İktidar zehirlenmesi sitokin fırtınası ürettiğinde?

17 Aralık 2020 Perşembe

Bütün siyasal partiler topluma hizmet için kurulur...

Bütün iktidarlar da halkın, milletin en yüksek düzeydeki hizmetkârlarıdır.

Fakat ne yazık ki “Her iktidar yozlaşır, mutlak iktidar ise mutlaka yozlaşır.”

İktidar sahipleri, yeterli ahlaka sahip değillerse, demokratik değerleri yeterince içselleştirmemişlerse, ellerindeki gücü, sadece iktidarın nimetlerinden yararlanmak ve iktidarlarını sürdürebilmek için kullanmaya başlayabilirler.

Demokratik rejimler, bu yozlaşmaya karşı kendilerini korumak için siyasal iktidarlardan bağımsız olan bir Yargı Kurumu oluşturmuşlardır:

Bu rejimlerde, siyasal iktidarların bütün eylem ve söylemleri, Anayasalara, Temel İnsan Hak ve Özgürlüklerine uygunluk açısından Bağımsız Yargı tarafından denetlenir.

Çünkü bir iktidarın meşruiyeti, sadece aldığı oyla değil, eylem ve söylemlerinin Anayasalara, Temel İnsan Hak ve Özgürlüklerine uygunluğu ile belirlenir.

Bağımsız Yargı, Demokratik Rejim’in kendini korumak için kullandığı bir savunma mekanizmasıdır.

***

“Sitokin Fırtınası” COVID-19 salgını dolayısıyla yeniden gündeme gelen ve bu vesileyle halkın da öğrendiği tıbbi kavramlardan biridir:

(Örneğin COVID-19’a yakalanan Prof. Burhan Kuzu’nun “Sitokin Fırtınası” nedeniyle hayatını kaybettiği belirtilmiştir.)

Sitokin, vücudun bağışıklık sisteminin yani savunma mekanizmasının, dışarıdan gelen yabancı virüs ve bakteri saldırılarına karşı oluşturduğu askerlerin aralarındaki haberleşme araçlarına verilen isimdir.

Sitokin Fırtınası”, vücudu koruyan bu askerler arasındaki haberleşmenin birdenbire çok fazla artmasından dolayı askerlerin akıllarının karışmasına ve görevlerinin tam tersini yapmaya başlamalarına yani savundukları organizmayı çökertmelerine sebep olan bir olaydır!

Siyasal iktidarların demokratik rejimin kurum ve kurallarına uygun davranmalarını sağlayan Bağımsız Yargı Mekanizması’nın işlevini, vücudu koruyan askerler arasındaki haberleşmeyi sağlayan sitokinlerin işlevine benzetebiliriz:

Rejimi, ülkeyi, halkı, toplumu koruyan devletin meşru olarak kullandığı kaba kuvvet kurumları ile bu kuvveti kullanan siyasal iktidarların arasındaki haberleşmede, devletvatandaş ilişkilerinde, uyulacak emirleri, nehiyleri, kuralları, Bağımsız Yargı denetler.

Bağımsız Yargı’nın yok edilmesi ve yargının siyasal iktidarın sopası olarak kullanılması, Demokratik Rejimin, kendini koruması beklenen yargı tarafından saldırıya uğramasına, yani bir Sitokin Fırtınası ile karşı karşıya kalmasına ve çökmesine yol açar.

***

Bence ülkemizde “Parlamenter Demokratik Rejim”in kaldırılarak yerine “Şahsım Devleti Rejimi”nin kurulması...

Bu sırada yok edilen yargı bağımsızlığı ve siyasal iktidarın emrinde bir yargı mekanizmasının oluşturulması...

“Demokratik, Laik ve Sosyal Bir Hukuk Devleti” olan Türkiye Cumhuriyeti’nin bir “Sitokin Fırtınası” ile karşı karşıya kalmasına ve yok olmasına yol açmaktadır!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları