Kadın, çocuk ve sandık cinayetleri

06 Nisan 2024 Cumartesi

Sevgili okurlarım, “Kadın ve çocuk cinayetleri” ile “Sandık cinayetleri” elbette aynı şey değil.

“Kadın ve çocuk cinayetleri” insanlık suçu iken, mecazi ifade olarak kullandığım “Sandık cinayetleri” ise Demokratik Rejim’i kötüye kullanan iktidarların işledikleri bir “Siyasal Suç”.

(Aslında siyasal tartışmalardan dolayı işlenen gerçek bir cinayet türü de var ama, henüz bir genelleme yapılacak kadar yaygın değil.)

Ama her iki suçun arkasında da “Azgelişmişlik”, “Otoriterlik”, “Din-Tarım Toplumu kültürü”, “Feodal erkek kültürü”, “İlkellik” denebilecek özellikler var.

***

Ayrıca bir de AİHM’nin veya Anayasa Mahkemesi’nin tahliye edilmesi için karar verdiği, Osman Kavala, Selahattin Demirtaş, Can Atalay gibi mahkûmlar...

Olmayan bir darbe, sanki varmış gibi suçlanan komutanlar: Çetin Doğan ve arkadaşları...

Yeşili, kamu çıkarlarını, Gezi Parkı’nı korurken mahkûm edilenler: Tayfun Kahraman ve arkadaşları...

Haksız yere, önce tutuklanıp sonra yargılanmayı bekleyen sanıklar var.

Onların olayları için de “Hukuk Cinayetleri” mi demeli bilmiyorum.

***

Bianet’in yerel ve ulusal gazetelerden, haber sitelerinden ve ajanslardan derlediği haberlere göre erkekler, Mart 2024’te:

En az 24 kadını ve en az üç çocuğu öldürdü...

(Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun dün Cumhuriyet’te, Rengin Temoçin tarafından verilen haberine göre 25 kadın öldürülmüş.)

En az 43 kadına şiddet uyguladı.

En az 15 kız ve oğlan çocuğunu istismar etti.

En az sekiz kadını taciz etti.

En az 51 kadını seks işçiliğine zorladı.

***

Ya sandık cinayetleri?

Bir seçim sonucuna göre, geçersiz oyların sayısı, iki aday arasındaki oy farkından daha fazlaysa geleneksel olarak ya yeniden sayım yapılıyor veya seçim tekrarlanıyor.

Gelin görün ki bu itiraz AKP tarafından yapıldığında seçim kurulları onu hemen kabul ediyor...

Ama CHP tarafından yapıldığında kurullar bu itirazı ya reddediyor ya da geç kabul ediyor.

Bu arada seçimi kaybetmiş başkanlar yeni ihaleler bile yapıyorlar.

***

Kapsül’ün 5 Nisan tarihli raporuna göre:

“Ardahan’da seçimin yenilenmesi kararı iptal edildi. Mazbata, ilk sıradaki CHP’li Faruk Demire verilecek.

CHP’nin itirazları sonunda Hatay’daki oy farkı 2 bin 569’a düştü. İlk açıklanan fark, 3 bin 890’dı. Geçersiz oy sayısı ise yaklaşık 39 bin. Oyların yeniden sayılmasını isteyen CHP, AKP adayının mazbata almak için başvuru yaptığını açıkladı. (CHP’nin itirazı bu satırlar yazıldığı sırada YSK’deydi.)

Samandağ’da oyların yeniden sayılması ve seçimin yenilenmesi talebi reddedildi. İlçeyi, TİP’in adayı Emrah Karaçay kazanmıştı.

Oyların yeniden sayıldığı İstanbul Gaziosmanpaşa’da kazanan, 848 oy farkla CHP adayı Hakan Bahçetepe oldu.

İlçedeki sayım sırasında CHP’liler ile AKP’liler arasında yaşanan gerginliği X hesabından paylaşan gazeteci İsmail Saymaz hakkında ‘halkı yanıltıcı bilgiyi yaymak’ ve ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik’ suçlamasıyla soruşturma başlatıldı.

Üsküdar’da seçimden önceki hafta 171 yapıya ruhsat verildiği öne sürüldü. Sol’un haberine göre, onay tarihleri değiştirilen ruhsatlar, kontrolleri tamamlanmayan binalara verildi.

Yozgat Belediyesi’nin YRP’li başkanı Kazım Arslan, görevi devraldığı AKP’li Celal Köse’nin işçi ve memur maaşları için toplanan 18 milyon lirayı Yozgat Bozokspor oyuncularına aktardığını öne sürdü. Köse, seçimde AKP’nin adayıydı.”

***

Değerli okurlarım, “Hukuk Devleti”, “Demokratik Rejim”in temelidir ve bence “Hukuk”, “Siyaset”in üstündedir:

Hukuku/Adaleti, siyasetin emrine verdiğinizde ne İnsan Hakları ne Özgürlük ne Eşitlik ne Kardeşlik ve ne de Demokrasi kalır! 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

1 Mayıs 2024 28 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları