ABD’nin siyasal İslamla dansı, siyasal İslamın emperyalizmle flörtü

18 Ağustos 2020 Salı

ABD başkan adayı Joe Biden’ın The New York Times’a sekiz ay önce verdiği röportajın videosu, geçen hafta Türkiye’de medyaya servis edildi.

Temel olarak Biden’ın dedikleri şöyle:

- Türkiye’de darbe ile değil, muhalefeti destekleyerek iktidarı değiştireceklerini,

- Parlamentoya katkı sunmak isteyen Kürt toplumunu entegre etme işinin bir süre iyi gittiğini,

- Erdoğan’ın bedel ödemesi gerektiğini,

- Yapacağı en son şeyin Kürtler konusunda Erdoğan’a boyun eğmek olduğunu,

- Hava üsleri ve onlara erişimleri konusunda çok endişeli olduğunu,

- Türkiye’nin Rusya’ya bağımlı olmayı istemek zorunda olmadığını,

- Bölgedeki müttefikleriyle bir araya gelip onun (Erdoğan’ın) bölgedeki faaliyetlerinin nasıl izole edileceği ile ilgilenmek gerektiğini söylüyor.

Haberi duyuran yandaş Sabah gazetesi... Belli ki aylar sonra sandıktan çıkarılan video ile AKP’ye yarayacak bir hamle amaçlanmış. Böylelikle Türkiye’de muhalefetin ABD’de belli güçler tarafından desteklendiği iddiasına kanıt oluşturmayı planlıyorlar. 

Gelelim olayın Türkiye’deki yankılarına...

İktidar ve yandaşları, tahmin edildiği gibi AKP’ye muhalif olan herkesi “dış güçler” ile işbirliği yapmakla itham edip, kendilerini “emperyalizm karşıtı” gibi resmetmeye çalışıyor. Ancak kargalar güler denilecek cinsten bir durum. 

Daha Başbakan olmadan Beyaz Saray’da kabul edilenlerin... 

Büyük Ortadoğu Projesi’nin eşbaşkanı olmakla övünenlerin...

Trump’ın aşağılayıcı mektubuna sessiz kalanların...

O saygısızlığı hazmedip ardından Beyaz Saray’da kabul edilmek için dakikalarca ayakta bekletilenlerin...

Trump’ın tehdit tweet’leriyle rahip Brunson’ı salıverenlerin emperyalizme karşı çıkarmış gibi yapmalarını yutacak değiliz.

Bunu ancak “hüloğğğ” takımı yutar!

Üstelik Sabah dahil olmak üzere yandaş medya, daha 3 hafta önce, “Trump rakibi Biden’ı yaşlı diye eleştirirken Erdoğan’ı övdü. Zehir gibi birine ihtiyacımız var. Erdoğan zehir gibi” dedi diye haber yapıyordu!

Türkiye’deki darbelerin ardında ABD var

Muhalefet cephesinde ise videonun yandaş medyada paylaşılma zamanına da dikkat çekilerek haberi büyütmemeyi tercih edenler oldu. Bazıları “Trump’ın Erdoğan ile arası iyi, Biden’ın desteklememesi normal” dedi. ABD’nin Türkiye’de seçim sonuçlarını etkileyemeyeceğini söyleyenler de çıktı.

Ne yazık ki durum hiç de öyle değil. ABD’nin, AB, NATO gibi uluslararası kurumların uzun zamandır Türkiye’de lobi faaliyetleriyle etkili oldukları sır değil. Ayrıca AKP’nin iktidara gelmesinde de 15 Temmuz darbe girişiminin arkasında da ABD’nin olduğu açık. 

Türkiye’deki darbelerin kökenlerine baktığınızda hepsinin ardında ABD yer alır. ABD’nin “Bizim çocuklar başardı” diye duyurduğu 12 Eylül olmasaydı Özal iktidara gelemezdi. Dolayısıyla Biden da bunları çok iyi bildiğinden, bu kez darbe ile değil, seçimde muhalefete destek vererek iktidarı değiştirebileceklerinden söz ediyor. 

AKP’nin işine yarıyor diye Biden’a gereken tepkiyi göstermekten kaçınmak, olayı “ne var bunda?” diyerek önemsizleştirmek, “aylar önce söylemiş, yeni değil” diyerek susmak, emperyalizme cesaret verir.

AKP’nin kötü niyetli kurnazlığını açığa çıkarırken, emperyalistlere haddini bildirmek gerek!

Çünkü Türkiye Cumhuriyeti, bağımsızlık için emperyalizme karşı verilen çok büyük bir mücadele sonucunda kurulmuştur. 

Ne yazık ki son 70 yılda laik Cumhuriyet karşıtlarının, İkinci Cumhuriyetçilerin, siyasal İslamcıların, din ve etnik köken üzerinden siyaset yapanların emperyalizm ile işbirliği yapmaları yüzünden bugünkü ezik duruma gelinmiştir. Dışişleri Bakanlığı’nın Biden’ın hadsizliğine sekiz ay sessiz kalması da bunun bir göstergesidir. 

Bir ABD başkan adayının Türkiye’nin iç siyasetine müdahale imasında bulunmaya cüret etmesi, “ABD’nin Siyasal İslam’la Dansı”nın* ve siyasal İslamın emperyalizm ile flörtünün sonucudur. (* Bu ifadede, Prof. Dr. Emre Kongar hocamın aynı adlı kitabından esinlendim.)

Trump’ı “ABD seçimlerine müdahale eden Ruslarla işbirliği yapmakla” suçlayan Biden, kendi ülkesinde ciddi bir suç sayılan bu müdahaleyi Türkiye’de yapmaya kalkışırsa ağzının payını almalı. Türkiye’de halk, AKP baskısına demokratik yollarla direnecek ve iktidarı seçimle kendisi değiştirecektir. 

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi, “Milletin makus talihini yine milletin azim ve kararı yenecektir.” Bu yaklaşımın belirlediği politikaya dönmeyenler, emperyalizmden medet umanlar kervanına katılır ve tarih kitaplarında alçaklara ayrılan bölümde yerini alır.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları