Nando Muslera’ysa belirlersiniz. Tıpkı dün gece olduğu gibi. Tek kişilik orduydu Alanyaspor önünde. Karşı karşıya çıkardı, kafa şutunu çıkardı, plaseyi çıkardı, füzeyi çıkardı; çıkardı da çıkardı... Peki diğer 10 arkadaşı ne yaptı? Onlar, sezon başından beri sahneledikleri oyunu tekrarladılar; canları istediğinde oynadılar; saman alevi gibi parladılar, canları istemediğinde, “Nasılsa Muslera yemez” mitine sığındılar. Gerçekten mitolojik kahramandı dün gece, arkadaşlarının tüm defolarını örttü. Hele bir 65-80’li dakikalar arasındaki bölüm var ki Bakasetas, Bammou, Caulker, Welinton adeta şut yarışına giriştiler; dışarı falan da gitmedi toplar, köşelere, oralara buralara isabet ettiği halde etten duvarı ördü Uruguaylı file bekçisi. Bir de Mariano’nun çizgiden çevirdiği top var; orada galiba futbol tanrıları, Muslera’nın emeğine acıdı! 21 şut atmış Güney ekibi, 30 kez de ceza alanına girmiş, sayısız yan orta yapmış! İşin ilginci, defansta 3 tane 1.95 civarı uzun (Nzonzi, Marcao, Donk) varken Alanyaspor’un forvetleri nasıl bu kadar kolay kafa topu aldı! Takımın fizik gücü kötü, demek ki set oyununu da çalışmıyorlar, kimin kimi tuttuğu belirsiz! Keza şaşırtıcı bir nokta da orta alanın “gayya kuyusu” gibi oluşu; bomboştu. Nzonzi geriye yaslanmıştı, Seri aşırı kayıp yapınca kenara kaçtı, Ömer Bayram niyetlenir gibi olduysa da uzak durdu merkezden! Lemina ile Belhanda da çizgiyi seçince orta sahasız bir şablonla oynadılar! Belki de maçın kazanılmasına rağmen oyunun kaybedilişinin nedeni buydu. Gelelim hakem Halil Umut Meler’e; eğer “umut” vaat eden hakem buysa vah Zekeriya Alp’in haline. Kararları tutarsız, VAR odası ile uyumsuz. Adem’in iptal edilen golündeki ince ofsaytı süzmek için dakikalarca bekledi, çok kritik bir karardı, Adem’in eli, Alanyaspor defansının kolu derken santradan geri çevirdiği golün altından kalkamadı. Sonuçta; kapanan Avrupa defteri, “tuzla buz” olan kupa macerası derken Alanyaspor randevusunu Belhanda’nın penaltısıyla - zorlanarak - da olsa hasarsız geçti Galatasaray. Bıçak sırtı bir 90 dakikaydı ve eğer “kayıp” hanesine yazılsaydı inanın kaosun göbeğinden kolay kolay çıkamazdı Sarı-Kırmızılı aile.
Yazarın Son Yazıları
Türk futbolu yıllardır mali krizde; bu kafayla da kriz bitmez. Batılı ülkelerde olsak çoktan iflas bayrağını çekerdi büyük camialar, ama her zaman bir can simidi geliyor.
CHP’li belediyelere yönelik operasyon tavan yaptı geçen hafta sonu...
İstanbul ve özellikle İBB merkezli 19 Mart operasyonu sonrası ülkedeki her şey 2. plana kaldı. Spor da! Örneğin gelecek hafta İstanbul’da Avrupa Para Gençlik Oyunları var; tıs yok kimsede.
İzmir’deki dünkü şafak baskınları, yerel yönetimler üzerinden CHP ailesini yıpratmaya yönelik hamlelerden en yenisi.
İsrail ve ABD saldırılarına karşı İran beklenenin ötesinde bir direniş gösterdi.
2036 Yaz Olimpiyat Oyunları’nın en şanslı aday kentiydi İstanbul. Resmi başvuruda bulunan Ahmedabad ve Nusantara karşısında öne geçmişti. Taa ki İBB’ye yönelik 19 Mart operasyonuna kadar.