Büyük yoksullaşma ve çöküşün anatomisinden paylaşımlar
Orhan Bursalı
Son Köşe Yazıları

Büyük yoksullaşma ve çöküşün anatomisinden paylaşımlar

30.09.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Ülkede hiç bu kadar büyük yoksul kitleler ve giderek daha az sayıda büyük zenginler yaratılmamıştı. Aşağıda İnan Mutlu’nun grafiği bu eğilimi 2023’e kadar getirmiş: “Son yıllarda en zengin yüzde 10’luk kesimin toplam servet içindeki payı çok ciddi oranda arttı. 2013’te yüzde 62.73 olan oran yüzde 68.43’e yükseldi. Devlet eliyle yoksuldan alıp zengine aktarma politikasının kaçınılmaz sonucu...”

2024 ve 2025’te iktidarın bu politikayı ara vermeden sürdürerek, özellikle asgari ücrete, emekli maaşlarına yaptığı dünyanın en düşük zamlarıyla ve geniş işsizliğin durdurulamaması nedeniyle, yüzde 10’luk zengin kesimin servet payının kesintisiz en azından sürdüğü, dahası arttığı kestirilebilir. Enflasyon ve pahalılığın maliyetini büyük kitleler yüklenmiş durumda.

Image

Bu bilgiyi destekleyen şu ikinci grafiğe bakın.

Aziz Çelik’in paylaştığı grafik de Türkiye’nin emeklilere milli gelirden ayırdığı payın düşüklüğünü gösteriyor. https://birgun.net/makale/ emekliye-kotu-haberler-657055’deki yazıda, dünyada emekliler için hükümet harcamalarının GSYH’ye oranı ortalama 7.9 iken Türkiye’de bu oran 4.3; Türkiye, emeklilik harcamalarına en az kaynak ayıran ülkeler arasında görülüyor. Bu oran Doğu Avrupa ülkelerinde yüzde 9.3, Batı Avrupa ülkelerinde yüzde 11.3. Ankara’nın ülkenin çalışan ve emekli kitlelerini sevmediği açık ve seçik.

Image

Çelik ayrıca, gerek orta vadeli program (OVP) ve bütçe hedeflerine bakılacak olursa önümüzdeki yıllarda emeklilere daha az kaynak ayrılacak, diyor.

***

Trafik cezaları 4’e katlandı: İktidar ayrıca verdikleri yüksek vergiler yetmiyormuş gibi araba sahiplerini de yolma politikasını yüksek cezalarla katlıyor. Şenol Bapuşçu diyor ki “Ocak-Ağustos 2025’te kesilen cezalar 1.1 trilyon TL oldu. Bütçede yılın tamamı için öngörülen hedef: 245 milyar TL idi. 8 ayda gerçekleşen ise hedeflenen cezanın 4 katı oldu. Bu gidişle yıl sonu projeksiyonu: 1.5 trilyon TL olacak, yani hedefin 6 katı.” Trafik cezaları, bütçenin yeni gelir kalemi oldu.

***

TÜRK-İŞ’in bu grafiğini Hakan Kara paylaşmış. Enflasyonun esas olarak düşük ve sabit gelirli halkı vurduğunu çok güzel gösteriyor. Grafik asgari ücretin açlık sınırına oranını gösteriyor. Kırmızı çizgi açlık sınırı. Enflasyon asgari ücreti eriyip bitiriyor. Bu bilinçli bir iktidarın yoksullaştırma politikasıdır. Son memurlara verilen 2017 zam oranını yüzde 14 tutmuştu. Geniş kitleler sürekli olarak açlık sınırının altında bir ücretle yaşamaya mahkûm ediliyor. Üstelik yıllar boyu.

Image

EN AZ SOSYAL HARCAMA

Türkiye, OECD üyesi ülkeler arasında milli gelirine oranla en az sosyal harcama yapan sondan ikinci ülke. OECD ortalaması yüzde 21 iken, Türkiye’de bu oran yüzde 10. Peki sosyal harcamalar hangi kalemleri içeriyor? Emekli maaşları, kamu sağlık harcamaları, çocuk yardımları, kreş desteği, işsizlik maaşları, düşük gelirli veya muhtaçlara yapılan sosyal yardımlar vs. Liberal iktisatçılar da hâlâ bu devlete faiz ödemelerini garantiye almak için sosyal harcamalarını kıs diyerek akıl veriyorlar. (İnan Mutlu notu)

***

SGK AÇIKLARI VE BÜTÇE YALANI

Yine bir İnan Mutlu aydınlatması: “SGK açıklarının bütçeyi zorladığı argümanı, günümüzün en güncel siyasi yalanı. Evet, merkezi bütçeden SGK’ye iktidarın tercihlerinden dolayı ciddi ödemeler yapılıyor. Mesela emekli ikramiyeleri için bu sene 115 milyar lira ödendi. Aynı dönem işverenlere sigorta teşvik indirimi kapsamında 180 milyar lira ödendi. Bu kalemler toplanıyor ve rakam büyük gösterilerek SGK’ye çok fazla kaynak aktarıldığı algısı yayılıyor. Halbuki ilk 8 ayda merkezi bütçeden SGK’ye açık finansmanı için yüzde 1 bile harcama yapılmadı. Açık finansmanı amacıyla aktarılan tutar 75 milyar lira. Oran belli yüzde 0.86. Oysa faize ödenen rakam yüzde 16.26. SGK açıkları; üç kuruş ödedikleri emekli maaşını daha da pul etmek, özel emeklilik sistemini Türkiye’de yerleştirmek için söylenmiş kuyruklu bir yalandır.”

***

Türkiye’nin ve emekçilerin hali pür melalini anlatan bu verileri, uzmanlar sosyal medyada paylaşıyorlar. Sosyal medyanın dipsiz kuyusunda kaybolup gitmelerine gönlüm razı değil, o nedenle derli toplu burada bir araya getiriyorum, küçük yorumlarla. Arada sırada sürdürmeye devam edeceğim.

İlgili Konular: #Yoksulluk

Yazarın Son Yazıları

Şu 29 maddeye noldu ey komisyon? Yanıt: DEM istemedi!

CHP, “Öcalan’a serbestlik, anayasa değişikliğine DEM desteği, PKK’ye ülkede siyaset yapma özgürlüğü” komisyonuna katılırken demokratikleşme olmadan Kürt sorunu çözülmez diyerek 29 maddede bir paket sunmuştu, hatırlatmak istedim özetle de olsa...

Devamını Oku
04.12.2025
Ümmet: Parçalanmış bir Türkiye

Dünkü yazımın sonu “Peki niye şimdi ümmet” sorusuyla bitiyordu. Yer darlığından yanıtı yoktu.

Devamını Oku
02.12.2025
İmralı ve PKK’nin ‘ümmetçi Türkiye’ söyleminin anlamı ne?

Bugüne kadar seküler parti havası basan Kürt milliyetçi siyasal hareketini bir süredir “ümmet” heyecanı bastı.

Devamını Oku
01.12.2025
CHP’yi kurultay sonrası çok zor bir dönem bekliyor

CHP programını yeniledi, parti meclisini 80 kişiye çıkararak kapsayıcılığını ve halk nezdinde temsiliyetini artırdı, büyük bir inançla Özgür Özel iktidara geleceklerini söyledi.

Devamını Oku
30.11.2025
Adeta yargısız infaz kararı

Evet Fatih Altaylı’ya verilen 4.2 yıllık mahkûmiyet kararı, sözlerinde açık bir tehdit asla olmayan ve doğrudan cumhurbaşkanını hedef almayan, ana fikri Türk halkının seçimlerde oy kullanmayı artık çok sevdiği ve bundan asla vazgeçmeyeceği idi.

Devamını Oku
27.11.2025
DEM’in kaçırdığı, CHP’nin yapması gereken

CHP’nin “çözüm” komisyonuna katılırken verdiği sözü tutması iktidar kanadını ve bu kanada eklemlenenleri rahatsız etti.

Devamını Oku
25.11.2025
Yeni seçim ittifaklar olasılığına bir bakış ve sırat köprüsünde yürüyenler

Dünkü yazımın sonunda şu cümleler vardı: Süreç zaten yeni ittifaklar yaratacak ortama itildi.

Devamını Oku
24.11.2025
Neden İmralı dayatması? Çünkü sürecin lideri!

Evet, apar topar ve medyaya kapalı bir toplantı ile milletvekillerinden oluşan ve 5 kişi olacağı söylenen bir heyet, İmralı Adası’na gidecek.

Devamını Oku
23.11.2025
İddianamede yaldızlı bir casus öyküsü

İddianamede Eylem 13 başlığı altında çok ciddi bir iddia var:

Devamını Oku
17.11.2025
Burası Türkiye abicim, yarın ne olacağını kestirmek zor

AKP çok şükür kendinden önceki sağcı iktidarların izinden giderek ülkeyi, geçmişe kıyasla en büyük ekonomik çöküşe ve yoksullaşmaya itti.

Devamını Oku
16.11.2025
Olağanüstü döneme olağanüstü iddianame

4 bin sayfalık iddianame mi olurmuş?

Devamını Oku
13.11.2025
Millet, ‘dâhi adam’ın bu topraklardan çıkmasının gururunu yaşıyor

AKP’den önce 10 Kasım’larda sirenler çaldığında köprüde, caddelerde sokaklarda durmayan araçların ve yayaların sayısı hatırı sayılır ölçüde fazlaydı.

Devamını Oku
11.11.2025
Cumhuriyetin temeli ve Ata’nın bize mirası 3+2 altın anahtar

Bugün büyük Türk’ü anıyoruz.

Devamını Oku
10.11.2025
Üniversite diploması ne kadar değerli

ABD’de Gallup’un ağustos ayında gerçekleştirdiği anket ilginç sonuçlarıyla tartışma yarattı...

Devamını Oku
09.11.2025
Mesele salt İmamoğlu değil, yenilikçilik ve yerellik

Ekrem İmamoğlu’na casusluk suçlamasının hemen ardından oğlu ve babasının sorguya çekilmesine sıra geldi.

Devamını Oku
06.11.2025
Ahmet Türk ve hayal alemi

DEM heyeti ile cumhurbaşkanı arasında son yapılan ve sonucu merakla beklenen görüşme üzerine bir açıklama beklerken cumhurbaşkanı hukuk başdanışmanlarından Mehmet Uçum merakımızı giderdi.

Devamını Oku
04.11.2025
İstanbul ‘iş bilmez kadir bilmezler’in mi elinde? Peki ‘Biz ihanet ettik’ kim dedi?

Cumhurbaşkanı, İstanbul’un en değerli havaalanı Atatürk Havaalanı’nın yıkılarak yerine yapılan “millet bahçesi”ni ziyaret etmiş ve “İstanbul’umuzu iş bilmez, kadir kıymet bilmez, tarih ve medeniyet şuurundan yoksun kifayetsizlerin insafına terk etmiyoruz. İstanbul bizim göz bebeğimizdir. Bu aziz şehrin bir fetret devri daha yaşamasına gönlümüz asla razı değil” demiş.

Devamını Oku
03.11.2025
Bayrampaşa’ya çökme, genel seçimlerin provası mı?

Bayrampaşa Belediyesi’ni “ele geçirme eylemi” tam bir milli iradeyi hava cıva gören bir iktidar anlayışının tipik örneğidir.

Devamını Oku
02.11.2025
En büyük iki devrim: Ulus ve kadın devrimi

Bu döneme özgü karamsarlıkları erteleyerek bir de şu açıdan bakalım: Atatürk’ün Cumhuriyet hedeflerine önemli ölçüde varılmıştır; bu hedeflerin artık geri döndürülemez olduklarına, tüm Türkiye’nin dün Cumhuriyeti ve Atatürk’ü olağanüstü sahiplenmesiyle sürekli tanıklık ediyoruz.

Devamını Oku
30.10.2025
Casuuusss... Cephanelerini çabuk tüketiyorlar... Hedef Tele1 miydi!?

Yahu bekleyin kardeşim, insanları en çok etkileyebilecek bir konuyu...

Devamını Oku
27.10.2025
İslamcı ‘muhafazakâr demokrat’ olabilir miydi?

“Muhafazakâr demokrat”ların en son numarası, bertaraf etmek istedikleri muhalif rakiplerini casuslukla suçlamak oldu.

Devamını Oku
26.10.2025
Ya İmralı gelsin veya İmralı’ya gidelim!

Evet, DEM (ve tabii ki Kandil) “terörsüz Türkiye” komisyonunu, daha doğrusu AKP iktidarını ve MHP’yi, Öcalan’ın serbest bırakılması noktasına indirgedi ve sıkıştırdı.

Devamını Oku
23.10.2025
Demokrasi yoksa ne çözümü!

Tarafların pozisyonuna bakalım, evet yeniden, fotoğraf net olarak görülmezse politika üretilemez ve kararlar alınamaz.

Devamını Oku
21.10.2025
Ey Meclis milletvekillerine sahip çıkma özgürlüğün de mi yok

Önce: Merkez Bankası başkan yardımcısının dolandırıcılık suçlamasıyla hakkında soruşturma açılmasına şaşırdık mı, hayır demeyeceğim ama evet de diyemiyorum.

Devamını Oku
20.10.2025
Tek tek avlanmak ve hukuka sahip çıkmak

Fatih Altaylı’ya 5 yıldan az olmamak kaydıyla hapis cezası isteniyor.

Devamını Oku
19.10.2025
Tek adamlık için şarttı: AKP içinde büyük tasfiye

İki yazıdır AKP’nin 2 yıllık iktidarı süresi içinde mutlak iktidara, tek adam rejimine giden yolların nasıl açıldığını yazıp duruyorum.

Devamını Oku
16.10.2025
Mutlakiyete giden süreç: Ordu ve yargının dönüştürülmesi

Dünkü yazım, tek adam rejiminin başlangıç noktası üzerineydi:

Devamını Oku
14.10.2025
Başlangıç noktası: Denge denetleme yıkılınca varılan yer

Demokrasiye zerre inanmayanlar, iktidara gelince adım adım mutlak iktidarlarını kurmak için kolları sıvarlar.

Devamını Oku
13.10.2025
Siyaset ağlarını örüyor, hukuka aykırılığın anlamsızlığı ve İmralı tahterevallisi

Bayrampaşa Belediyesi’ne, başkan ve arkadaşlarına çekilen operasyonun yanı sıra, CHP meclis üyelerinden bir kaçını hayatlarından adeta bezdirerek partilerinden istifa ettirilmeleri ...

Devamını Oku
12.10.2025
Nobel Ödülleri: Bilim gelişmenin ve yeni ufukların anahtarıdır

Aziz Sancar, en üst düzey ve özgürce araştırmaların yapıldığı ülkelerden birinde, ABD’de, günde 16-18 saat çalışarak ve merakının peşinde koşarak, odaklandığı konuyu çözmek için yöntemler geliştirerek DNA’nın, ikili zincirdeki bozulmaları nasıl onardığını gösterdi.

Devamını Oku
09.10.2025
Ülkeyi, ekonomiyi altın alanlar mı batırdı... Belirsizlikler dorukta

İktidarın gözü milletin altınlarında...

Devamını Oku
07.10.2025
Bir fotoğrafın düşündürdükleri: Kimse yanılsamaya kapılmasın

Meclis’in açılış resepsiyonunda cumhurbaşkanının iyi bir halkla ilişkiler girişimi ile siyasi parti liderlerini davet ederek verdiği gülücüklerle dolu toplu fotoğraf en önemli tartışma konusu oldu.

Devamını Oku
05.10.2025
Nobel Barış Ödülü merakı ile boşa koşan adam

Netahyahu-Trump’ın baş başa hazırladığı plan kime yarar...

Devamını Oku
02.10.2025
Büyük yoksullaşma ve çöküşün anatomisinden paylaşımlar

Ülkede hiç bu kadar büyük yoksul kitleler ve giderek daha az sayıda büyük zenginler yaratılmamıştı.

Devamını Oku
30.09.2025
ABD karşısında tarih boyunca hep kaybettik, çünkü...

Çok şey konuşuldu cumhurbaşkanının ABD ziyareti üzerine.

Devamını Oku
29.09.2025
Tunç’un bağımsız tarafsız yargısı Gökçeklere neden işlemiyor?

Haftada birkaç kez her ciddi karın ağrısı hukuk olayı ortaya çıktığında, “Türkiye bir hukuk devletidir, yargı bağımsız ve tarafsızdır...

Devamını Oku
28.09.2025
İptalciler mi daha hukuksuz, AKP yargısı mı... Ve yarı hiyerarşisine reddiye

Dün komik olaylar yaşandı.

Devamını Oku
25.09.2025
Kongre gri alanları ve operasyonel sözde muhalefeti bitirdi

Hukuku, yargıyı tamamen elinde tutan, yargıçları mahkemeleri atayan, farklı karar veren mahkemeleri dağıtan, dahası beğenmediği yargıçları üstelik rütbesini düşürerek sürgüne gönderen, AKP’li avukatları yargıç yaparak İstanbul’da CHP 38. kongresini iptal ettirerek üstelik onlara mutlak butlan (kongreyi yok sayma) kararı aldırmaya çalışan iktidar değil, sanki bizzat CHP’nin kendisi...

Devamını Oku
22.09.2025
Temiz bir iktidar hayal değil, bu ülke bunu çoktan hak etmiştir

Anlamakta zorluk çekiyorum.

Devamını Oku
21.09.2025
Devlet partisi belediyeleri tuzakla ele geçiriyor: İkinci aşama

İsmail (Saymaz) iyi slogan üretti: “Ya AKP rozeti takacaksın ya da kelepçe”.

Devamını Oku
18.09.2025