‘Ol sevda’ yaralı
Öner Yağcı
Son Köşe Yazıları

‘Ol sevda’ yaralı

23.08.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Düşünmek, düşünmeyi sağlayacak birikimi edinmek, bu birikimin verdiği dünyaya bakışla gördüğünü, öğrendiğini, duyumsadığını sergilemek yaşamın insana yüklediği bir görevdir.

Bu görevini; düşünerek, kendisi olarak, yeteneklerini geliştirerek, öğrenerek, vicdanlı olarak, aklını ve elini kullanarak, korkuyu yenerek, karşı çıkma cesareti göstererek, başkaldırarak, eyleme geçerek özgürleşir ve insan olur insan.

Küresel emperyalizmin işbirlikçi egemenleri aracılığıyla yoksullaştırıp sadaka toplumuna dönüştürerek çaresizliğe sürüklediği toplumlara boyun eğdirmek için ırkçı, dinci öğelerle amansızca saldırdığı günlerde, “ulus devlet” yerine kendisine teslim olan yöneticilerin yönettiği ülkelerin dayatıldığı BOP’a Ortadoğululaştırma, ümmetleştirme eklendi.

Bu gidişle insan yalnızlaşıyor, bunalıyor, insan olmaktan çıkıyor.

İNSAN OLMA ÜTOPYASI

Tanpınar’ın Mahur Beste romanındaki şu sözleri sosyal medyada sıkça paylaşılıyor:

“Sen bir medeniyetin iflası nedir, bilir misin?.. İnsan bozulur, insan kalmaz; bir medeniyet insanı insan yapan manevi kıymetler manzumesidir. Anlıyor musun şimdi derdin büyüklüğünü?.. Cahilsin; okur, öğrenirsin. Gerisin; ilerlersin. Adam yok; yetiştirirsin, günün birinde meydana çıkıverir. Paran yok; kazanırsın. Her şeyin bir çaresi vardır. Fakat insan bozuldu mu, bunun çaresi yoktur. Sen cilt yapıyorsun; şiraze nedir bilirsin. Bizde insanoğlu şirazesiz kalmış. Hayat onun için ahenksiz, birbirini tutmayan, günün hayatına cevap vermeyen bir yığın ölü kıymetler tarafından idare ediliyor... İnsanı yenibaştan, yeni esaslarla kurmamız lazım; yeni kıymetlerle yaşayan bir insan. Halbuki bu imkânsız...”

Atatürk’ün “yurttaş”, Lenin’in “yeni insan” arayışı, bu olanaksız denen ütopyanın gerçekleştirilmesi için amaçlanan güzelliklerdir.

Küresel emperyalizmin “ümmetleştirme” politikası, bu güzelliklere, “yurttaş”lığa, “yeni insan”a saldırıdır ve bugün “Ol sevda” yaralıdır:

“Dağlarının, dağlarının ardı/ Nasıl anlatsam.../ Ağaçsız, kuşsuz, gölgesiz./ Çırılçıplak,/ Vay kurban.../ ‘Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda.’/ Yiğitlik, sen cehennem olsan bile/ Fedayı kabul etmektir,/ Cennet yapabilmek için seni,/ Yoksul ve namuslu halka./ Bu’dur ol hikâyet,/ Ol kara sevda”...

YAŞAMIN NERESİNDEYİZ?

“Ol sevda” yaralı ama tarihi, karanlıklarla savaşıp onu aydınlıklara dönüştürmekle dolu olan insanlığın, küreselleşme belasının da üstesinden gelebilecek aklı vardır.

İnsan, aklının kavradığı bilinçle, dününden aldığı duyarlılıkla, geleceğin sahibi olduğu kararlılığıyla kendisinin yarattığı bu karanlığı da aydınlığa dönüştürecektir.

İnsana saygı gösteren, insana birbiriyle ve doğayla kardeşçe yaşayabileceği olanaklarını ve ütopyasını sunan bir örgütlenme biçimi mutlaka bulur insan.

İnsan, insan olmaktan çıkmamak için “Yaşanan tarihin neresindeyim?” diye sorar kendine ve Ahmed Arif verir yanıtını “Vay Kurban” şiirinde:

“...Seni sevmek,/ Felsefedir kusursuz./ İmandır, korkunç sabırlı./ İp’in, kurşun’un rağmına,/ Yürür pervasız ve güzel./ Sıradağları devirir,/ Akan suları çevirir,/ Alır yetimin hakkını,/ Buyurur, kitabınca.

Gün ola, devran döne, umut yetişe,/ Dağlarının, dağlarının ardında,/ Değil öyle yoksulluklar, hasretler,/ Bir tek başak tanesi bile dargın kalmayacaktır,/ Bir tek zeytin dalı bile yalnız.../ Sıkıysa yağmasın yağmur,/ Sıkıysa uyanmasın dağ./ Bu yürek, ne güne vurur.../ Kaçar damarlarından karanlık,/ Kaçar, bir daha dönemez,/ Sunar koynunda yatandan,/ Hem de mutlulukla sunar/ Beynimizin ışığında yeraltı.

Her mevsim daha genç, daha verimli,/ Sunar, pırıl pırıl, sebil,/ Ömrünün en güzel aşk hasadını,/ Elimizin hünerinde yeryüzü./ Dolu sofra, gülen anne, gülen çocuklar,/ Bir’e on, bir’e yüz’le akşama gebe/ Şafakla doğan işgücü./ Yalanım yok, sözüm erkek sözüdür,/ Ol kitapta böyle yazılıdır,/ Ol sevda, böyledir çünkü...”

İnsan olmak ne zormuş!

Yazarın Son Yazıları

Yurtseverlik ya da uşaklık

“Barut dolu silahlarıyla geldiler/ Ateş buyruğu verdiler acımadan/ Şarkı söyleyen bir halkla karşılaştılar/ Sevgiyle ve görev aşkıyla birleşmiş bir halk...”

Devamını Oku
06.12.2025
Değerbilir olmak

Devrimci bir insandı.

Devamını Oku
29.11.2025
Görev insanın

İnsan ömrünün bir kısmı olan on yıllar, toplum yaşamının duraklarıdır.

Devamını Oku
22.11.2025
Yaşamöykülerinden öğrenmek

Bilim, eğitim, siyaset, ekonomi, basın, spor, kısacası yaşamın her alanındaki yaşanmışlıklar birbiriyle iç içedir.

Devamını Oku
15.11.2025
Atatürk kitapları...

“Bir insanın neler yapabileceğini gösteren 20. yüzyılın olağanüstü lideri” olarak tanımlanan Atatürk için Fransız tarihçi Jean Paul Roux şöyle diyor:

Devamını Oku
08.11.2025
Cumhuriyet: İnsan olmanın yolu

Cumhuriyet’in 102. Yılında Anılarımız (Haz. Gülseren Ünsün Engin, İzan Yay.) adlı kitapta yer alan “Cumhuriyet insan olmanın yolunu yordamını öğretti” başlıklı yazımdan aktarıyorum:

Devamını Oku
01.11.2025
‘Cumhuriyet imecesi’


1963’ten, ilkokul beşinci sınıftan beri Cumhuriyet’i okuyan şanslı kişilerdenim.


Devamını Oku
25.10.2025
İnsan ve insanlık bildirgesi

TV programları, reklamlar, okullarda derslerin işleniş biçimlerinden örneklerle sistemin sürekliliğini sağlayan burjuva eğitim sistemine yönelik eleştirilerle dolu Düzene Uygun Kafalar Nasıl Oluşturulur? (Gözlem Y., 1976) adlı kitap uzun süre elimden düşmemişti.

Devamını Oku
18.10.2025
Eğitimle güzelleşmek

Eğitimle güzelleşmek

Devamını Oku
11.10.2025
İnsanşair Metin Demirtaş

Papatyaların kırlardaki, çocuklarımızın uykularındaki gülümseyişi çiğnenirken yalnız ve yaralı çocuklarını bağrına basan sağır ve büyük okyanus halka, umudun türkülerini çığırdı, günlerine güller serpti Metin Demirtaş (17 Mart 1938- 27 Eylül 2014).

Devamını Oku
04.10.2025
Toplumsal muhalefet ayakta

Toplumsal muhalefet ayakta

Devamını Oku
27.09.2025
Umutsuzluk yasak

Ahmed Arif’in deyişiyle Nuh’a beşikler veren, Havva Ana’yı dünkü çocuk sayan, fukaralıktan utanan, çıplaklıktan fideleri üşüyen, harmanı kesatlaştırılan, binlerce yıl sağılan...

Devamını Oku
20.09.2025
45. yılında 12 Eylül

Ulusal Kurtuluş Savaşı’yla Sevr dayatmasını tarihin çöplüğüne gömerek emperyalist paylaşımın tasarılarını kursaklarında bırakan Cumhuriyetimize saldırılar, kuruluşundan beri durmadı.

Devamını Oku
13.09.2025
‘Sis’

3 Eylül 1971’de kurulan TÖB-DER’in kapatılmasıyla örgütsüz bırakılan devrimci öğretmen hareketinin 12 Eylül sonrası ayağa kalkarken attığı ilk adımı olan abece dergisinin ilk sayısında (Ocak 1989) çıkan yazım geldi aklıma.

Devamını Oku
06.09.2025
Ateşlenmiş sevda

"Eğer bir ulus iktidarda bulunan kişilerin onursuzluğunu, alçaklığını, hırsızlığını, yalnızca kendi siyasal görüşünden olduğu için görmezden geliyorsa, o ulus erdemini yitirmiştir."

Devamını Oku
30.08.2025
‘Ol sevda’ yaralı

Düşünmek, düşünmeyi sağlayacak birikimi edinmek, bu birikimin verdiği dünyaya bakışla gördüğünü, öğrendiğini, duyumsadığını sergilemek yaşamın insana yüklediği bir görevdir.

Devamını Oku
23.08.2025
Tevfik Fikret’in aynasında gençlik

Ömrün anlam kazanmaya başlaması, yaşamın öznesi olma yolunda atılan adımlara bağlıdır.

Devamını Oku
16.08.2025
Çıkış yolu

“Ne yapılabilir?” diye düşünürken duyguyu bilginin süzgecinden geçirerek bilince dönüştüren...

Devamını Oku
09.08.2025
Gençlik ve gerçeği aramak

“Başımıza neler örülmek istenildiği ve nasıl karşı koyduğumuz ve daha doğrusu milletin arzu ve emellerine uyarak ve onun yardımıyla nasıl çalıştığımız görülmeli ve gelecek kuşaklar için ibret ve uyanıklığı gerektirmelidir...

Devamını Oku
02.08.2025
Cehalete karşı öğretmenlik

Doğumlardan ölümlere kendi yolunda yürüyor yaşam.

Devamını Oku
26.07.2025
Toplumsal cehalet

Sokak röportajında “Hükümete oy verip muhalefetten hesap soran bir toplum” olduğumuzu söylüyor biri.

Devamını Oku
19.07.2025
‘Kurtulma iradesi’ ve ‘bilgelik’

Bir üniversite amfisinde kürsüdeki hocanın sırada oturan bir öğrenciye, “Sen, ikinci sıradaki mavi ceketli, adın nedir” sorusuyla başlıyor video.

Devamını Oku
12.07.2025
Edebiyatçının sorumluluğu

Doğa ve yaşamla bütünleşen edebiyat, zamanla yarışır ve zamanı dünden yarına taşır.

Devamını Oku
05.07.2025
İnsanlığın sınavı

Dünyaya egemen olmaya çalışan günümüz imparatorluğunun tek kutuplu bir gelecek hülyasının yarattığı vahşi bir gerçeklik var insanlığın aynasında...

Devamını Oku
28.06.2025
Emperyalizmin bugünü: Faşizm ve Siyonizm

“Evangelist Hıristiyanlık”la “Siyonizm”in “Arap Müslümanları”yla birlikte “Şii İslamlığı”nı hedefine aldığını söylersek İsrail’in İran’a saldırısını açıklamak çok kolay olur ama gerçek bu değil.

Devamını Oku
21.06.2025
Yurt yürektedir, yürektir

Yurt ana kucağıdır, baba ocağıdır; insanın doğduğu, büyüdüğü, yaşadığı, sevdiği insanların olduğu, dilini konuştuğu yerdir.

Devamını Oku
14.06.2025
Direnmek kazanmaktır

1969’da öğretmen okulundaki duvar gazetemiz Gerçek’te, “Vietnam direniyor, çünkü Mustafa Kemal’in direnerek kazandığını biliyor” yazmışım.

Devamını Oku
07.06.2025
Coşku seli

Türkülerimiz bağrında toplumsal eleştiriyi taşır, dönemlerini, zamanı aşarak, yaşamı zenginleştirerek geleceğe akar.

Devamını Oku
31.05.2025
Cumhuriyete adanan yaşam

…Eğitirler seni olanaksızlıklar ortasında… Her yer eğitim alanı, her an eğitim anıdır. Dünyayı sevmeyi öğrenirsin...

Devamını Oku
24.05.2025
Lozan’ın anlamı

Birinci Dünya Savaşı Mondros Ateşkes Antlaşması’yla sona erdiğinde Türk süngülerinin bulunduğu yerlerin “vatan toprağı” olarak kabul edilmesiydi Misakı Milli.

Devamını Oku
17.05.2025
'Dil yurttaşlığı'

Esenlikler

Devamını Oku
10.05.2025
Yaşasın Cumhuriyet

Yaşasın Cumhuriyet

Devamını Oku
03.05.2025
Evet, hâlâ Köy Enstitüleri

Evet, hâlâ Köy Enstitüleri

Devamını Oku
26.04.2025
Gençlik, dergiler, ödüller

Gençlik, dergiler, ödüller

Devamını Oku
19.04.2025
Yüce kalabalığın umudu

Yüce kalabalığın umudu

Devamını Oku
12.04.2025
Bahara giderken

Bahara giderken

Devamını Oku
05.04.2025
‘Bütün umudum gençliktedir’

‘Bütün umudum gençliktedir’

Devamını Oku
29.03.2025
Örnek bir beyaz gömlekliyi uğurladık

Örnek bir beyaz gömlekliyi uğurladık

Devamını Oku
22.03.2025
Sonsuzluğa gidenlere veda

Sonsuzluğa gidenlere veda

Devamını Oku
15.03.2025
Ne gerekiyorsa siyaset yapacak

Ne gerekiyorsa siyaset yapacak

Devamını Oku
08.03.2025