Gündem sorularınızın yanıtı burada!

Gündem sorularınızın yanıtı burada!

13.02.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Bütün sorunlar matruşka gibi iç içe geçmiş durumda. Herkes soruyor “Erken seçim niye gündemde?” Yanıtı sanıldığı kadar zor değil. Seçim gündemde çünkü iktidarı kesinlikle bırakmak istemeyen bir Erdoğan gerçeği var. Bir de her ne kadar her dediğine uyulmasa bile ortada bir anayasa var.

BAKIN ERKEN SEÇİM NEDEN GÜNDEMDE…

Seçim zamanında, yani 2028’de yapılırsa bildiğiniz gibi Erdoğan katılamıyor çünkü daha önce yaptığı dönem-hesap oyunlarını bu sefer devreye “o bile” sokamayacak.

Erken seçim, CHP için bu iktidardan kurtuluş reçetesi; adayının RTE’yi yenebilecek olması bütün muhalif kitleler için bir büyük umut. AKP için ise erken seçim bu düzenin sürebileceği ve Erdoğan’ın tekrar aday olarak sonsuz görünen iktidarına devam edebileceği tek seçenek! Ama uzlaşamadıkları şu: CHP erken seçimi aşağı yukarı en geç bir yıl içinde yapmak istiyor, AKP ise iktidarını sürdürerek yalnız belki son bir yıl içinde erken seçime gitmek istiyor; arada en az 1.5-2 yıl var.

Dolayısıyla erken seçim isteyen CHP tabii ki böyle bir ortamda seçime hazır olmaya mecbur, yoksa tutarlı olmaz. Bu nedenle Mansur Yavaş’ın “Türkiye’nin sorunu şu anda aday belirlemek değil; enflasyon, hayat pahalılığı, geçim derdi” sözleri cidden havada kalıyor. Evet, bu sorunlar var ama bunların ortadan kalkması için muhalefetin hızla iktidara gelmesi lazım, eleştiri yetmiyor. Öte yandan, adayı son dakikaya kadar belirlememiş olmanın mahsurlarını 2023 seçimlerinde fazlasıyla gördük.

ÖZEL EN DOĞRU KARARI ALDI

En doğru kararlar geniş ortak paydada alınır. Doğruları halk görür, en iyi tercihi halk yapar. Bunun tersinin verdiği sonucu “Ekmek için Ekmeleddin” faciasında yaşadık. Yıllardır anlattığım “Demokratik Dijital Devrim Tüzüğü” ile bu seçimi partinin tüm üyelerine yaptırma kararı, herkesin parti içi muhalefet iştahlarını kursağında bırakacak ideal formüldü ve Özel bunu kabul ettirdi.

İMAMOĞLU GERÇEĞİ NEDEN KUŞATMA ALTINDA?

Ekrem İmamoğlu’nun AKP’nin kâbusu haline dönüştüğünü görmek çok zor değil. En güvendikleri kale olan İstanbul’u, hem de kendisine karşı devlet gücünün tüm mekanizmalarıyla iktidar için çalıştığı bir ortamda, üç seçim üst üste kazanabilmiş olması, onu Erdoğan’ın gözünde en rahatsız olduğu rakip haline getirdi. Üstelik İmamoğlu’nun genç olması, eşiyle beraber herkesi etkileyecek bir profil yansıtması, yabancı dil bilmesi, ağzının laf yapması, bu rakam verilerine eklenen diğer somut gerçekler. Bu nedenle İmamoğlu’nu bezdirebilmek için önce DEM’in, sonra CHP’nin ilçe belediyelerinden başlayarak yargının muhalefeti bir kıskaca alması hiç kimseyi şaşırtmamalı. İmamoğlu’nun açıkça mağdur edilen bir muhalefet lideri konumunda olması, doğal olarak halkın gözünde onu doğrudan ciddi bir alternatif haline dönüştürüyor. Buna rağmen Özel tabii ki İmamoğlu ve Yavaş’a eşit şans vermek istediği için bu yönteme geçiyor. Yavaş ise tüm üyelerle yapılacak bu seçime katılmayacağını bildirerek bir şekilde İmamoğlu’nu bu önseçim arifesinde sahada tek yarışmacı olarak bırakma yoluna gidiyor. Fakat Yavaş’ın medyada ve parti içindeki görüşmelerinde bu hafif protest tavrı net olarak görülse bile Özel tavrını değiştirmiyor, ki yukarıda saydığımız gerekçelerle bence haklı.

‘BU KADAR ERKEN ADAYLIĞA NE GEREK VARDI’ DİYENLERE YANIT: DAHA DA ERKENE ÇEKİLMELİ!

İmamoğlu’nun Yavaş’ın çekildiği bir ortamda aday olması ise onu bu önseçimde, muhalefetin tek tabancası haline getirir. Çünkü hiç kimse onun karşısında kendi ismini ezdirmek istemez. Bu durumda 23 Mart’a kadar zaman kaybedilmemesi lazım, mesela bir hafta içinde başka bir gerçek aday çıkmazsa, CHP vakit kaybetmeden İmamoğlu’nu “cumhurbaşkanı adayı” olarak açıklayabilmek için usulden başka bir şey ifade etmeyecek olan önseçimi, kendi yönetmelik ve kararlarını elinden geliyorsa revize edip en geç 2 Mart’a almalı. Çünkü siyaset şu anda Türkiye’de tamamen vitesi boşalmış bir şekilde yokuş aşağı gidiyor ve üç-beş haftada hiçbirimizin aklına gelmeyecek her şey başımıza gelebilir.

Yukarıda saydığımız erken seçime doğru gidişat dışında, CHP belediyeleri üzerinden İmamoğlu’nun kuşatılması ve akıl almaz bir senaryoyla maalesef Kılıçdaroğlu’nun sözleri bahane edilerek CHP’nin kurultayı üzerinden suçlanmaya kalkışılması, partinin ivedi olarak artık bir aday çıkarmasını kaçınılmaz hale getiriyor. Çünkü şu anda Erdoğan karşısında cumhurbaşkanı adayı olmak, o kişiyi dünya çapında bir şöhrete ve korumaya götürür. Hele bu adayın yurtdışı geziler yapması, röportajlar vermesi, Erdoğan karşısında somut ve güçlü bir alternatif olduğu bilgisini, imajını ve gerçeğini dünyaya yayması, çok büyük bir kazanç ve zırh oluşturur.

CHP’nin, sözde hukuk yoluyla, özde entrikalarla yok edilme tehlikesi ilk olarak 1960’ta DP’nin kurduğu o korkunç Tahkikat Komisyonu ile yaşandı. Tam 65 yıl sonra, bu tür tartışmalarla ülkemiz yeniden zaman kaybetmemeli. Türkiye’nin karışık gündemi izin verirse bu konuyu da önümüzdeki hafta ele alacağım.

Yazarın Son Yazıları

CHP kurultayı: Kazananlar ve kaybedenler

1970’lerde, İstanbul’da Tenis Eskrim Dağcılık Kulübü’nde eski şampiyonlarımızdan Fehmi Kızıl vardı.

Devamını Oku
04.12.2025
CHP kurultayı demokrasiyi aydınlatacak!

CHP kurultayı, bu hafta sonu her zamanki gibi büyük bir medya ilgisi altında yaşanacak.

Devamını Oku
27.11.2025
Mustafa Kemal’i hazmedemeyen solcular!

İddianame açıklaması yüzünden geçen hafta yazamadığım konuya hemen giriyorum.

Devamını Oku
20.11.2025
İddianame ve kritik yönlendirme

Pek de sürpriz olmadı.

Devamını Oku
13.11.2025
Sahte dünyalar kuşatması

Paranın sahtesi vardır, kalpazanlar basar.

Devamını Oku
06.11.2025
Cumhuriyet, iki kahraman ve yarınlar

Dün Cumhuriyet Bayramımızı kutladık.

Devamını Oku
30.10.2025
CHP davasına dikkat!

Siyaset, insanların daha iyi yaşaması için yapılır, dünyanın neresinde olursa olsun.

Devamını Oku
23.10.2025
Yok olan Nobeller ve edepler

Trump bozulmuş, “Nasıl olur da Nobel Barış Ödülü bana verilmez?!” “Ben yedi savaş durdurdum, gidip hiçbir şeyi yapamamış birine verecekler o ödülü” deyip duruyordu.

Devamını Oku
16.10.2025
Özel-Bahçeli düellosu, cevapsız sorular

Sinan Ateş cinayetinin dumanı tütmeye devam ederken bu cinayetin bir numaralı sanığı 90’lı yılları anımsatan bir şekilde güpegündüz öldürüldü.

Devamını Oku
09.10.2025
‘Bombalı Nobel’ ve barış!

Bugünlerde, Trump ve Netanyahu’nun anlaşarak Ortadoğu’ya ve Filistin’e dayattıkları yeni düzenin ve “sözde” barışın hangi hızda yaşama geçip geçemeyeceğini öğreneceğiz, tabii yeni sürprizlerle karşılaşmazsak...

Devamını Oku
02.10.2025
Fenerbahçe, Türkiye ve demokrasi dersi!

Fenerbahçe Spor Kulübü’nde nöbet değişimi oldu.

Devamını Oku
25.09.2025
Misyonlarını tamamlayamayan kayyumlar!

Daha iki yıl önce kazanması için elimizden geleni yaptığımız, uğruna 24 saat koşturduğumuz Kılıçdaroğlu’nun, o gece kendisine umut bağlayan milyonların neredeyse tamamını karşısına alacak pasif duruşu ve agresif sessizliğiyle, Vito’larına binip kaybolmasına şahit olmak bize nasipmiş...

Devamını Oku
18.09.2025
Demokrasimizin açık yarası ve vazgeçilmez ikazlar

Türkiye, darbe günlerinde gördüğü sahneleri yaşadı.

Devamını Oku
11.09.2025
Kayyuma karşı halk, partisiyle direniyor!

Bunu da gördük.

Devamını Oku
04.09.2025
Anne Frank bana Gazze hakkında mektup yollamış…

Dün aldığım bu mektubu sizlerle paylaşmak istedim.

Devamını Oku
28.08.2025
Cerahatin içinde yüzüyoruz...

Haftada bir köşe yazısı kaleme alarak gündemi yakalamak için, şapkadan üç değil, beş tavşan çıkarmanız lazım!

Devamını Oku
21.08.2025
Diyanet İşleri Başkanı’na açık mektup

Diyanet İşleri Başkanı Sayın Ali Erbaş...

Devamını Oku
14.08.2025
Komisyon başladı: Ufukta neler olabilir?

Cumhuriyet Halk Partisi, tabanından ve partinin ileri gelenlerinden yapılan bütün uyarılara rağmen komisyona katıldı.

Devamını Oku
07.08.2025
CHP komisyona katılmamalıdır, tersine...

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve MYK’sının bu ikazları dikkatle değerlendirmeye alacaklarına inanıyorum.

Devamını Oku
31.07.2025
Bir "Altan Bey" geçti bu topraklardan

Yıl 1955, genç gazeteci Altan Öymen ve iki polis Ankara kışının ortasında…

Devamını Oku
24.07.2025
15 Temmuz’dan terörsüz Türkiye’ye...

Gündem aşırı yoğun. Ekrem İmamoğlu’na açılan en akıl almaz davalardan biri dün karara bağlandı.

Devamını Oku
17.07.2025
Satranç oynarken şahınızı veremezsiniz!

Gündem belli: AKP’nin “muhalefetsiz demokrasi modeli” için yaptığı çalışmalar...

Devamını Oku
10.07.2025
Sivas'tan bugüne... Karanlıklar ve tehditler devam ederken

Dün, 2 Temmuz’du… 32 yıl önce yobazların 35 aydınımızı yakarak katletmesinin yıldönümü...

Devamını Oku
03.07.2025
‘Mutlak butlan’a karşı CHP kararlılığı!

Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu sayesinde CHP’nin birinci parti konumuna yükseldiğini gören AKP, ne yapıp edip bu iki lideri durdurmak için her şeyi yaptı ve yapmaya da devam ediyor.

Devamını Oku
26.06.2025
Cahil ve faşist liderlerin savaşı

Aslında bu köşe yazısını kaleme almanın hiçbir anlamının olmayacağı 36 saatlik süreç yaşıyoruz...

Devamını Oku
19.06.2025
Özgür Özel’in samimi gözyaşları

Her ölüm dayanılmaz bir acıdır. Şayet o ölüm, kalp krizi, trafik kazası, elektrik çarpması, cinayet veya intiharla gelmiş ise insan nefes alamaz hale gelir.

Devamını Oku
12.06.2025
Hiçbir şey, göründüğü gibi değildir

Yaşam akıp giderken, siyasi olaylara karşı yorumlar -tahminlerim bazen çok emin görünseler de- altüst olabiliyor.

Devamını Oku
05.06.2025
Çağdaş Türkiye mutlulukları ve üzüntüleri

Hayat, iyi ve kötü olaylar arasında oluşan düğümler şeklinde akan öznel bir film gibi. Seviniyoruz, üzülüyoruz, kahroluyoruz, âşık oluyoruz, şaşırıyoruz, kâh siyasetçilere kâh en yakınlarımıza kâh tuttuğumuz takıma kızıyoruz.

Devamını Oku
29.05.2025
Hayatınızda kaç tıkanıklık var?

Bazen içiniz tıkanır ya, nefes alamaz gibi olursunuz. Uyumak istersiniz ama uyuyamazsınız. İçiniz isyanlardadır, konuşacak kimseniz yoktur. Bütün bunları yaşarken bir de kapana kısılmış fare gibi trafikte kalmışsınızdır mesela!

Devamını Oku
22.05.2025
Yoksa bu bir savaş bildirisi mi?

Hayatı terör yüzünden kararmış aileler için acaba 12 Mayıs 2025 itibarıyla acılar son bulacak mı, yoksa bu tarih iç ve dış siyasetimizi daha da büyük kargaşaya taşıyacak kritik bir eşik mi olacak?

Devamını Oku
15.05.2025
Sokaktaki kediden lidere kadar her yer şiddet!

Sokaktaki kediden lidere kadar her yer şiddet!

Devamını Oku
08.05.2025
Dünyanın sahte demokrasi parodileri (Trump ve ötesi)

Dünyanın sahte demokrasi parodileri (Trump ve ötesi)

Devamını Oku
01.05.2025
Subianto-Nutuk-Abdullah amcamız!

Subianto-Nutuk-Abdullah amcamız!

Devamını Oku
24.04.2025
Erdoğan’ın, yenilmez bir İmamoğlu’na katkıları

Erdoğan’ın, yenilmez bir İmamoğlu’na katkıları

Devamını Oku
17.04.2025
‘Parti devleti’ ve öncü muhalefet

‘Parti devleti’ ve öncü muhalefet

Devamını Oku
10.04.2025
Gezi ve Saraçhane farkı!

Gezi ve Saraçhane farkı!

Devamını Oku
03.04.2025
Çok 'özel' bir lider, Özgür Özel

Çok "özel" bir lider, Özgür Özel

Devamını Oku
27.03.2025
İmamoğlu ve demokrasi halka emanet

İmamoğlu ve demokrasi halka emanet

Devamını Oku
20.03.2025
Çifte standartlar ülkesinde demokrasi mücadelesi

Çifte standartlar ülkesinde demokrasi mücadelesi

Devamını Oku
13.03.2025
Tarih nedir, ne değildir?

Tarih nedir, ne değildir?

Devamını Oku
06.03.2025