Zeynep Oral
Zeynep Oral zeynep@zeyneporal.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Suçlu hep biz miyiz?

14 Mayıs 2017 Pazar

Sanki hiç bitmeyecek. Bir girdaba düşmüşüz... Çırpındıkça, başka bir dünya mümkün, bu ülke daha güzel şeyler hak ediyor inancımızı biledikçe, kafamıza yeniden yeniden vuruluyor. Tam kendimizi güzel günler göreceğiz düşüncesine inandırmaya çalışırken birileri alay edercesine yaşam hakkımızı, düşünme hakkımızı, gülümseme hakkımızı, sevme ve sevinme hakkımızı elimizden alıyor...

Suçumuz gazetecilik
Senaryo değişmiyor: Birileri ihbar ediyor. Aleyhte kampanya... Suçlamalar, hakaretler... Sonra sabaha karşı eve baskın ve gözaltı... Gazetemizin internet sitesinin Yayın Yönetmeni Oğuz Güven’di bu kez topun ağzında olan. Attığı manşet yüzünden teröre yardım ettiği gerekçesiyle evi basılarak gözaltına alınması ülkenin tüm gazetecilerine gözdağı... Dikkat: Savcılığa davet edilip ifadesi alınmıyor, hayır illa ki eve baskın!
Sadece Cumhuriyet gazetesi değil, serbest çalışan gazeteciler, yabancı gazete temsilcileri, Evrensel gazetesi yazarları, Çağdaş Gazeteciler Derneği, Kürt sorunlarına eğilen gazeteciler, tümü her an tehdit altında...

Suçumuz edebiyat
Aslı Erdoğan, artık hapiste değil. Tamam. Dünyanın birçok ülkesinden en saygın, en prestijli ödüllerle yüceltiliyor... Gelin görün ki, Türkiye’de yaşayan birçok insan gibi onun da pasaportuna el konmuş olduğundan ödül törenlerine gidip ödülünü alamıyor.
Türkiye’nin kendi ayağına kurşun sıkmasıdır bu. Bir kez daha dünyaya “Burası bir hapishanedir” diye itiraf etmesidir.
Aslı Erdoğan’ın Hollanda’ya gidip o törende Avrupa Kültür Vakfı, 1917 Prenses Margriet Kültür Ödülü’nü almasının engellenmesi, Türkiye’ye, edebiyatımıza yapılmış bir hakarettir. Başka bir şey değil.

Suçumuz bilim
Nuriye Gülmen ve Semih Özakça... Haksız yere, KHK ile ihraç edilen binlerce akademisyenden sadece ikisi... Kendileri gibi mağdurlara umut olabilmekti niyetleri... Ne var ki asıl duyması, görmesi gerekenler duymuyor, görmüyor onları...
Ülkede göz göre göre bir cinayet işleniyor... Bütün Türkiye, bütün dünya biliyor... Bir tek hükümetin haberi yokmuş meğer açlık grevinden... Neyse, sonunda haberdar oldular... Haberdar oldular ve o iki hocayı ve destekçilerini yıldırmak için üzerlerine emniyet güçlerini yolladılar...
Nuriye ve Semih hocalara yalvarsam, onları bu ölümcül direnişten vazgeçirmeye çalışsam biliyorum bana da dönüp muhatabımın onlar değil hükümet olduğunu söyleyecekler... Biliyorum, bugüne dek haksız yere işinden atılan 35 öğretmen intihar etti...
Biliyorum, halen cezaevlerinde 841 hasta Adli Tıp Kurumu uygun gördüğü halde tahliye edilmeyi bekliyor... Biliyorum 1086 hasta mahkûm raporları kabul edilmediği gerekçesiyle hapiste ölümü bekliyor... (Bu sayılar Adalet Bakanlığı’nın resmi açıklamalarıdır.)
Bütün bunları biz biliyoruz da hükümet hâlâ neden okuyan, düşünen, yazan insan için Türkiye’nin en büyük hapishane olduğunu bilemiyor...

Anneler Günü

Sevgili okurlar bugün Anneler Günü... Bugünün tüketimi kamçılayan yanını boş verebilirsiniz... Annenizi kucaklamanız, ona sarılmanız, uzaktaysa onu düşündüğünüzü, onu sevdiğinizi söylemeniz yeter.
Sanal ortamda dolaşan çok eğlenceli bir video var... İnternet kullanmayanlar için özetlemek istiyorum.
Çok ciddi bir iş ilanı verilmiş. Başvuranlarla sözlü görüşme yapılıyor. İşveren temsilcisi adaylara işi anlatıyor.
- Dünyanın en önemli işi... Operasyonlar müdürü gibi... Büyük sorumluluk taşıyacaksınız... (Adayların mutlu yüz ifadeleri)
- Çoğu zaman ayakta çalışacaksınız. Kimi zaman iki büklüm...
- Günde 24 saat, haftada 7 gün.
Adaylar (yüzler asık):
- Hiç tatil yok mu?
Oturma izni? Yemek molası?
- Hayır hiçbiri yok... Ancak ortağınız izin verirse, izin verdiği vakit olabilir.
- Yasal bir iş mi?
- Evet, evet tamamıyla yasal... Ayrıca çok yönlü becerileriniz olmalı: Hem hesap, hep sağlık, hem yemek bilmeniz, eğitimci ve iletişimci olmanız gerekir... Bütün gece çalışabilirsiniz. Bayramlarda daha da çok çalışma var.
- İmkânsız... Çok zor... Hayır... Ya maaş?
- En zoru bu: Maaş yok... Bedavaya çalışacaksınız!
Artık bütün adaylar isyandadır. “Ama bu insanlık dışı.”
İşveren temsilcisi: Ama böyle bir iş var. Annelik...  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları