Bir ölüm-kalım maçı Fatih Karagümrük-Galatasaray karşılaşması. Bir taraf adı ‘Süper’ olan ligde varoluş mücadelesi veriyor. Diğer taraf ise, haftalardır işgal ettiği liderlik koltuğun ünvanına, şampiyonluğuna ulaşmak istiyor. Zor bir maç mı? Göreceli… Ama gergin olduğu kesin. Özellikle Galatasaray için. Takımın dominoları dağınık gözüküyor. Anlaşılan o ki, ‘Bunu kazan iş bitsin’ beklentisi ağır bir psikolojik yorgunluk yaratmış bünyede. Bu tablo Karagümrük’ün usandırıcı savunmasıyla birleşince zirve yapıyor. Can derdindeki ev sahibi öyle bir diziliyor ki yarı sahasında Çin Seddi’ne nazire yapıyor adeta. Galatasaray’ın hiç sevmediği bir oyun bu. Zorlasa Sivasspor maçındaki gibi, santim santim açacak yolunu. Ama yorgun ve tedirgin, dramatik hatalar yapıyor. Nitekim 34’te Mendes kaçıp Nelsson’u da geçerek golü atıyor. Galatasaray’da gol yemek, ‘gol yersem’ gerilimini bir anda bitiriyor. Nitekim 45+4 Barış Alper; 70’de Mertens golleri bu stres kırılmasının sonucu diyebiliriz… Ama ev sahibi puan tablosundaki durumunu garanti etmekte kararlı. 93’te Markao’nun golü skoru eşitleyince sarı-kırmızılılar yine gerilse de, sonradan giren Berkan ‘O iş bende’ başlıklı golünü 90’da atıyor. Galatasaray, son düdükle hem maçın hem sinir harbinin galibi oluyor.