Cemevleri ibadethanedir! - Hamdi Yaver AKTAN
Olaylar Ve Görüşler
Son Köşe Yazıları

Cemevleri ibadethanedir! - Hamdi Yaver AKTAN

25.02.2022 05:00
Güncellenme:
Takip Et:

Çankaya Cemevi Yaptırma Derneği’ne ait tüzüğün 2. maddesinde yer alan “Derneğin amacı Çankaya’da yaşayan Alevi inançlı yurttaşların inanç ve ibadetlerini yerine getirme merkezleri olan cemevlerini yapmak ve yaptırmaktır... ibaresi ile 4. maddesinin (a) fırkasındaki “Alevi inanç ve ibadet merkezi olan cemevlerini yapmak ve yaptırmak.. ve aynı maddenin (c) fıkrasında bulunan “İmar Yasası uyarınca imar planlarında ibadet yeri olarak ayrılan alanlar üzerinde Alevi yurttaşların yaşadığı yerlerde cemevi inşa etmek üzere girişimlerde bulunmak” ifadelerinin tüzükten çıkarılması Ankara Valiliği tarafından istenilmiş, derneğin kabul etmemesi üzerine feshi için dava açılmıştır.

Yargıtay, açılan davada verilen davanın reddine ilişkin kararın bozulmasına karar vermiş, ancak yerel mahkemenin direnmesi üzerine dosyayı inceleyen Hukuk Genel Kurulu 3.12.2014 tarih ve 7- 1038 / 990 sayılı kararında direnme hükmünü onamıştır.

Hukuk Genel Kurulu, kararında Anayasanın 174. maddesi, 677 sayılı Tekke ve Zaviyelerle Türbelerin Seddine ve Türbedarlıklar ile Birtakım Unvanların Men ve İlgasına Dair Kanun’un 1., 633 sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Kuruluş ve Görevleri Hakkındaki kanunun 1., anayasanın 90. ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 60/2. maddeleri birlikte yorumlanmıştır. Bu bağlamda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) özellikle dernek ve toplanma özgürlüklerine ilişkin kararlarına da kararda değinilmiştir. AİHM’nin kararları destek normundan öteye bağlayıcı kararlar olarak benimsenmiştir.

İSTIKRAR SAĞLAYAN KARAR 

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 11.maddesinin bireylere tanıdığı hakları kullanabilmesi için devlete pozitif yükümlülük yüklediğini belirten Hukuk Genel Kurulu, kamu makamlarının bir ihmali veya hareketsizliğinin örgütlenme özgürlüğüne müdahale olduğunu kararlaştırmıştır.

Bireylere Aleviliğe inanma hakkı çerçevesinde, inançlarını gereği biçimde yerine getirmelerinin de sağlanması gerekliliğine işaret edilen kararda aksine bir yaklaşımın toplumsal barışın ve düzenin bozulacağı karar gerekçesinde açıklanmıştır.

Kararın içeriğinden, ibadet yerlerinin belirlenmesinde karar mercii o dinin / inancın mensupları olduğu anlaşılmaktadır. Kararın özet başlığında bu husus “İbadet yerinin meşruluğunu belirlemek konusunda devletin takdir yetkisinin olmadığı” yazılmıştır.

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi de 28.5.2015 tarih ve 2014 /11238 esas ve 2015 / 9711 sayılı kararında Hukuk Genel Kurulu ile AİHM’nin Cumhuriyetçi Eğitim ve Kültür Merkezi Vakfı davasındaki gerekçeleri kullanmış ve uluslararası sözleşme hükümleriyle birlikte normatif düzenlemeler kapsamında hukuksal olgulara göre, cemevlerinin ibadethane olarak değerlendirilmesi gerekliliğini kararlaştırmak suretiyle kararlarda istikrar sağlamıştır.

ULUSLARARASI METIN

Yapılan itiraz da Büyük Dairesi tarafından reddedilen, elektrik faturalarından muaf tutulmaya ilişkin AİHM’nin 2.12.2014 tarihli Cumhuriyetçi Eğitim ve Kültür Merkezi Vakfı / Türkiye kararında cemevlerinin ibadethane olduğu kararlaştırılmıştı. Kararda yapılan ayrımcılık kabul edilmemiştir.

Öte yandan AİHM’nin 2 Aralık 2014 tarihli (Bireysel Başvuru No: 32093 / 10) kararında, ırkçılığa ve hoşgörüsüzlüğe karşı Avrupa Komisyonu’nun (ECRI), 8 Şubat 2011 tarihli 10 Aralık 2010 tarihinde kabul edilen Türkiye hakkındaki dördüncü raporda Türk mercilerine; “Alevi toplumunun özellikle de ibadet yerleriyle ve bunlara sağlanacak tahsisatta ilgili konularda ayrımcı davranışta bulunulduğuna ilişkin kaygılarını araştırarak, varsa herhangi bir ayrımcılık konusuyla ilgili tüm gerekli tedbirleri almasını tavsiye eder” ifadesini de uluslararası metin bağlamında kullanmıştır.

Devletin, inançların meşruluğunu değerlendirme yetkisinin bulunmadığını, yansız ve tarafsız olma yükümlülüğünden bu sonucun çıktığını sorgulayan AİHM ayrıca hoşgörüye de dikkat çekmiştir. (Paragraf: 49).

HAMDI YAVER AKTAN

YARGITAY ONURSAL DAİRE BAŞKANI

Yazarın Son Yazıları

Hukuk var mı ki adalet olsun! - Av. Arif Anıl Öztürk

Geçtiğimiz günlerde avukat bir dostumla CHP’ye kayyum atanması ihtimali üzerine başlayan tartışmamız ülkemizdeki adaletin varlığı üzerine devam ediyorken ağzımdan şöyle bir cümle çıktı...

Devamını Oku
09.07.2025
Bu dünyadan bir Nihat Genç geçti... - Yaşar Altıntartı

Kendisiyle ister aynı düşüncede olunsun ister farklı; onun yazıp çizdiklerine, cesaretle savunduğu fikirlere kayıtsız kalamazdınız.

Devamını Oku
09.07.2025
Yanarak giden vatan - Hamza Kie

Gözümüzün önünde cayır cayır yanan yalnızca ağaçlar değil; vicdanlarımız, çocuklarımızın geleceği, ülkemizin ciğeridir.

Devamını Oku
09.07.2025
Bölgesel kaos ve derinleşen yoksulluk - Prof. Dr. Mehmet Tomanbay

Geçen ay bir TV kanalında dünya çapındaki gururumuz besteci, piyanist Fazıl Say sorulan bir soru üzerine Rus klasik müzik bestecisi Çaykovski’nin “Dünya mükemmel olmadığı için sanat var” sözünü dile getirdi.

Devamını Oku
08.07.2025
Laiklik, demokrasi ve ifade özgürlüğü - Doğan Ergenç

İfade özgürlüğü nedir? Bir kişinin şiddeti teşvik etmeden, hakarete ve nefret söylemine başvurmadan herhangi bir konuda yazmasıdır, çizmesidir, konuşmasıdır.

Devamını Oku
08.07.2025
Prof. Dr. Süheyl Donay’ın ardından... - Prof. Dr. Köksal Bayraktar

Önemli bir bilim insanı, ünlü bir ceza hukukçusu, üç yıl süren bir hastalık mücadelesinden sonra yaşama gözlerini kapamıştır.

Devamını Oku
08.07.2025