İktidar ve muhalefet milletvekillerinin ortak hazırladığı kanun teklifiyle kamuda kariyer uzman, daire başkanı ve üstü yöneticilerin maaşları artırılırken müdürler yine unutuldu!
Ülkemizde son yıllarda yaşanan ve hâlâ devam eden ekonomik kriz nedeniyle emekli ve asgari ücretlide olduğu gibi kamuda görev yapan tüm personelin de reel alım gücü ciddi ölçüde azalmıştır.
Plan ve Bütçe Komisyonu'nda kabul edilen ve iktidar ile muhalefet partileri milletvekillerince hazırlanan kanun teklifine göre; genel müdür, vali, kaymakam, daire başkanı, kurum başkanları ile müfettiş, bakanlık il müdürleri ve uzmanların maaşları 30 bin liraya kadar olan tutarda artırılacaktır. Teklifin yasalaşması halinde: daire başkanı maaşı 165 bin, kariyer uzmanı maaşı 150 bin TL olacaktır. Her zaman olduğu gibi işin mutfağında olan müdürler bu teklifte yine kapsam dışı bırakılmıştır. Daire başkanları ile müdürler arasındaki maaş farkı 75 bin liraya çıkmaktadır.
Eksik yapılan bu düzenlemenin çalışma barış ve ahengini bozacağı, adalet duygusunu zayıflatacağı ve aynı derecede sorumluluk taşıyan yönetici kadroları arasında eşitsizlik yaratacağı görülmektedir.
Yönetim hizmetleri grubunda yer alan ve kamu kurum ve kuruluşlarının organizasyon yapısında önemli bir yere sahip olan şube müdürlüğü ve müdürlük kadrolarının; bilgi birikimi, tecrübesi, idarecilik becerisi, kurumsal hafızası ve kurumsal hedeflere sağladığı katma değerle önemli bir yönetim makamı olduğu bilinmektedir. Ancak, hiyerarşideki rolleri, misyonları, üzerlerinde bulunan sorumluluk ve kullanmış oldukları yetki düşünüldüğünde, özlük hakları yönünden aynı zamanda en mağdur edilen yönetici grubu olduğu da görülmektedir.
Türk kamu yönetiminde hiyerarşik yapı son 20 yılda dikey hiyerarşiden yatay hiyerarşiye dönüştürülmüş durumdadır. Kariyer uzmanlık kadrolarının artırılıp, müdürlük kadrolarının ise neredeyse tamamen kaldırılmaya çalışıldığı görülse de buna pek cesaret edilemediği, müdürlük unvanının yerinin doldurulamadığı görülmektedir.
Mevcut durumda liyakate uygun atanmayan, alt yapısı, donanımı, hizmet süresi, uzmanlığı ve yaşı yönünden yetkin olmayan yöneticilerin, astı olarak çalışıp aynı zamanda onların eksikliklerini tamamlayan, eğiten ve yetiştiren ve onlara vekalet eden diğer bir ifadeyle kendi yöneticilerini yetiştiren tek unvan şube müdürleridir.
Şube müdürleri ve diğer müdürlere birçok grupla birlikte 3600 ek gösterge hakkı verilmiş olmakla birlikte, yönetim hizmetleri grubunda yer aldığı halde makam/görev tazminatı almayan tek idareci grubu da yine müdürlerdir. Makam ve idari yöneticiliği ve sorumluluğu bulunmayan örneğin kariyer uzmanlar için daire başkanına eşit şekilde makam ve görev tazminatı ödenirken, makamı olan ancak tazminatı olmayan müdürler bu yönüyle büyük mağduriyet yaşamaktadır.
666 sayılı KHK ile kariyer uzmanlıklar, il müdürü/daire başkanı ve üstü kadroların, yine, 7417 sayılı Kanun'la il müdürü/daire başkanı ve üstü kadroların özlük hakları yeniden düzenlenerek tazminat rakamları artırıldığı halde, alt kadrolar için bu tür iyileştirmeler yapılmadığından, müdürler ile üstleri arasındaki maaş makası daha da açılmıştır.
Meclise sunulan kanun teklifiyle bu makas daha da artırılacaktır.
Bu nedenle, makam ve idari yöneticiliği ile sorumluluğu bulunan, yönetim hizmetleri grubunda yer aldığı halde, makam/görev tazminatı almayan tek idareci grubu müdürlerin, hem mali hakları hem de yeni yapılanma modelindeki statülerine bakıldığında, yaşanan mağduriyetin giderilmesi için hak ettikleri 2000 makam ve 8000 görev tazminatlarının verilmesi için yasal düzenleme yapılması zorunluluktur. Aksi halde, kamuda uzun süredir var olan gelir ve statü adaletsizliği daha da derinleşecektir.
Bunun için komisyonlardan geçen kanun teklifinin Meclis Genel Kurulu'nda görüşülmesi sırasında müdürlerin de dahil edilmesi için önerge verilmesi özellikle tüm muhalefet partilerinden beklenmektedir.