Orhan Bursalı
Orhan Bursalı obursali@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Irak Savaş Raporu, Kader Ağını Örüyor

18 Mart 2013 Pazartesi

Irak savaşını anımsıyorsunuz değil mi? Hani önceki gün Bağdat’da patlayan bombalar sonucu en az 18 kişinin daha öldüğü o komşu ülkemizi! Belki de bu son bombadan haberiniz yoktur! Hayır, Suriye’den bahsetmiyorum! Unutmuş değilsiniz, biliyorum; Irak’ta 10 yıldan bu yana yaşanan büyük insanlık dramı, farkında olmasak da derinlemesine sürüyor. İnsanlık dramı mı dedim? Evet, ama bunun üzerine bir millet, bir ülke, paramparça edilmiş bir devlet dramını eklemeliyiz. Dahası, bir bölge, bir petrol, bir İslâm dramını... Ve üzerine bir Türkiye dramını da...

\n

Saddam’ın kimyasal silahları var, hepimizi öldürecek” yalanıyla 2003’te alçakça işgal edilen Irak üzerine yeni bir “savaş raporu” (*) yayımlandı. Saygın tıp dergisi The Lancet’teki ayrıntılı araştırmaya göre, savaşta 190.000’e yakın insan öldürüldü, öldü. 5 milyon Iraklı yerinden yurdundan oldu... Binlerce Iraklı yaralandı, hastalandı. Ülkenin bütün altyapısı paramparça oldu! Ülkenin bizzat kendisi dahil!
Iraklılar için bu ölüm sayısı mutlak değil. Geleceğe yönelik sonuçları itibarıyla da potansiyel olarak yüz binlerce ölümü bu sayıya katanlar var. Tüm sağlık altyapısının çökertilmesi nedeniyle, tedavi edilemedikleri için ve benzer nedenlerle savaşın etkileriyle ölen ve hâlâ ölmekte olan Iraklılar var... Bir de 10 yıldır ülkede esen terörün kurbanları…
Savaşın ABD’ye bedeli 2.2 trilyon dolar! Gelecek 40 yılı hesap etmişler, faiziyle birlikte 6 trilyon doları bulmuşlar... 4.487 Amerikalı asker öldü, 31.000 asker de yaralandı... Yazarlar anımsatıyor: O zamanki
Bush Kongre’ye verdiği raporda “Bu işi en çok 60 milyar dolara bitiririz...” diyordu!
Irak’a
özgürlük, insan hakları ve demokrasi gelecekti! Anımsayan var mı? 10 yıl geçmesine rağmen bırakın yeniden toparlanmayı, can çekişen ve parçalanmış bir ülke var karşımızda...

\n

***

\n

Egemenlerin, galiplerin, alçakların savaşı... 2003’te ülkemizde bu savaşı alkışlayan ve savaşa katılmak için çırpınanları anımsamak bile istemiyorum. Ama savaşa katılmaya gönüllü Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bugün de, yine neredeyse tıpkısının aynısı bir başka savaşın adeta içinde... Suriye’de, bu kez emperyalistlerin devşirdiği uluslararası “Müslüman tugay”la körüklenen içsavaşta kan gövdeyi götürüyor...
ABD’nin neden savaşa doğrudan katılmadığını, Müslümanı Müslümana kırdırma yolunu seçtiğini merak edenler, Irak savaşının bilançosuna baksınlar... Irak’ta bile bugün nasıl bir yapı kuracağına, bütün mü kalsın yoksa ikiye üçe parçalansın mı, hangisinin menfaatına olduğuna karar veremeyen bir hegemon... Suriye’yi
Esad’dan sonra hangi siyasi kimliklerin yöneteceğini de göremediği için, Erdoğan-Davutoğlu ikilisini durduruyor. Bıraksa, ikisi de Suriye’ye dalacak...
Belki yarın karar verir, bilemiyoruz... Çünkü Amerikan dergileri Suriye için artık
“ölü ülke” diye yazmaya başladı (The Economist). Ve bu ülkede aklını satmış çıldırık insanlar, savaşı bitirmek için değil, kışkırtmak için çalışıyor. Üstüne üstlük, savaşan tarafların aralarında diyalog kurulmasına bile karşı çıkıyor...
Düşünün ki Suriye’nin başına geleni siz ülkenizde yaşamaya başlıyorsunuz... Her tarafta kan gövdeyi götürüyor. On binlerce kişi ölüyor, ülke göç ediyor... Sokağınızda toplar patlıyor, evlerinize bombalar düşüyor ve yanı başınızda insanlar ölüyor... Komşularınız, çocuklarınız, arkadaşlarınız, dostlarınız…

\n

***

\n

Savaşlarda insanı aramayın... İnsan yoktur... İnsan ancak öldürülmek için vardır... Kitleler halinde hem de...
Emperyalist savaşların hiçbirinde insanlık yoktur... Sadece vahşet vardır... Emperyalistlerin, egemenlerin, iktidarların iktidar hırsları, paranın kapitalizmin kazancı ve yararı vardır...
İktidarlar bütün bunlar için halkı peşine takar...
Tek haklı savaş, ülkelerin, halkların işgale karşı yaşam savaşıdır...
AKP, hâlâ, komşulara karşı savaş ağlarını örüyor...
Kürt Meselesi çözümünün yakın gelecek planında bu çözümün izdüşümünü görüyor musunuz?

(*) Boston Tufts Üniversitesi’nden
Barry Levy ve Albert-Einstein Tıp Koleji’nden Victor Sidel’in araştırması...

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları