Tiyatro durakları...

Tiyatro durakları...

14.08.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Adaletten eğitime, sağlıktan beslenmeye, her şeyin sahtesine, zehirlisine mahkûm edildiğimiz, yalanlarla kuşatıldığımız şu günlerde kimi alanlarda hakikatle, sahici olanla karşılaşmak iyi geliyor insana.

Birkaç haftadır sizlerle Bodrum yarımadasından müzik, dans, bale festivallerini paylaşıyorum. Bunlar, yer ayırabildiğim sanat etkinliklerinin minicik bir parçası. Tümüne yetişebilmek imkânsız. (Hele plastik sanatlar alanına.) İstanbul’a döndüm ama oradaki iki tiyatro etkinliği hâlâ yüzümde gülümsemeler oluşturan bir etki bıraktı. İkisi de yarımadanın en nitelikli kültür merkezi işlevi gören iki mekândaydı. Zai’de ve Dibeklihan’da...

POYRAZOĞLU’NUN ŞEYTAN TÜYÜ

Minik sahnesi, kitaplığı, sergi alanları, muhteşem doğasıyla, Zai Yaşam Merkezi’nde izledim Ali Poyrazoğlu’nun “Şıkır Şıkır Beyoğlu” oyununu. Ali Poyrazoğlu, tiyatro insanlarımız içinde, birikimini en iyi değerlendirenlerden. Sahnede tek başına tüm tiyatro yaşamından “sahneleri”, her söylediğine inanmaya hazır seyircisiyle paylaşıyor. Asla tekdüze değil, asla kronolojik değil, tarihte bir ileri bir geriye sıçrayarak, güncel politik taşlamaları da araya katarak, eleştirerek, sorgulayarak, çağrışımlarla ilerliyor oyun.

Bu ilerleyişin bir dinamosu Ali’nin anılarıysa, bir diğeri de seyircisinden aldığı tepkiler. O nedenle her temsil, farklı ufuklara yöneliyor. Anılar dediysem sadece kendi anıları değil, tiyatro dünyasının anıları. Bu açıdan da tiyatro sanatına, aramızda olan ya da yitirdiğimiz tiyatroculara, yok ettiğimiz tiyatro mekânlarına bir güzelleme.

Bunlara bir de Ali Poyrazoğlu’ndaki şeytan tüyünü, izleyicisini avucunun içine almasını, bir an gözlerinizi yaşartırken, bir sonraki an kahkahalara boğmasını, sizi kendine suç ortağı kılmasını ekleyebilirim. Oyunu sık sık oynuyor. Kaçırmayın.

MERHABA HALİKARNAS BALIKÇISI

Ağustos ayı boyunca sayısız sergiye ve konsere yer veren Dibeklihan’da ise “Merhaba Halikarnas Balıkçısı” adlı oyunu izleme şansım oldu. Balıkçı’nın tutkularını, yazılarını, kitaplarını yansıtan, ona çok yaraşacak (deniz, tekne, rüzgâr, balık ağları, kitap sayfaları vb.) çok yalın, işlevsel bir dekorda oynanıyor oyun.

Oyunu yazan ve tek başına oynayan Aykut Taşkın. Sanatçının en büyük başarısı, bence, Cevat Şakir Kabaağaçlı’nın hayatını değil, onun düşüncesini, felsefesini, hümanizmasını, Bodrum ve Anadolu tutkusunu sahneye taşıması.

Nitekim başta “Mavi Sürgün” olmak üzere Balıkçı’nın 26 kitabından yola çıkarak metni oluşturduğunu öğrenince hiç şaşırmadım. Büyük bir emek, eşsiz bir çaba ürünü. Zor bir işi başarmış.

Balıkçıyla birlikte biz de bir yolculuğa çıkıyoruz. Bu sadece bir sürgün yolculuğu değil, aynı zamanda karanlıktan aydınlığa bir yolculuk. Dibeklihan’da tiyatro sahnesindeki etkinlikler, bu yıl “Genco Erkal Sanat Yılı” adıyla gerçekleşiyor. Oyun boyunca Genco’nun sahneyi izleyen bakışları da bu yolculuğa eşlik etti.

Tek üzüntüm, bu oyunun Bodrum’da sadece bir kez oynanması. Oysa bu yıl Halikarnas Balıkçısı’nın Bodrum’a gelişi ve karanlığı yenişinin 100. yıldönümü. Bence başka mekânlar da sahip çıkmalı ve oyunu daha çok izleyici, özellikle tüm öğrenciler izlemeli.

DOROTHY İZ’İN ANISINA

Hiçbir yere gitmeden, evinizde oturarak tiyatro-edebiyat, sanat tadı almak istiyorsanız size bir belgesel önereceğim. Robert Kolej’in efsanevi edebiyat ve tiyatro hocası Dorothy İz’in (1921-2002) anısına yapılan belgeseli izleyin. (İnternete Dorothy İz belgeseli yazdınız mı karşınıza çıkıyor.)

Dorothy İz, 1991’de emekli oluncaya dek 35 yıl boyunca Robert Kolej’de sayısız insanı tiyatroya yöneltmiş, yaratıcı, kışkırtıcı, ilham veren muhteşem bir hoca. Adeta bir tiyatrocu, “star fabrikası”. Türk tiyatrosunu besleyen bir okul, bir hoca. Bu kurumdan kimler yertişmemiş ki... Artık aramızda olmayan Genco Erkal’dan Oya Kaynar, Tunç Yalman, Şirin Devrim, Engin Cezzar, Zeki Alasya, Ali Taygun’a... Hâlâ sahnelerimizde alkışladığımız Haldun Dormen’den Göksel Kortay, Çiğdem Selışık, Nevra Serezli, Meral Çetinkaya’ya uzanan ve sayamadığım nice isim.

Tanıklıklar, zengin arşiv araştırması, muhteşem örneklerle bu tadına doyulamayan belgeselin yapımcısı ve yönetmeni Serra Mansur Sosyal, tiyatro danışmanı Nedim Saban. Tüm emeği geçenleri kutlarım.

Yazarın Son Yazıları

Yok etmek/Yaratıcılık

Bir yanımda yaratıcılık, bir yanımda yok edicilik. İkisi de çekiştirip duruyor iki kolumdan.

Devamını Oku
04.12.2025
Tiyatro hazinemize yolculuk...

Duvardaki dev afişten fırlayıp kucaklaşacakmışız gibi bana bakan genç kadın, Suna Pekuysal.

Devamını Oku
30.11.2025
Hukuk bitti

Dünkü gazetemizde, “Korkma Biz Kadınız!” başlığını görmek çok hoşuma gitti.

Devamını Oku
27.11.2025
Çocuklar için...

Çocuklarımız için neler neler yapmayız ki...

Devamını Oku
23.11.2025
Grup Yorum’dan mektup var

Ülkemin hapishaneler coğrafyasından sık sık mektup gelir.

Devamını Oku
20.11.2025
BACH, Diyarbakır'da...

Neredeyse 30 yıldır Hakan Erdoğan Prodüksiyon “Bach İstanbul’da” başlığıyla klasik müzik konserleri düzenler.

Devamını Oku
16.11.2025
Oktay Ekinci kitabı

Oktay Ekinci... Bu isim Cumhuriyet okurlarının hiç ama hiç yabancısı değil.

Devamını Oku
13.11.2025
Paris’ten Diyarbakır’a

Paris ve sonbahar.

Devamını Oku
09.11.2025
Her daim muhalif

“Ve sonunda Joan Baez hastalığı yendi, sağlığına kavuştu!”

Devamını Oku
06.11.2025
Susmak onaylamaktır

“Hava kurşun gibi ağır/ Bağır bağır bağırıyorum/ Koşun. Kurşun eritmeye çağırıyorum...”

Devamını Oku
02.11.2025
Küllerden doğan ışık

Cumhuriyetin 102. yıldönümünü dün kutladık.

Devamını Oku
30.10.2025
Bodrum Cup: Kuşaktan kuşağa ileri!

Ege’nin ortasında bir sabah...

Devamını Oku
26.10.2025
Tiyatro sorgulamaktır

Daha 29. Uluslararası İstanbul Festivali başlamamıştı.

Devamını Oku
23.10.2025
Filler ve Karıncalar

Prag Tiyatro Festivali’nden ayağımın tozuyla dönüp tüm gördüklerimi sizinle paylaşmaya hazırlanıyordum ki sevgili arkadaşım Genco Erkal’ın sesi kulağımın dibinde bitiverdi: “Çekya’yı bırak önce Cihangir’e bak!”

Devamını Oku
19.10.2025
Prag’dan sevgiler

Sevgili okurlar Prag’dayım.

Devamını Oku
16.10.2025
Jandarmalı-jandarmasız günler

Sabah 6.30’da kapı tekmeleniyor. Jandarma içeri dalıyor.

Devamını Oku
12.10.2025
Tiyatro ve siyaset

Bu yazının başlığı “Afife Jale Ödül Töreni’nin düşündürdükleri” olacaktı.

Devamını Oku
09.10.2025
Celladına âşık olmak...

Olmayan suçlar... Yazılmayan iddianameler... Yazılıp uygulanmayan kararlar... Ve hukuk ile guguk arasında yaşamaya devam çabası... Tamam yakınmayı bırakıp sadede geliyorum.

Devamını Oku
05.10.2025
Travmalarla yaşamak...

Nasıl yaşamak bu! Kâh gökyüzünde kanat çırpıyoruz kâh en dipsiz kuyuların derinliğinde kayboluyoruz.

Devamını Oku
02.10.2025
Yaşar Kemal’e adanan bayram

26 Eylül’de Ankara’da 93. Dil Bayramı’nı kutladık. Dil Derneği ve Çankaya Belediyesi’nin ortaklaşa etkinliği Yaşar Kemal’e adanmıştı.

Devamını Oku
28.09.2025
Ellerinde Toprak

“Sömürü bir bütündür. Bütün insan değerlerinin sömürülmesiyle, doğa değerlerinin hoyratça sömürülmesi bir arada gidiyor. Türkiye toprakları yıkıma uğratılıyor, hopur ediliyor. Biz Türkiye üstünde mirasyedileriz. Yıkımımızdan Türkiye’nin hiçbir insanı ve doğa değeri kurtulamıyor.”

Devamını Oku
25.09.2025
‘Üç Ayaklı Kedi’ İstanbul’da

İstanbul dolu dizgin.

Devamını Oku
21.09.2025
Nice yıllara Hrant Dink

15 Eylül, arkadaşımız, yoldaşımız, omuzdaşımız, ülkemin en aydın, en dürüst, en yararlı, en barışçı insanlarından Hrant Dink’in yaş günüydü.

Devamını Oku
18.09.2025
Düşme var düşüş var

Bundan önceki yazım şöyle bitiyordu: “Yeryüzü muhteşemdi. Türkiye’nin asla uygarlıktan, yaratıcılıktan, aydınlıktan ve gelecekten vazgeçmeyeceğine dair umutlarımız tazeleniyordu.”

Devamını Oku
07.09.2025
Büyülü aydınlık bir gece

Elbe Nehri’nin kıyısında görkemli mi görkemli o yapı bir mucize gibi yükseliyor.

Devamını Oku
04.09.2025
Hapishane ve ödül: Vicdan ve haysiyet

Hafta içinde hapisteki iki çok değerli insanımıza yine uluslararası ödüller verildi.

Devamını Oku
31.08.2025
Paramparça ve umut

Bunalıyorsunuz, kahroluyorsunuz, her yerde haksızlık, hukuksuzluk, adaletsizlik diyorsunuz...

Devamını Oku
28.08.2025
Dünyanın sesleri İstanbul’daydı

Bu başlığı yazdım. İstanbul’da bir haftadır süren o muhteşem coşkuyu paylaşacağım diye düşünürken birden bir suçluluk duygusuna kapıldım.

Devamını Oku
24.08.2025
Edremit Kitap Fuarından...

Edremit Kitap Fuarı’ndayım...

Devamını Oku
21.08.2025
Diyanet suç işliyor!

Diyanet İşleri Başkanlığı suç işliyor.

Devamını Oku
17.08.2025
Tiyatro durakları...

Adaletten eğitime, sağlıktan beslenmeye, her şeyin sahtesine, zehirlisine mahkûm edildiğimiz, yalanlarla kuşatıldığımız şu günlerde kimi alanlarda hakikatle, sahici olanla karşılaşmak iyi geliyor insana.

Devamını Oku
14.08.2025
Bodrum’un markasına dönüşen bale festivali

Son yıllarda adeta Bodrum’un kültür markasına dönüşen Uluslararası Bodrum Bale Festivali’nden söz edeceğim.

Devamını Oku
10.08.2025
Algılamanın sınırsızlığı

20. ve 21. yüzyıl tiyatrosuna damgasını vuran dâhi Robert Wilson tedavi olmak istemeyerek New York Long Island’da kurmuş olduğu Watermill Eğitim ve Üretim Merkezi/okul/ müze/kültür merkezinde son ana dek çalışarak 31 Temmuz’da öldü.

Devamını Oku
07.08.2025
Türkiye’nin Aydınlık Yüzü / Belleğimizin Bekçisi: Metin Sözen

Metin Sözen: (24 Mayıs 1936, Harput, Elazığ-31 Temmuz 2025, İstanbul)...

Devamını Oku
03.08.2025
Herkes için sanat: Anadolu Sergileri

Yılın belki de en sıcak gününde deniz kıyılarını bırakıp Milas’ta kapalı bir mekânda bir sergi görmeye gideceğimi söyleseler pek inanmazdım.

Devamını Oku
31.07.2025
Bir dokunuşa bin ah!

“Ayakucumda deniz, kaynayarak yanan bir zümrüt, sonra mavi, sonra menekşe, ne var ki üzerine tuzla buz edilmiş milyonlarca ayna parçaları yağmış, alev alev yanıyor, çakıyor, çakıntıdan göz alıyor.”

Devamını Oku
27.07.2025
Tüm iyilerin Altan ağabeyi

Altan Öymen aramızdan ayrılıp sonsuzluğa göçerken bile hepimize bir ders verdi...

Devamını Oku
24.07.2025
Bodrum’da doludizgin sanat

Ah bilmez değilim. Bu başlığı okur okumaz delirdiğimi sanacaksınız...

Devamını Oku
20.07.2025
Günler geçerken...

Pınar Kür... Edebiyatımızın cesur kadınlarından biri daha sonsuzluğa göçtü.

Devamını Oku
17.07.2025
Hikmet Çetinkaya

Yaş almanın en kötü yanı eşiniz, dostunuz, arkadaşlarınız, meslektaşlarınız hepsi gidiyor.

Devamını Oku
13.07.2025