Zeynep Oral
Zeynep Oral zeynep@zeyneporal.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

'Aydınlanan Yollar'

24 Şubat 2012 Cuma
\n

4+4+4’E KARŞI SESLER YÜKSELİRKEN OKUNMASI GEREKEN BİR KİTAP:

\n\n\n

\n\n\n

Evimizin çatısı çöktü, şimdi koyunlarla birlikte ahırda kalıyoruz.

\n

Yatılı Bölge Okulunda okuyorum, hayatım hep işlerle geçiyor. Pamuk topluyorum, odun topluyorum, babaannemin ineklerini alıp çobanlık yapıyorum, keçileri otlatırken defterimi, kitabımı alıp ders çalışıyorum.

\n

Ben okuyup annem ve kardeşlerime bakacağım. Annem de istiyor bunu. Ama bize inanmayanlar var. Babam annemi dövüyor, bize küfür ediyor.

\n

Bir dağ köyünden geliyorum. On üçüme vardığımda üç, beş milyara beni satacaklar.

\n

Hiç erkek kardeşim olmadığı için babam kuma getirdi, evde kıyamet koptu.

\n

Ben okumak istiyorum. Okulumuzun müdürü bizim köye gelerek babamı okumam için ikna etti. Babam evet demesine dedi, ama beni berdel olarak vermeyi aklına koymuş bir kere.

\n

Bunlar, Anadolunun farklı yörelerinden, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneğine burs için başvuran kızların söylediklerindenZehra İpşiroğlunun Cumhuriyet Kitaptan çıkan yeni kitabıAydınlanan Yollardan okuyorum

\n

Kardelen Öyküleri

\n

Zehra İpşiroğlu araştırmacı bir yazar. Araştırma ve gözlemlerini eleştirel düşünce sistematiği içinde ele alıp sentezler ortaya koyuyor.

\n

Türkan Saylanın ölümünden üç yıl önce, onunla güncel konularda yaptığı çok geniş kapsamlı söyleşileri, Yapıcılığın Gücü kitabında bir araya toplamış, Almanyada yaşayan film yönetmeni Başak Demirle bir de belgesel çalışmasına girişmişti Zehra. Ancak filmde Türkan Saylanın dokunduğu ve dönüştürdüğü yöreler/kişiler de yer alacaktı. İşte bu amaçla çıkılan Van yolculuğu ve orada tanıdığı Kardelenlerin öyküleri Aydınlanan Yollar kitabına yol açtı.

\n

Kitabı okurken hep Türkan Saylan’ı omuz başımda hissettim. Kitap aynı zamanda Türkan Saylana bir saygı duruşu

\n

Aydınlanan Yolların alt başlığıKardelen Öyküleri”… Kitabın ilk bölümü Sesimi Duyuyor musunuz?sorusunu içeriyor: Gelenek, töre, çeşit çeşit baskılar, ekonomik sorunlar, hastalık, şiddet ve korkuyla örülü hayatlar arasından sıyrılıp okula gidebilen kız çocuklarının birbirinden çarpıcı öyküleri yer alıyor. İkinci bölüm Uzun Yürüyüş ise Anadolunun iki farklı yöresinden gelen köy kökenli iki genç kadının öyküsüne odaklanıyor. Ve her öyküde tüm engellere, güçlüklere karşın gençlerin yaşama sevinci, yaşama coşkusu ve azimleri ortaya çıkıyor.

\n

Soluk soluğa kâh gülümseyerek, kâh gözyaşlarımı tutamayarak okudum kitabı. Kimi yerde umutlandım. Çünkü bütün bu kızlar kararlıydılar, mücadeleciydiler. Çünkü hepsinin düşleri, idealleri vardı. Çünkü anneler artık kızlarına destek oluyordu. Çünkü gün gelecek feodal yapılanma, töre ve şiddet kıskacından kurtulacaklarına inanıyorlardı.

\n

Belirtmeliyim: Kitabın tüm geliri, Vandaki Kardelenler’e gidecek.

\n

Tepkiler Sürüyor

\n

İşte tam da bu yukarıda vurguladığım duygular içindeyken geldi AKPnin eğitime ilişkin yasa tasarısı

\n

Kadın kuruluşları hop oturup hop kalkıyor, tepkilerini ortaya koyuyor.

\n

Uçan Süpürgeden KA.DERe sayısız sivil toplum tepkilerini ortaya koyuyor. 4+4+4 formülü, çocuk yaşta evliliklerin önünü açıyor diyorlar. Soruyoruz! Kız çocukları ilkokuldan sonraki eğitimini 70 yaşındaki adamın yatağında mı yapacak?diyorlar. Mesleki eğitimde hangi çocuğun hangi meslek alanına yönlendirileceğine Bakanlar Kurulu karar vermesiyle tek tip insan yetiştirmenin zemini hazırlıyordiyorlar… “Eğitim/öğretim kademelideğilkesintisizolarak ve okulöncesi eğitimi de kapsayacak şekilde 12 yıla çıkarılmalıdır diyorlar

\n

CHP Milletvekili Gülsün Bilgehan, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahine açık çağrıda bulundu:

\n

Sevgili Arkadaşım Fatma Şahini, zorunlu eğitimi 4 yıla indiren Milli Eğitim Yasasına karşı çıkmaya davet ediyorum diye başlayan mektubunda şunları vurguluyor:

\n

- 1930’dan beri en az 5 yıl olan zorunlu eğitim, 4 yıla iniyor.

\n

- Okulöncesi eğitim kalkıyor

\n

- Çocukların insan hakları ihlallerine uğramaları (erken evlilik, erken çalıştırma, ev işi yükü) söz konusu olacak

\n

Gülsün Bilgehan gençleri, kendileri, çevreleri ve dünya ile barışık yetiştirme hedefi, siyasi partilerin oy kaygılarının üzerinde olması gereğini vurguladıktan sonra mektubunu şöyle bitiriyor: Sayın Bakanı, göreve geldiğinden beri destekleyen ve yeni yasa konusunda ciddi çekinceleri olan ve tepki gösteren tüm sivil toplum kuruluşlarına kulak vermeye davet ediyorum.

\n

Hayır, dün gazete baskıya girinceye dek Fatma Şahinden yanıt gelmedi!

\n

\n

zeynep@zeyneporal.com

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yaşasın tiyatro 15 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları