Tatlı Severler Derneği üyelerine yeni haberlerim var. Yıllardır bu konudan ne zaman bahsetmek istesem bu başlığı atarım. Çünkü yılların derneğii milyonlarca üyesi var, çok sıkı takipçileri var, ölesiye sevenler var… Evet tatlıdan bahsediyorum. Herkes aynı fikirde olmasa da biliyorum ki bu yazıyı okuyan her 10 kişiden 7’si tatlı seviyordur. Sizlere yeni haberlerim var, iyi mi kötü derseniz, tartışılır. Gelin anlatayım…
Hollanda'daki Wageningen Üniversitesi İnsan Beslenmesi ve Sağlığı Bölümü'nde duyusal bilim ve yeme davranışı alanında çalışan araştırmacı Dr. Kees de Graaf, "Tatlı içeren diyetlerin enerji tüketimi veya vücut ağırlığındaki değişikliklerle ilişkili olmadığını bulduk," dedi. "Birçok kişi tatlı yiyeceklerin daha yüksek enerji alımını desteklediğine inansa da, çalışmamız tatlılığın tek başına çok fazla kalori alımından sorumlu olmadığını gösterdi." Bu çok ilginç bir sonuç, yani aslında şaşırdığımı söyleyemem. Çünkü tatlı yiyen herkes kilo almıyor değil mi sonuçta. Bir danışanım bana şöyle sorumuştu, hergün tatlı yersem diyabet olur muyum? Dedim ki ; bilmiyorum? Bunu bilemeyiz. Bunu yaparsan riski arttırırsın ama kesin olursun diyemem çünkü her gün tatlı yediği halde şeker sorunu ve kilo problemi yaşamayan kişileri de tanıyorum. Araştırma biraz da bunu gösteriyor değil mi?
Araştırmacı De Graaf, "Tatlı tada tekrar tekrar maruz kalmanın tatlılık beğenisi veya tercihi üzerindeki etkilerini inceleyen çoğu çalışma, bir güne kadar süren kısa vadeli çalışmalar olmuştur," diyor. "Uzun vadeli etkiler hakkında tutarlı veriler olmadan, tatlılık tercihlerinin değiştirilebilir olup olmadığı temel sorusu cevapsız kalmıştır." diyerek uzun süre izlemeyince bunun etkisini tam olarak anlayamayız diyor.
Çalışma için, yaklaşık 60 gönüllüden oluşan üç gruba (toplam 180 katılımcı) çoğunlukla tatlı, az tatlı veya karışık yiyeceklerden oluşan bir diyet uygulandı. Bu, altı ay boyunca her iki haftada bir, her katılımcının günlük yiyecek ihtiyacının yaklaşık yarısını karşılayacak yiyecek ve içecek paketleri dağıtılarak gerçekleştirildi. Çalışma katılımcılarına rehberlik etmesi için günlük menüler verildi, ancak verilen yiyeceklerden istedikleri kadar çok veya az yiyebildiler.
Araştırmacılar, Hollanda'da yaygın olarak tüketilen yaklaşık 500 yiyeceğin tat yoğunluğunu ölçen önceki çalışmalarından elde ettikleri verileri kullanarak yiyecekleri tatlılıklarına göre kategorilere ayırdılar. Tatlı ürünler arasında reçel, sütlü çikolata, tatlandırılmış süt ürünleri ve şekerli içecekler gibi ürünler yer alıyordu. Tatlı olmayan ürünler arasında ise jambon, peynir, fıstık ezmesi, humus, tuzlu patlamış mısır ve maden suyu gibi yiyecekler yer alıyordu.
Her bireyin tatlı tat tercihi, müdahale diyeti başlamadan önce, diyet sırasında iki kez, diyet bittikten hemen sonra ve kişiler belirlenen diyete uymayı bıraktıktan bir ve dört ay sonra test edildi. Araştırmacılar ayrıca toplam enerji ve makro besin alımını, çalışma sırasındaki besin alımlarını ve vücut ağırlığı, vücut kompozisyonu ve glikoz, insülin ve kolesterol gibi diyabet ve kardiyovasküler hastalık riskine ilişkin kan belirteçleri gibi fizyolojik ölçümleri de incelediler.
Araştırmacılar, tatlı yiyeceklere daha az maruz kalmanın tatlı tat tercihlerinde, tatlı tat algısında, yiyecek seçiminde veya enerji alımında değişikliklere yol açmadığını buldular. Benzer şekilde, daha tatlı yiyecekler tüketen grupta tatlı yiyeceklere karşı bir tercih artışı da görülmedi. Ayrıca, tüketilen tatlı yiyecek miktarı ile vücut ağırlığındaki değişiklikler veya diyabet ve kardiyovasküler hastalık biyobelirteçleri arasında bir ilişki bulunamadı. Müdahaleden sonra, katılımcılar 1 ve 4 aylık takiplerde, doğal olarak başlangıç seviyelerine geri döndüler.
Gelin bir özet yapayım, günlük hayatında tatlı olan kişilere daha az ve hatta tatlı içermeyen bir diyeti uyguladıktan sonra da bu isteğin değişmediğini görmüşler. Yazının başında dediğim gibi, aslında benim için şaşırtıcı değil ama eminim bazılarınız için ilgi çekici bir haber. Şunu söyleyebilirim, bir kişinin beslenme ile ilgili seçimleri , yani tatlı mı seviyor tuzlu mu? Ekşi mi seviyor acı mı? Bu değişmez… bu onun bir özelliğidir. Değişen ise, damak tadına ne kadar bu tadı hatırlattığım ve kontrol edebildiğin sıklıktır. Yani ben tatlıyı çok sevsem de , kilo vermek için yada daha sağlıklı yaşamak için şekeri hayatımdan bir süre çıkardığımda gerçekten beynim onu bir süre sonra daha az çağırır. Damak tadım daha az yediğimde bile tatmin olabilir. 3 top dondurma yemene gerek yoktur, 1 top bile mutlu eder ve sen azalttım dersin. Ama bu durum şu gerçeği değiştirmez; eğer sağlıksız olmasaydı ve kilo aldırmasaydı o tatlıdan 3 tane de olsa yerdin! Sevgini ve ilgini değiştirmiyor. Araştırma da bunu kanıtlıyor.
Karar sizin. Şekerin zararları ortada, ama tatlı da vazgeçmesi zor bir keyif gıdası. O zaman ne önereyim ? Azaltın.. Her gün yiyorsanız haftada üç olsun, her hafta yiyorsanız ayda bir olsun… Miktarı azaltıp, hareketinizi arttırın. Bu arada şekersiz diye yediğiniz bazı tatlılar normal tatlıdan bile fazla kalori içerebilir. Bu konuyu ayrıca yazmak isterim, yakında…